Birey, karar verme sürecinde yalnızca kişisel değerleri ve bilişsel süreçleriyle değil, aynı zamanda içinde bulunduğu sosyal çevre ve grup dinamikleriyle de etkileşim içindedir. Bu makale, Türkiye’de yapılan çalışmalardan yola çıkarak grup baskısının bireysel karar alma üzerindeki etkilerini sosyal psikolojik bir bakış açısıyla ele almaktadır.
Grup kimliği, sosyal etki, normatif uyum ve bilişsel süreçler arasındaki ilişki incelenmiş; karar verme sürecinde grup baskısının hem bilinçli hem de farkında olmadan nasıl etkili olabileceği tartışılmıştır.
Psikoloji bilimi, bireyin davranışlarını anlamlandırırken sosyal bağlamı göz ardı etmez. Sosyal psikolojiye göre bireyin davranışları, büyük ölçüde içinde bulunduğu grupların ve sosyal normların etkisi altındadır (Kaya & Dönmez, 2020).
Grup baskısı, bireyin bir gruba ait olma, onaylanma ya da dışlanmaktan kaçınma güdüsüyle kendi karar ve yargılarını grup normlarına göre şekillendirmesi olarak tanımlanabilir. Bu baskı çoğu zaman bilinçli olmasa da bireyin algılarını, düşüncelerini ve karar verme biçimini etkiler.
Cüceloğlu’na (2018) göre insan davranışı, sosyal çevreyle kurulan etkileşim sonucunda şekillenir. Bu nedenle karar verme sürecinin yalnızca bilişsel bir süreç olarak değil, aynı zamanda sosyal bir süreç olarak ele alınması gerekir. Grup baskısı, bireyin karar sürecinde hangi alternatifleri dikkate aldığı, hangi bilgileri önemsedigi ve nihai kararında neye öncelik verdiği üzerinde belirleyici olabilir.
Grup Baskısının Psikolojik Temelleri
Sosyal psikolojide grup baskısı, iki temel mekanizma üzerinden açıklanır: normatif etki ve bilgilendirici etki.
-
Normatif etki, bireyin grup tarafından kabul edilme isteğiyle uyum göstermesini ifade eder.
-
Bilgilendirici etki ise bireyin grup üyelerini güvenilir bilgi kaynakları olarak görmesiyle ilgilidir (Kaya & Dönmez, 2020).
Gündüç ve Eryiğit’in (2017) araştırmasında, bireylerin karar alma süreçlerinde öz güven düzeyi ile sosyal baskıya duyarlılık arasında anlamlı bir ilişki saptanmıştır. Öz güveni düşük bireylerin grup baskısına daha kolay boyun eğdiği; buna karşılık yüksek öz güvene sahip bireylerin kendi kararlarını sürdürme eğiliminde oldukları görülmüştür.
Bu sonuç, karar alma sürecinin yalnızca bilişsel değil, aynı zamanda duygusal ve sosyal bir yönü olduğunu ortaya koymaktadır.
Benzer biçimde, Bakay, Sarı ve Kahraman’ın (2016) çalışmasında grup karar süreçlerinin, bireylerin çıkar algısını ve fayda beklentisini yeniden şekillendirdiği vurgulanmıştır. Grup ortamında alınan kararların, bireylerin tek başına verdikleri kararlardan farklılaştığı ve bazen daha riskli tercihlere yol açtığı gözlemlenmiştir.
Bu durum, grup içi etkileşimin sorumluluğu paylaştırarak bireylerin risk algısını azaltmasıyla açıklanabilir.
Grup Kimliği ve Kültürel Etkiler
Türkiye gibi toplulukçu kültürlerde grup aidiyeti, bireysel kararlara yön veren güçlü bir faktördür. Sarı ve Gülay Ogelman (2023), erken yaşlardan itibaren gelişen grup kimliğinin bireyin sosyal aidiyet duygusunu ve davranış tercihlerini şekillendirdiğini belirtmektedir.
Grup kimliği, bireyin “ben” algısını “biz” algısına dönüştürür. Bu dönüşüm, bireyin kararlarını daha çok grup normlarına göre vermesine neden olabilir.
Karaca’nın (2016) çalışması da benzer bir durumu tüketici davranışı bağlamında ortaya koymuştur. Genç yetişkinler üzerinde yapılan araştırmada, referans gruplarının satın alma kararları üzerindeki etkisi belirgin biçimde görülmüştür.
Özellikle arkadaş çevresi ve sosyal medya toplulukları, bireylerin tercihlerini ve değerlendirmelerini yönlendirmekte; grup normları bireysel kararın önüne geçebilmektedir.
Kurumsal ve Eğitimsel Bağlamda Grup Baskısı
Marmara ve Atmaca’nın (2023) araştırmasında, okul müdürlerinin karar alma süreçlerinde iç ve dış paydaş baskısının etkileri incelenmiştir. Bulgular, yöneticilerin kararlarının yalnızca kişisel yargılardan değil; aynı zamanda örgüt içi grupların, meslektaş çevresinin ve toplumun beklentilerinden de etkilendiğini göstermektedir.
Bu bulgu, grup baskısının yalnızca bireysel düzeyde değil, kurumsal kararlarda da etkili olduğunu göstermesi açısından önemlidir.
Bu durum, karar vericilerin “tarafsız” ya da “rasyonel” oldukları varsayımını sorgulamaya açar. Psikolojik olarak grup baskısı, karar vericinin bilişsel yükünü azaltabilir; ancak aynı zamanda alternatif düşüncelerin göz ardı edilmesine, yenilikçi fikirlerin bastırılmasına ve çoğulcu düşüncenin zayıflamasına neden olabilir.
Tartışma ve Sonuç
Grup baskısı, bireyin karar verme sürecini çok katmanlı biçimde etkiler. Birey, çoğu zaman farkında olmadan, grubun onayını alacak biçimde karar verir. Bu durum, bireysel özerklik ile sosyal aidiyet arasındaki psikolojik dengeyi sürekli bir çatışma haline getirir.
Türkiye’de yapılan çalışmalar, grup etkisinin karar süreçlerinde belirgin olduğunu göstermektedir. Toplulukçu kültürel yapının etkisiyle grup baskısının bireysel kararlar üzerindeki gücü, Batı toplumlarına göre daha yüksek olabilir.
Psikologlar açısından bu durum, hem bireysel danışmanlıkta hem de örgütsel psikoloji uygulamalarında dikkate alınması gereken bir faktördür. Danışanların karar verme süreçlerinde grup etkilerini fark etmelerine yardımcı olmak, daha özerk ve bilinçli seçimler yapmalarını destekler.
Aynı zamanda, grup dinamiklerinin olumlu yönlerini (destek, iş birliği, dayanışma) koruyarak; olumsuz etkilerini (baskı, uyma, önyargı) azaltmak önemlidir.
Sonuç olarak, grup baskısı yalnızca bireysel davranışın bir uzantısı değil, aynı zamanda toplumsal kimliğin bir yansımasıdır.
Birey, her kararında hem kendi sesiyle hem de grubun yankısıyla konuşur.
Psikolojinin temel hedefi, bu iki ses arasındaki dengeyi anlamak ve bireye kendi sesini yeniden duyurabilmektir.
Kaynakça
Bakay, A., Sarı, E., & Kahraman, Y. (2016). Karşılıklı fayda bağlamında grup karar süreçleri ve süreç çıktılarının öngörülmesi. Ege Üniversitesi Açık Erişim Sistemi.
Cüceloğlu, D. (2018). İnsan ve Davranışı: Psikolojinin Temel Kavramları (25. Baskı). Remzi Kitabevi.
Gündüç, S., & Eryiğit, R. (2017). Effects of confidence and social pressure on decision making processes. Ankara Üniversitesi Yayınları.
Karaca, Y. (2016). Referans grupları ile iletişimin satın alma kararları üzerine etkisi: Genç yetişkinlere yönelik bir araştırma. Galatasaray Üniversitesi İletişim Dergisi, 25, 77–101.
Kaya, A., & Dönmez, A. (2020). Sosyal etki, uyma davranışı ve grup dinamikleri: Sosyal psikolojik bir değerlendirme. Türk Psikoloji Yazıları, 23(45), 1–15.
Marmara, H., & Atmaca, T. (2023). Okul müdürlerinin karar alma stratejileri ve karar alma süreçlerinde iç ve dış paydaş baskısının etkisi. Düzce Üniversitesi Açık Erişim Arşivi.
Sarı, B., & Gülay Ogelman, H. (2023). Yaşamın ilk yıllarında grup kimliği üzerine bir derleme çalışması. Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 61, 350–370.


