Zihninizde sürekli kapanmak bilmeyen açık sekmeler mi var? Eğer cevabınız evet ise yalnız değilsiniz… Hepimizin zihni zaman zaman birbirleriyle yarışan düşünceler ile doludur. Birbirleriyle yarış halinde olan bu düşünceler, zihninizin sanki kontrolden çıktığına dair bir hisse kapılmanıza neden olur.
Birçok kişi zihninin ya geçmişteki olaylara yönelik ya da gelecekteki olası senaryolara yönelik düşünceler ile kaplı olduğunu söylerler. Sadece bununla da bitmediğini belirtirler. Bu kişiler zihinlerinin asla anda kalamadığını ifade ederler.
Anda kalamayan ve susmayan bir zihne sahip olduğunuzu nasıl anlarsınız? Zihinsel olarak sürekli yorgun hissetmek, çok fazla olumsuz düşünceye sahip olmak, bir durumu zihninizde tekrar tekrar canlandırmak, endişeli hissetmek, karar vermede zorlanmak, rahatlayamamak ve sık sık kontrolünüz dışındaki şeylere odaklanmanız susmayan bir zihne sahip olduğunuzu gösteren belirtiler arasında yer alıyor. Bu belirtilerin birçoğuna sahipseniz, basit kararları vermek dahi sizin için fazlasıyla zorlayıcı ve yorucu olabilir. Her ayrıntıyı analiz etmenin daha iyi sonuçları ortaya çıkaracağına inansanız da bu inanç çoğu zaman harekete geçmeniz üzerinde engelleyici bir etkiye sahiptir. Aşırı düşünme, her ayrıntının analizi beraberinde kararsızlık döngüsünün içerisinde sıkışmış hissetmenize yol açabilir.
Aşırı Düşünmenin Nedenleri: Zihin Neden Susmaz?
Peki neden ben aşırı düşünenler kulübünde yer alıyorum diyenlerden misiniz? Sorunun içerisindeki “neden” kelimesi dahi uçsuz bucaksız bir düşünme yolculuğunun kapısını aralıyor. Stresli yaşam olayları, kaygı, mükemmeliyetçilik, her durumu kontrol etme arzusu, belirsiz durumlara olan tahammülsüzlük zihninizin susmamasının nedenlerinden sadece bazılarıdır. Aşırı düşünmeyi başlı başına bir ruhsal bozukluk olarak değerlendirmek doğru olmayacaktır. Fakat depresyon, anksiyete bozukluğu, panik bozukluk, obsesif kompulsif bozukluk ve travma sonrası stres bozukluğu gibi bir ruhsal bozukluğa sahipseniz bunun sonucu olarak da aşırı düşünme hayatınıza eşlik edebilir. Aşırı düşünmeye yönelik olan eğiliminiz de var olan ruhsal sorunlarınızın şiddetini arttırabilir.
Zihnin Yorgunluğu: Baş Etmesi Zor Bedensel ve Duygusal Etkiler
Maalesef, aşırı düşünmenizin hayatınıza etkileri sadece bununla sınırlı kalmıyor. Düşüncelerin zihninizde uçuştuğu sıralar, o en sevdiğiniz köşenizde hiçbir şey yapmadan oturduğunuzda dahi saatlerce yokuş yukarıya koşmuş kadar bitkin ve yorgun hissedebilirsiniz. Susmayan bir zihin hem bedensel hem de psikolojik izler bırakır. Vücudunuzdaki ağrıların kaynağı için birçok farklı doktora göründünüz ve bu ağrıların kaynağının psikolojik olabileceğini mi söylediler? Aşırı düşünmek, bedensel ağrılarınızın kaynağı olabilir. Susmayan bir zihin kişilerarası ilişkilerde birtakım bozulmaları da beraberinde getirebilir. Sürekli zihninizde en kötü senaryoları canlandırmak, olayları ve durumları değerlendirme şeklinizi etkileyecektir. Bu durum da beraberinde hem içsel bir çatışmanın hem de kişilerarası bir çatışmanın doğmasına zemin hazırlayabilir. Zihninizde birbirleriyle yarış halinde olan düşünceleriniz uyku kalitenizi büyük oranda bozmaktadır. Zihninizin her şeyi fazla düşünmekle meşgul olduğu sıralar derin bir uykuya dalmak daha zordur. Aşırı düşünmek; olumsuz bir ruh haline, öfkeye ve daha birçok duyguya yol açabilir. Zihni hiç susmayan kişiler, bu yoğun düşüncelerin yarattığı duygusal yükü hafifletebilmek için alkol, madde kullanımı ya da aşırı yeme gibi sağlıksız yollarla rahatlama arayışına girebilirler.
Aşırı Düşünmeyle Baş Etmek: Daha Sağlıklı Bir Zihin İçin İlk Adımlar
Zihninizdeki sizi yoran düşünceleri susturmanın çok kolay olduğunu söylemek mümkün değildir. Fakat bu düşünceler ile daha sağlıklı bir şekilde baş etmenin yollarını öğrenmeniz mümkündür. Aşırı düşünmeyi daha sağlıklı yönetebilmenin adımlarını yavaş yavaş takip etmeye hazır mısınız?
İlk olarak aşırı düşünme ile problem çözme arasındaki farkları anlamak önemlidir. Aşırı düşünme, sorun üzerinde durmakla ilişkiliyken; problem çözme soruna yönelik çözüm önerileri aramayı kapsamaktadır. Bu kavramları bir fırtına örneği ile tekrardan gözden geçirmek faydalı olacaktır.
Aşırı düşünmek: “Keşke fırtına gelmeseydi. Korkunç olacak. Umarım evdeki eşyalar zarar görmez. Neden bu şeyler hep benim başıma gelmek zorunda? Bununla başa çıkamam.”
Problem Çözmek: Fırtına geleceği için evdeki bütün camları önceden kapatacağım. Su baskınını önlemek adına neler yapabileceğimi biraz daha araştıracağım.
Cümleleri incelediğinizde problem çözmenin daha üretken ve daha işlevsel davranışlara yol açtığını görmeniz mümkündür. Diğer yandan aşırı düşünmek ise, rahatsız edici duyguları ortaya çıkarmakla beraber çözüm önerileri sunmamayı içerisinde barındırmaktadır.
Zihinsel Gürültüyü Yönetmek: Uygulanabilir Stratejiler
Zihninizdeki yarışan düşünceleri izlemek için kendinize izin verin. Çünkü çoğunlukla, “yarışan düşünceler hiç geçmeyecekmiş ve tekrar daha şiddetli bir şekilde geri gelecekmiş gibi hissedildiğinde” bu kaygının düşünceleri şiddetlendirdiğine rastlamak mümkündür. Yarışan düşüncelerin sadece bir gürültüden ibaret olduğunu kabul edin ve zihninizin zaman zaman bu düşünceleri üretebileceğini kendinize hatırlatın. Yarışan düşünceler geldiğinde düşüncelerinizi kontrol edemeseniz de davranışlarınızın sizin kontrolünüzde olduğunu unutmayın.
Harekete geçmeyi ve kendinizi meşgul etmeyi deneyimleyin. Sorunu çözmek adına ilk adımı atmayı deneyin ve aşırı düşünme döngüsünü kırmak için bunun önemli bir adım olduğunu unutmayın. Örneğin; ertelediğiniz şeylerin düşünceye dönüştüğü bir noktada ertelediğiniz şeylerin bir listesini hazırlayın. Küçük hedeflerle büyük hedeflere ulaşmaya başlayın.
Bir dizi zihninizde yarışan düşünceler ortaya çıktığında, beş dakikalık bir yürüyüşe çıkmayı veya evde farklı şeyler ile meşgul olmayı deneyebilirsiniz. Hareket halinde olmak kaygı döngüsünü yatıştırmak adına etkilidir. Düzenli egzersizleri hayatınıza dahil etmek zihninizde odaklanacak başka şeylere izin vermenin bir adımıdır.
Mindfulness egzersizlerini hayatınızda önceliklendirin. Farkındalık egzersizleri pratik gerektirir. Pratik gerektiren egzersizler olsa da aşırı düşünenler için birçok faydası olduğunu kendinize hatırlatın. Nefes egzersizleri, meditasyon uygulamaları şimdiki ana odaklamanızı sağlayacaktır.
Zihninizdeki düşüncelerin her şeye rağmen yarıştığına şahitlik ediyorsanız profesyonel bir destek alarak terapi sürecine başlayabileceğinizi unutmayın. Aşırı düşünmek farklı ruhsal sorunların beraberinde getirdiği bir semptom da olabilir. Aşırı düşünmenizin altında yatan ruhsal sorunları anlamlandırmak ve sağlıklı baş etme yöntemleri geliştirmek adına etkili adımlardan birisi olan profesyonel desteği değerlendirmek adına kendinize izin verin.
Zihnimizdeki düşünceler, hiç durmayan dalgalar gibidir; ama biz onları izlemeyi öğrendiğimizde, zihin sessizliğini bulur. Peki ya siz, dalgalarla savaşmak yerine sörf yapmaya hazır mısınız?


