Çarşamba, Ekim 1, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Ayrışma ve Bireyleşme

Benlik gelişimi için temel bir aşamadır. Bebek, annenin kendisinden ayrı bir varlık olduğunu fark etmeye başlar. Göz teması, dokunma, mimiklerle çevreyi keşfetmeye başlar. Bir yaşındaki dönem, çocuğun yatay hareketten dikey harekete geçmesi ve yürümeye başlaması, anneden ayrışma çalışmalarıdır. İlk altıncı ayda çocuk, kafasını anneden uzaklaştırarak anne bedeninden ayrışma denemelerine başlar. Bir yaşında da yürüyerek bu ayrışma çalışmaları sürer. Peki bu annenin gözünde ne demektir?

Bireyleşme Sürecinde Annenin Tepkisi

Çocuk yavaş yavaş uzaklaşmaya başladığında, aslında kalenin askerlerinden biri yönetiminin dışında kalıyormuş gibi bir hissiyat oluverir annenin içten içe. Çünkü çocuk, yavaş yavaş ayrışma egzersizleri ile birey olmaya çalışıyordur o sırada. Bu noktada iki tip anne vardır:

İlk annemiz, çocuğun kendinden ayrışmaya başlaması ile bir kayıp duygusu yaşar ve o duyguyla başlar panik ve kaygıya. Çocuk kaygıyı görünce sınırı çoktan aştığını fark eder. Aman başına bir şey gelir modundaki annenin kollarına dönüverir korkuyla.

İkinci anne tipi ise “Ben buradayım.” mesajı verir; “Korkma, daha uzağa gidebilirsin.” diye çocuğu yüreklendiren ve destekleyen bir yerden yaklaşır. İlk anne, bireyleşmeyi engelleyen bir yerden yaklaşırken, ikinci anne bireyselleşmeyi destekleyen bir yerdedir. Burada anneden destek alan çocuk, sağlıklı bir yola gider ve normal bir kimliğe sahip olur.

Koşullu Sevgi ve Çocuğun Gelişimi

Birinci yapıda anne, çocuğun ayrışmasından dolayı kaygılıdır ve ona bir şey olması konusundaki korkusunu gösterir. Çocuğun bireyselleşmesini engelleyip ona dönmesini sağlar. Bu durumda çocuk, annenin yaptıklarını görmezden gelir ise anne çocuğa olan ilgi ve sevgisini keserek onu cezalandırır. Ve hiçbir çocuk, anne sevgisi ve ilgisi olmadan yaşayamaz.

Annenin bu koşullu sevme biçimi, çocuğun onun yamacına dönmesini sağlar. Çocuk, annenin istediği noktaya dönmeye başladıkça annenin yüzü güler ve onu ödüllendirir. Aslında verdiği mesaj şudur: “Benden uzaklaşırsan seni sevmem ve tüm kaynağımı keserim, seni terk ederim.” Yani “Seni sen olduğun için sevmiyorum, benim dediklerime uyduğunda seviyorum.”

Burada çocuk, kendi içinde “Benim hiçbir değerim yok. Değerli olmam için annemin beklentilerine uygun davranmalıyım.” sonucuna ulaşır.

Öz Benlikten Uzaklaşma

Sevgi ve değerlilik hissi, benim en temel ihtiyacım. Bu ihtiyacımı karşılayamadığımda, değersizlik, yetersizlik, hiçlik ve yokluk duygularını yaşar insan. Eğer bireyselleşemediyse bu çocuk, ileride öğretmenini memnun etmeye çalışır, anne babayı hep memnun etmeye çalışır; yani hayatını hep başkalarını memnun etmekle geçirir.

Burada bireysellikten uzak, “Kendimi var ettim ve sizlerin hayranlığını aldım.” ile besler kendini. Yani annenin hoşuna gidecek şekilde davranırsak anne bizi seviyor; daha sonrasında da bir başkasının hoşuna gidecek şekilde yaşıyoruz hayatı.

Çocuk, kendi başına özerk hareket ettiğinde, bebekliğinden itibaren sevilmediğini fark ediyor. Ne zaman ki başkalarına uygun şekilde davranıp sevildiğini fark ediyor, o zaman kendi olmaktan vazgeçiyor. Sahte kendilik oluşuyor. Sizin beklediğiniz şeyi yapan, şişirilmiş kendilik. Bu yapay bir vitrindir; aslında gerçek değil ama içten içe bunu bilerek yaşar insan.

İçsel Boşluk ve Psikolojik Sonuçlar

İleriki dönemlerde yaşanan ölüm korkusu, panik atak, panik bozuklukların derininde kimseye itiraf edemediği boşluk, yokluk ve hiçlik duygularının psikolojik bir sorun olduğunu fark etmeye başlar.

Bir arayış içindedir içten içe. Bugüne kadar arayışı hep başkalarını memnun etmek ve onların üzerine gitmek üzere inanılmaz bir hırsla büyütülmüştür. O yaşa kadar geldiği hayat, koşullu sevgiden ibarettir. Başkalarının hayranlığını alabilmek için kendine bir vasıf edinmiştir. Avukat gibi, öğretmen gibi, doktor gibi, sporcu vb. gibi. Yani hiçbir zaman öz benliğinin istediği şeyleri dile getirememiştir.

Burada sormamız gereken şey: “Kendin için ne yaptın?
Bu soruya bile verebileceği çok yanıt yoktur aslında.

Ebeveynlik ve Eşlik Etme

Çocukluk temelinde koşullu verilen sevgi, onu hayatta hep “Ben bir şey yapmazsam sevilmem, görülmem ve değer verilmem.” bilincine itmiştir. Annelik görevini biraz daha eşlikçi gibi yerine getirmemiz gerekiyor bir çocuğun serüveninde. Çünkü ona bebeklik döneminde aynaladığımız o duygular, bambaşka boşluklar olarak çıkıveriyor ileriki yaşlarında.

Koşullu sevgiyle büyüyen bireyler, ileriki yaşlarda kaygılı ya da kaçınan bağlanma stilleri geliştirir. İlişkilerde fazlasıyla onay arayan ya da yakınlıktan kaçan bir birey olabilirler. Kendi ebeveynliklerinde tam tersi bir koşul sergilemek için, aşırı koşulsuz, sınır koymaktan çekinen bir tavır sergilerler.

Bu yüzden ebeveynler olarak çocuklarımızı koşullar ve sağlıksız sınırlar koyarak sevgi, ilgi göstermektense, onların yolculuğunda eşlikçi olup, gelecek yaşlarında travmasız bireyler yetiştirebiliriz.

Nur Arvas Dere
Nur Arvas Dere
Nur Arvas Dere, psikolog ve yazar olarak psikolojik danışmanlık, bütüncül ve dinamik psikoterapi, alanında deneyimlere sahiptir.Lisans eğitimini psikoloji üzerine tamamlamıştır ve Psikoloji alanında yüksek lisans yapmaktadır.Özellikle bilişsel davranışçı terapi, çift terapisi, emdr ve şema terapi alanında uzmanlaşmıştır.Online platformlar’da psikoloji ve kişisel gelişim alanında yazılar ve içerikler kaleme almaktadır.Psikolojiyi bütüncül bakış açısı ile ele almayı seven yazar,zihni ve bedeni bir arada güçlendirmek için floortime ile birlikte çalışmalarına devam etmektedir. Eğitimler; 1. TUA/Psikoloji /Psikoloji Yüksek lisans 2. Psikoterapi Enstitüsü Bütüncül psikoterapi(bdt,duygu odaklı terapi,çözüm odaklı terapi,çift terapisi,cinsel terapi,aktarım odaklı terapi) 3. ICDL DIR floortime 101 4. Attachment Parenting /şefkat ve bağlanma temelli ebeveynlik 5. Biruni Üniversitesi sürekli eğitim merkezi (bdt,aile ve sosyal yaşam eğitimi,çözüm odaklı terapi,ilişki evlilik danısmanlıgı,emdr,aile dizimi) 6. Esenyurt Üniversitesi sürekli eğitim merkezi (nlp,şema terapi) 7. Anadolu eğitim akademisi(gerçeklik terapisi,müzik terapisi,regresyon,act kabul kararlılık) 8. İzmir psikoloji enstitüsü (yetişkin psikoterapisinde 12 testleme,mmpi uygulayıcı) 9. Dinamik psikoterapi

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar