Psikoloji, insana bir bütün olarak bakmak ister. Ve bu bütünlüğü oluşturan parçalardan biri de sahip olduğumuz duygulardır. Birden fazla olan bu duygularımızı bazen ifade etme ihtiyacı hisseder ve onların hangi duygular olduğunu bilmek isteriz. Kimi zaman mutlu, üzüntülü, korkulu, kaygılı vb. hissedebilir ve tanımlayabildiğimiz bu duyguları karşı tarafa veya kendimize ifade edebiliriz. Fakat bazen içinde bulunduğumuz durumlar, yaşadığımız olaylar farklı duygular hissetmemize yol açar. Ve bizler bu duyguları tanımlayamayız. İşte burada bir karmaşanın içinde buluruz kendimizi. Bu karmaşadan kurtulabilmenin tek yolu ise bu duyguların neler olduğunu anlayabilmemiz ve onları ifade edebilmemizdir. İşte sanat terapisi de tam da bu noktada bizlere yardımcı olur. Ve duygularımızı ifade edebilmemizi sağlar. Peki psikolojik danışmada da kullanılan sanat terapisi nedir ve bunu nasıl yapar?
İlk olarak sanat terapisinin ne olduğuna değinecek olursak bu terapi bireylerin duygularını ifade etmede zorluk yaşadığı, kendilerini sözel olarak ifade edemedikleri anlarda müzik, resim, tiyatro, dans ve hareket, şiir, film gibi terapi yöntemleriyle bireylere alternatif olarak seçenekler sunan bir terapidir. Bu terapi yöntemleriyle bireyler duygularını farkına varır ve bunları karşı tarafa ve kendilerine ifade edebilirler. Dışavurumcu bir niteliği olan sanat terapisi duyguların ifade edilmesini sağlamanın yanında bireylerin hem rahatlamasını hem de psikolojik iyileşme süreçlerinin başlamasına yardımcı olur. Bunların yanında bir insan olarak yaşadığımız duygular normaldir ve içinde bulunduğumuz durumun bize hissettirdiği olağan duygulardır. Çünkü bizler insanlığımız gereği duygularımızdan oluşuruz. Ve yaşadığımız duyguların da ifade edilmeye ihtiyacı vardır. Bu ifadenin oluşabilmesi için ise sanat terapi bireylerin içerisindeki yaratıcı güçleri ortaya çıkartmaya çalışır. ‘Ben yaratıcı değilim, yetenekli değilim.’ dediğinizi duyar gibiyim. Fakat sanat terapi sizin yetenekli olup olmadığınızdan ziyade yaratıcı becerilerinizi geliştirmeye ve bu konuda da sizi cesaretlendirmeye odaklanır. Aslında yapmaya çalıştığı bireylerin içerisindeki gizli yaratıcı güçleri ortaya çıkartarak içlerindeki sanatçıları ortaya çıkartmak ve tıpkı yazının başında belirttiğim gibi bireylerin kendi ruhlarının sanatçıları olmalarını sağlamaktır. Psikolojik danışma süreçlerinde de kullanılan sanat terapisi, danışmanların ihtiyaçlarını karşılama becerilerini geliştirir ve böylece daha etkili bir psikolojik danışma süreci geçirilmesini sağlar. Duygularımızı ifade etme ihtiyacımızı gidermede bu durum psikolojik danışma süreçlerinde danışan açısından cesaretlendirici bir etki yaratmış olur. Bu sayede yaratıcılık becerilerinin gelişmesini sağlayan sanat terapisi, bireylerin ilgileri doğrultusunda birey için uygun olan sanat terapisi yönteminin seçilmesini sağlar. Kendine uygun olan terapi yönteminde duygularını ifade etmeye çalışan danışan bunu yapabildiğini gördükçe öz güveni gelişir ve cesareti daha çok artar. Şimdi bu terapilerden bazılarına yakından bakalım.
Müzik Terapisi
Müzik, kelimelerle ifade edilemeyen duyguların ritim ve melodi eşliğinde dışa vurulmasını sağlar. Bireye uygun müziğin seçilmesi ve bu müziğin dinlenilmesi, bireyin şarkı söylemesi veya bir enstrüman çalması ile gerçekleşen bu terapi, melodiler ve ritimler eşliğinde bireyin duygularını ifade etmesinde en güçlü sanat terapi yöntemlerinden biri haline gelmektedir.
Tiyatro Terapisi
Tiyatro terapide bireyler farklı roller içerisine girerek duygularını ifade edebilirler. Bireyi duygusal olarak zorlayan duyguların bireyin canlandırdığı karakter ile dışa vurulması ile gerçekleşmektedir. Birey bu terapi yönteminde kendi yaşadığı olaylara benzer olayları canlandırabilmektedir. Bu terapilerde, sahne ve oyunculuk teknikleri kullanılarak bireylerin duygusal deneyimleri canlandırılır ve sahne üzerindeki etkileşimler aracılığıyla yeni perspektifler kazandırılır. Kişilerin duygusal ifade becerilerini güçlendirirken, iletişim becerilerini geliştirmelerine, kendilerini daha iyi anlamalarına ve değişim süreçlerini yaşamalarına olanak tanır. (Özdal, 2023)
Resim Terapisi
Kelimelerle ifade edilemeyen duyguların görsellerle ifade edilmesine yardımcı olur. Bireyin kullandığı renkler, çizgiler bu duyguların yansıtılmasını sağlar. Bu terapiler, resim, heykel, seramik, kolaj, fotoğrafçılık ve diğer görsel sanatlar aracılığıyla yapılan yaratıcı süreçlere dayanır. (Özdal, 2023)
Dans ve Hareket Terapisi
Dans hareketleri ile bireyin duygularını bedensel hareketler ile ifade etmesini sağlar. Hareket ve dans, psikolojik danışmanlıkta duyguların ifadesi, farkındalığın geliştirilmesi ve psikolojik büyüme için önemli bir araç olarak kullanılır. Beden odaklı yaklaşımlar, özellikle Gestalt terapi gibi, duygusal süreçleri ifade etmek için beden hareketlerini temel bir araç olarak kullanır. (Özdal, 2023)
Sinema ve Film Terapisi
Bireylerin izledikleri filmler ile filmlerdeki karakterlerle özdeşleşmeleri ve duygularını fark etmeleri sağlanır. Böylece birey içinde bulunduğu durumu daha net görebilmektedir.
Özetle sanat terapisi içinde barındırdığı müzik, resim, tiyatro, film, dans ve hareket terapisi teknikleri ile kelimelerle ifade edilemeyen duyguların sanatla ifade edilmesini sağlar. Bunun olabilmesi için de bireylerin sahip oldukları yaratıcı becerilerini geliştirir ve bireyleri cesaretlendirir. Bu sayede duyguların ortaya çıkmasıyla psikolojik bir rahatlama sağlanmış olur.
Kaynakça
Özdal, M.A. (2023). Psikolojik danışmada yaratıcı sanatlara genel bir bakış. Lokum Sanat ve Tasarım Dergisi, 1(2), 133-164.
Harika bir yazı, emeği geçen yazarımızı tebrik eder ülkemizde böyle değerli gençlerin sayısının artmasını temmenni ederim.👏🏻