Çarşamba, Ekim 1, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

STERNBERG’E GÖRE AŞK: İLİŞKİLERDE GERÇEK İHTİYACINIZ NE?

Psikolog Robert Sternberg, aşkı üç temel bileşen üzerinden tanımlamış ve bu bileşenlerin birleşiminden oluşan yapıya “Aşk Üçgeni Kuramı” adını vermiştir. Sternberg’e göre yakınlık, tutku ve bağlılık, sağlıklı ve dengeli bir aşkın temel unsurlarını oluşturur. Bu üç bileşenin farklı düzeylerde ve kombinasyonlarda bir araya gelmesi, çeşitli aşk türlerini meydana getirir. Kuram, ilişkilerin yapısını ve evrimini anlamada önemli bir çerçeve sunar. Bu yazıda, Sternberg’in Aşk Üçgeni Teorisi’ni daha yakından inceleyecek; aşkın bu üç bileşen üzerinden nasıl şekillendiğini birlikte keşfedeceğiz.

Robert Jeffrey Sternberg, Amerikalı bir psikologdur. Yale, Oklahoma State ve Cornell Üniversitesi gibi kurumlarda öğretim üyeliği yapmıştır. Zekâ kuramı, yaratıcılık, aşk ve ilişkiler, ahlaki muhakeme ve liderlik gibi alanlarda önemli çalışmalar yürütmüştür. Sternberg, 1986 yılında kaleme aldığı “A Triangular Theory of Love” adlı makalesinde, aşkın üç temel bileşenden oluştuğunu ileri sürmüştür: (yakınlık, tutku ve bağlılık). Bu üç unsurun farklı kombinasyonlarıyla yedi farklı aşk türünün ortaya çıkabileceğini savunmuştur.

Sternberg’in Aşk Üçgeni Teorisi, üç temel bileşene dayanmaktadır: yakınlık (intimacy), tutku (passion) ve bağlılık (commitment).

  • Yakınlık, bireyler arasında kurulan duygusal yakınlığı, samimiyeti ve bağlılığı ifade eder.

  • Tutku, fiziksel çekim, cinsel arzu ve romantik heyecanı kapsar.

  • Bağlılık ise, ilişkiyi sürdürme kararlılığını ve uzun vadeli birlikteliğe yönelik isteği temsil eder.

Bu üç bileşenin farklı düzeylerde birleşmesiyle yedi farklı aşk türü ortaya çıkmaktadır. Şimdi bu aşk türlerini birlikte inceleyelim.

1. Sadece Yakınlık (Liking)

Bu aşk türünde yalnızca yakınlık bileşeni bulunmaktadır. Samimiyet, duygusal paylaşım, güven ve içtenlik ön plandadır. Ancak bu tür ilişkilerde romantik tutku ve bağlılık unsurları bulunmaz.
Örnek: Uzun süredir tanıdığınız, güvendiğiniz ancak romantik ya da fiziksel çekim hissetmediğiniz bir arkadaşlık ilişkisi.

2. Sadece Tutku (Infatuation)

Bu aşk türünde yalnızca tutku bileşeni bulunmaktadır. Fiziksel çekim ve arzu ön plandadır. Ancak bu ilişkilerde yakınlık (samimiyet) ve bağlılık bileşenleri yer almaz.
Örnek: Bu aşk türü, genellikle “ilk görüşte aşk” tanımına en yakın olanıdır. İlişki, ani ve yoğun bir çekimle başlar.

3. Sadece Bağlılık (Boş Aşk / Empty Love)

Bu aşk türünde yalnızca bağlılık bileşeni bulunmaktadır. Genellikle zorunluluk nedeniyle sürdürülen ilişkilerin son aşamasını temsil eder. Başlangıçta tutku ve yakınlık içeren güçlü bir ilişki zamanla boş aşka dönüşebilir.
Bu tür ilişkilerde yakınlık ve tutku bileşenleri artık yer almamaktadır.
Örnek: Artık birbirine âşık olmayan, ancak çocuk, ekonomik zorunluluk ya da sosyal baskı gibi nedenlerle evliliği sürdüren çiftler.

4. Romantik Aşk (Romantic Love)

Romantik aşk, yakınlık ve tutku bileşenlerinin bir arada bulunduğu bir aşk türüdür. Bu tür ilişkilerde taraflar arasında güçlü bir duygusal bağ ve fiziksel çekim mevcuttur. Ancak bağlılık bileşeni eksik olduğu için ilişkinin uzun vadede sürdürülüp sürdürülemeyeceği belirsizdir. Romantik aşk, yoğun duyguların ve heyecanın yaşandığı, ancak geleceğe dair net planların olmadığı ilişkileri tanımlar.
Örnek: Tarafların yoğun bir duygusal ve fiziksel ilişki yaşadığı, ancak birlikte bir gelecek planlamanın henüz gerçekleşmediği durumlar.

5. Arkadaşça Aşk (Companionate Love)

Arkadaşça aşk, yakınlık ve bağlılık bileşenlerinin bir arada bulunduğu, ancak tutku öğesinin yer almadığı bir aşk türüdür. Bu tür ilişkilerde fiziksel çekim ya azalmıştır ya da tamamen yoktur. Uzun süreli dostluk, güven ve karşılıklı saygı temelinde sürdürülen ilişkiler bu kategoriye girer.
Örnek: İleri yaştaki çiftler ya da romantik yönü zayıflamış olmasına rağmen birbirine bağlı kalmayı sürdüren çiftler.

6. Tutarsız Aşk (Fatuous Love)

Tutarsız aşk, tutku ve bağlılık bileşenlerinin bulunduğu, ancak yakınlık öğesinin yer almadığı bir aşk türüdür. Bu ilişkiler genellikle hızlı gelişen fiziksel çekimle başlar ve kısa sürede ciddi bir bağlılıka dönüşür. Ancak duygusal yakınlık olmadan kurulan bu bağlar, yüzeysel kalma ve sürdürülebilirliğini yitirme riski taşır.
Örnek: Birbirini çok kısa süre tanıyıp, yoğun tutku etkisiyle hızla evlenme kararı alan çiftler.

7. Tam Aşk (Consummate Love)

Tam aşkta, Sternberg’in aşk üçgeninde yer alan yakınlık, tutku ve bağlılık bileşenlerinin tamamı bir arada bulunmaktadır. Sternberg bu aşk türünü ideal aşk olarak tanımlamaktadır.
Bu ilişki türünde duygusal bağ, fiziksel çekim ve uzun vadeli birliktelik arzusu eşzamanlı olarak mevcuttur. Ancak Sternberg’e göre, tam aşkı sürdürebilmek zordur ve sürekli çaba ile emek gerektirir. (Sternberg, 1986)

Robert J. Sternberg, Aşk Üçgeni Teorisi (Triangular Theory of Love) adlı kuramını geliştirmiştir. Bu teori, aşkı oluşturan üç temel bileşeni temel alır: yakınlık (intimacy), tutku (passion) ve bağlılık (commitment). Bu üç bileşenin farklı kombinasyonları, yedi farklı aşk türünün ortaya çıkmasını sağlar.

Bu aşk türleri şunlardır:

  1. Sadece Yakınlık (Liking): Duygusal yakınlık ve samimiyet vardır, ancak tutku ve bağlılık bulunmaz. Genellikle arkadaşlık ilişkilerini ifade eder.

  2. Sadece Tutku (Infatuation): Yoğun fiziksel çekim ve arzu vardır, ancak duygusal yakınlık ve bağlılık eksiktir.

  3. Sadece Bağlılık (Empty Love): Uzun vadeli bağlılık vardır fakat duygusal yakınlık ve tutku yoktur.

  4. Romantik Aşk (Romantic Love): Yakınlık ve tutku bileşenleri bir aradadır; duygusal ve fiziksel bağ güçlüdür, ancak bağlılık zayıftır.

  5. Arkadaşça Aşk (Companionate Love): Yakınlık ve bağlılık vardır, fakat tutku azalmış veya yoktur. Uzun süreli dostluk ve eşlik ilişkilerini yansıtır.

  6. Aptalca Aşk (Fatuous Love): Tutku ve bağlılık bileşenleri bir aradadır; ancak duygusal yakınlık yeterince gelişmemiştir.

  7. Tam Aşk (Consummate Love): Yakınlık, tutku ve bağlılıkın hepsi bir arada bulunur; ideal aşk türü olarak kabul edilir.

Bu teori, aşkın dinamik ve çok boyutlu yapısını anlamada önemli bir çerçeve sunar.

Kaynaklar:
Sternberg, R. J. (1986). A triangular theory of love. Psychological Review, 93(2), 119–135.
https://pzacad.pitzer.edu/~dmoore/1986_sternberg_trianglelove_psyrev.pdf

Feuerman, M. (2024, May 22). Types of love we experience. Verywell Mind.
https://www.verywellmind.com/types-of-love-we-experience-2303200

Sternberg, R. J. (1986). A triangular theory of love. Psychological Review, 93(2), 119–135.
https://www.hofstra.edu/pdf/community/slzctr/stdcsl/stdcsl_triangular.pdf

Berna Tonkul
Berna Tonkul
Psikolog Berna Tonkul, Doğu Akdeniz Üniversitesi Psikoloji (%100 İngilizce) bölümünden mezun olmuştur. Lisans eğitimi süresince çeşitli kurumlarda gönüllü stajlar yaparak sahada deneyim kazanmış, ayrıca yurt dışında insan kaynakları alanında staj yapmıştır. Avrupa Psikoloji Öğrenci Dernekleri Federasyonu (EFPSA) gibi uluslararası çalışma gruplarında proje gönüllüsü olarak görev almıştır. Türk Psikologlar Derneği üyesi olan Tonkul, psikolojik damgalama ve ayrımcılık konularında farkındalık oluşturmayı amaçlayan projelerde yer almıştır. Akademik ve mesleki gelişimine önem vererek Çocuk Merkezli Oyun Terapisi, Sanat Terapisi, Objektif ve Projektif Testler, MOXO Dikkat Testi gibi çeşitli eğitimler almıştır. Danışmanlık merkezlerinde edindiği deneyimlerle psikolojik destek süreçlerinde aktif rol almaktadır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar