Pazar, Kasım 9, 2025

Özge Aksüt

İstanbul’da, kültürlerin ve inançların yüzyıllardır iç içe geçtiği Mezopotamya topraklarında doğdum. Bu zenginlik içinde büyürken, hayat, insanlar ve iyileşme yolları üzerine derin bir merak taşıdım. Çok küçük yaşlardan itibaren kendime ve hayata sorular sormadan duramazdım: Ruh nedir? Ruhumuzu ne sakinleştirir? Ben kimim, duygularım ve düşüncelerim bana ne katar? Merakım yalnızca kendime değil, tüm insanlığa uzanıyordu — ortak mücadelelerimize, direncimize ve dönüşüm kapasitemize. Lise yıllarında arkadaşlarım bana sevgiyle “Güzün Abla” derdi — dinleyen, huzur veren ve rehberlik eden, sonbaharın dinginliğiyle güven aşılayan bir abla figürü. Yolculuğum beni bir gün okyanusun ötesine, Toronto’ya taşıdı. Doğunun köklü mirasını kalbimde tutarak Batı’nın bakış açısını kucakladım ve kendime yeni bir hayat inşa etmeye başladım. Bugün, University of Toronto ile bağlantılı Baycrest Hastanesi Dijital Ruh Sağlığı Bölümü’nde çalışıyorum. Akademik ve klinik odak alanlarım; travma, majör depresyon ve bunların modern nöropsikoloji içindeki uzun vadeli etkileri. Bilimsel çalışmalarımın ötesinde yazı, her zaman benim için bir ifade ve içsel keşif yolu oldu. Kalemimde psikoloji, kişisel deneyim ve kültürel yansımalar birbirine dokunur. Yeni kültürleri tanımaktan ve dünyanın dört bir yanından insan hikâyelerini dinlemekten büyük mutluluk duyuyorum. Bu alan, bir anlamda, kendi yolculuğumun aynasıdır — akademik merakı, anlam, iyileşme ve bağlantı arayışıyla birleştiren bir yolculuğun.