Pazartesi, Ağustos 4, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Bilmek Kabul Etmek Midir?  

Çoğu zaman bir durumun farkında olduğumuzu düşündüğümüzde bunu kabul  ettiğimizi de varsayarız ama fark etmek ve kabul etmek gerçekten aynı anlama gelir  mi? 

Bir durumu fark etmek, neler olduğunu anlamak ya da biliyor olmak aslında  kabulden farklıdır. Birisinin bizi anlamayacağını, iş yerinde sıkıntı yaşayacağımızı,  olumsuz sonuç alacağımızı vs. biliyoruzdur ama hala bize etkisi büyük olabilir,  değiştirmeye çalışabiliriz, bu durumla uğraşmaya devam edebiliriz. O zaman durumu  biliyor oluruz. Durumu kabul ettiğimizde bununla yüzleşir, ne yapabileceğimize  bakabilir ve bizdeki etkisini azaltabiliriz. Olayın kendisi değişmez, bizim bakış açımız  değişir. Kabul, durumdan etkilenmeyeceğimiz anlamına gelmez. Üzülmeye,  kaygılanmaya, yas tutmaya devam edebiliriz. Kabul, bu duyguları da kabul etmeyi  getirir ve devam etmemizi, bu duygulardan çıkmamızı kolaylaştırır. Örneğin kişi bir  arkadaşından destek alamayacağını görüyor ve biliyor olabilir ama hala destek  almayı deniyor ve destek gelmediğinde bunun kırgınlığını yaşıyorsa tam olarak kabul  etmemiş olduğu anlamına gelebilir. Kısacası biliyor olmak analiz edip fark etmek  anlamına gelirken kabul etmek duygusal olarak içselleştirmek ve gerçekliği  onaylamaktır. 

Neyi kabul edeceğimizi, neyi değiştireceğimizi biliyor olmak da önemlidir.  Değiştirebileceklerimizi kabul etmenin olumsuz etkileri olacaktır. Gerçekten  değiştiremeyeceğimiz, bize bağlı olmayan, durumdan çıkamayacağımızı fark edip  kabul etmeliyiz. 

Kendimize ve Diğer İnsanlara Karşı Kabul  

Kabule dair birçok alan vardır. Bunlardan birisi kendimize dair kabuldür. Kendimizi  bütünüyle anlamak, olumlu-olumsuz yönlerimizi fark etmek, örüntülerimizi keşfetmek  kendimizi kabul etmeye götüren yolu açabilir. Kendimizi kabul etmek her şeyimizi  sevmek ve olumlu görmek anlamına gelmez, olumsuzlukları ve sevmediklerimizi de  görüp bunları da kabul etmeyi içerir. Ancak o zaman değişime adım atabiliriz.  

En çok zorlanılan konulardan birisi de başka birisini olduğu haliyle kabul etmektir.  Karşı taraftan bize neler iyi gelmiyorsa bunları değiştirmek isteriz. Bizi olumsuz  etkiliyorsa karşı tarafla iletişime geçerek durumu çözmek mümkün olabilir (sağlıklı bir  iletişim diliyle). Konuştuktan sonra karşı taraf değiştirmek istemiyorsa kabul etmek  dışında yapabileceğimiz herhangi bir şey kalmaz. Kabul ederiz ve kendimiz için neler yapabileceğimize bakabiliriz. Kendimizi korumamız, mesafe koymamız ya da sınır  çizmemiz gerekebilir.  

Kabulün Önündeki Engel: Kaçınmalar  

Kabulün önündeki en büyük engellerden birisi kaçınmalarımızdır. Bizi rahatsız eden  bir durum olduğunu fark ettiğimiz anda orayı görmezden gelip bize iyi gelebileceğini  düşündüğümüz şeylere yönelebiliriz. Alışveriş yapmak, bir şeyler yiyip içmek,  izlemek vs. birçok davranış kaçınma nedeniyle olabilir. Kaçındığımızda oradaki  sorunu tam anlamıyla görüp bakmamız da kabul de mümkün olmaz ve bu durum  tekrarlayarak devam eder.  

Şema Terapide Fark Etmek ve Kabul  

Kabul hemen mümkün olmayabilir. Pratikle zaman içerisinde oluşur ve üzerinde  durup çabalamak gerekir. Bazen zorlayıcı olabilir. Birçok terapi yaklaşımında  bilinenlerin kabule dönüşmesi üzerinde çalışılır. Aynı şekilde şema terapide de  sadece fark etmek yeterli olmaz. Şema terapi, çocukluktan itibaren karşılanmayan  ya da fazla karşılanan duygusal ihtiyaçlarımızın şu anımızı nasıl etkilediği ve hangi  örüntülerle devam ettiği üzerine odaklanan bir yaklaşımdır. Şema terapide  şemalarımızı fark etmek ve tanımlamak önemli bir başlangıçtır ama ardından  şemanın etkileriyle yüzleşmek ve bunları nasıl düzenleyebileceğimize odaklanmak  gerekir. Yani terk edilme şemamızın olduğunu fark ettikten sonra bunun nasıl  oluştuğunu ve şu anda nasıl devam ettiğini anlamlandırmak ve düzenlemekle kabul  edip değiştirmeye geçilir. Aynı şekilde örneğin terk edilme şemamızın hangi çocukluk  deneyimimizle ilgili olduğunu anlamak da farkında olmaktır. Bunu biliyor olmak direkt  kabule götürmeyebilir ve örüntü devam edebilir. Fark ettikten sonra kabul edip  düzenlemek ve değişim için adım attığımızda örüntüler değişmeye başlar. Bunu  tekrar ettikçe zaman içerisinde tamamen değişir ve otomatikleşir. 

Sonuç olarak fark etmek ve kabul etmek arasında önemli bir fark vardır. Fark etmek  bir durumu kavrayabilmek, fark edebilmekken kabul etmek bu durumu içselleştirmek  ve olduğu gibi kabullenmektir. Kabul etmek sadece rahatlatıcı değildir, aynı zamanda  değişim için de önemli ve gereklidir. Şema terapi gibi birçok terapi yaklaşımında da  bilinenlerin kabulü üzerinde çalışılır. Bazen zorlayıcı olsa da zaman içerisinde ve  çabayla kabul oluşur. 

Asena Hatice Kılıç Dağlı
Asena Hatice Kılıç Dağlı
TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nü başarı bursu kazanarak yüksek onur derecesi ile tamamladı. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisans programını "Sosyal Anksiyetede Anksiyete Duyarlılığı, Çocukluk Çağı Travmaları ve Erken Dönem Uyumsuz Şemalar" başlıklı tezi ile tamamladı. Ardından farklı psikoterapi merkezlerinde çalışmalarına devam etti. Şu anda kurucusu olduğu AHK Psikoloji'de çalışmalarını sürdürmektedir. ISST (International Society of Schema Therapy) onaylı şema terapistidir. Çalışmalarına şema terapi ve bilişsel davranışçı terapi yaklaşımlarıyla devam etmektedir. Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Dr. Abdurrahman Yurtaslan Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve ODTÜ Bilişsel Psikoloji Laboratuvarı'nda stajlarını tamamladı. Kütüphane Gönüllüleri Projesi'nde akran zorbalığı, çocuklarda mahremiyet ve cinsel istismar, kanser psikolojisi ve stresle başa çıkma seminerlerinde gönüllü olarak çalıştı. Türk Psikologlar Derneği Travma, Afet ve Kriz Birimi gönüllüsü olarak Ege depremi ve Covid-19 psikososyal destek çalışmalarında online olarak destek vermiştir. Ayrıca, Psychociety Yönetim Kurulu üyesidir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar