Okulda zorbalık, uzun yıllar boyunca okul hayatının sıradan bir parçası gibi görülse de aslında çok ciddi sonuçlar doğurabilen bir sorun. Konu ilk kez 1980’lerde Norveç’te yaşanan ve genç erkek çocuklarının hayatlarına mal olan trajik olaylarla araştırmacıların gündemine girmiştir (Olweus, 1993). O yıllarda intiharların sebepleri arasında çocukların yaşadığı zorbalık deneyimlerinin olduğu iddia edildi.
Bugün biliyoruz ki zorbalık yalnızca bireysel bir problem değil; hem mağdurları hem de zorbalığı yapan çocukları uzun vadede etkileyen önemli bir halk sağlığı sorunudur (Arseneault vd., 2010; Masiello & Schroeder, 2014; Ttofi vd., 2012).
Kasıtlı ve saldırgan bir davranış olarak tanımlanan zorbalık, psikoloji literatüründe üç temel özelliğe sahiptir. Bunlar şu şekilde karşımıza çıkıyor: zarar verme amacı, tekrarlayıcı olması ve fail ile mağdur arasında belirgin bir güç dengesizliği (Farrington, 1993; Olweus, 1993).
Zorbalığın Mağdurlar Üzerindeki Etkileri
Zorbalığa maruz kalan çocuklar, çeşitli ruhsal ve fiziksel zorluklarla karşılaşabilir. Araştırmalar, mağdurların sosyal kaygı, düşük öz saygı ve yalnızlık, uyku sorunları ve psikosomatik semptomlar (Gini & Pozzoli, 2013) yaşama olasılıklarının yüksek olduğunu göstermektedir.
Ayrıca zorbalıkta rol alan çocukların akademik performansı olumsuz etkilenebilir; düşük akademik başarı ve okuldan kaçma davranışı ile ilişkili olduğu bulunmuştur (Strøm vd., 2013; Gastic, 2008).
Erken Belirtiler ve Ebeveynlere İpuçları
Zorbalığı fark etmek için ebeveynlerin ve öğretmenlerin çocuklarda davranışsal ve duygusal değişiklikleri gözlemlemesi gerekir. Okula gitmek istememe, notlarda ani düşüş, sosyal geri çekilme, uyku ve iştah değişiklikleri, sık baş ağrısı veya karın ağrısı, uyarıcı belirtilerdir.
Dijital ortamda gizlilik eğilimi veya olumsuz mesajlaşmalar da göz önünde bulundurulmalıdır. Bu durumlarda çocuğu suçlamadan ve yargılamadan dinlemek, güvenli bir ortam sağlamak ve durumu belgelemek kritik öneme sahiptir.
Mağdura Destek Stratejileri
Mağdura destek olmak, sadece duygusal güvenliği sağlamakla kalmaz, sosyal becerilerini güçlendirmeye ve okulda kendini güvende hissetmesine de katkı sağlar. Kısa vadeli güvenlik önlemleri (okula eşlik etme, dijital engelleme) ve okul yönetimiyle işbirliği, sürecin etkinliğini artırır.
Gerektiğinde profesyonel destek almak, çocuğun ruh sağlığının korunması ve gelişimi için önemlidir.
Zorbalık Yapan Çocuklara Yaklaşım
Zorbalık yapan çocuklar da yönlendirmeye ihtiyaç duyar. Bu durumda davranışı kişiliğinden ayırarak net ve yapıcı sınırlar koymak gerekir. Aşırı cezalandırıcı yaklaşımlar yerine, empati ve sorumluluk geliştirmeye yönelik stratejiler uygulanmalıdır.
Çocuğun davranışının ardındaki nedenler (akran baskısı, aile içi stres veya sosyal beceri eksiklikleri) anlaşılmalı ve destek sağlanmalıdır. Pozitif disiplin, davranışın doğal sonuçlarıyla yüzleşmesi ve gerekirse bireysel terapi, öfke kontrolü ve empati becerilerinin geliştirilmesi açısından etkilidir.
Siber Zorbalık ve Çocuk Psikolojisi
Günümüzde zorbalık dijital ortamda da kendini göstermektedir. Siber zorbalıkta, kanıtların saklanması (ekran görüntüleri), ilgili hesapların engellenmesi ve gizlilik ayarlarının güçlendirilmesi ilk adımlardır.
Çocuğa çevrimiçi sınırlar koymayı öğretmek ve gerektiğinde okul yönetimine veya sosyal medya platformlarına raporlamak, güvenliğin sağlanmasına yardımcı olur.
Okul ile İşbirliği
Okul ile işbirliği, zorbalığın önlenmesinde kritik bir rol oynar. Ebeveynler, öğretmen ve rehberlik birimiyle düzenli iletişim kurarak sürecin şeffaf biçimde yürütülmesini sağlamalıdır.
Araştırmalar, öğretmen eğitimi, sınıf içi farkındalık çalışmaları ve ebeveyn katılımını birleştiren çok bileşenli programların en etkili sonuçları verdiğini göstermektedir.
Günlük Hayatta Destekleyici Adımlar
Günlük hayat pratikleri de önemlidir. Kısa süreli yargısız dinleme, çocuğun gününü paylaşması için alan açmak, tutarlı sınırlar koymak ve gerektiğinde profesyonel destek sağlamak, hem güven hem de duygusal ifade açısından olumlu katkı sağlar.
Sonuç
Okulda zorbalık, yalnızca bireysel bir problem değil, çocukların ruhsal, sosyal ve akademik gelişimini etkileyen önemli bir halk sağlığı sorunudur. Zorbalığın erken fark edilmesi, mağdura destek sağlanması, zorbalık yapan çocukların yönlendirilmesi ve okul ile işbirliği yapılması, sürecin etkin yönetimi için kritik öneme sahiptir.
Hem ebeveynler hem de öğretmenler, doğru adımlar atarak çocukların güvenli ve destekleyici bir ortamda gelişmesine katkı sağlayabilir.
Kaynakça
Arseneault, L., Bowes, L., & Shakoor, S. (2010). Bullying victimization in youths and mental health problems: ‘Much ado about nothing’. Psychological Medicine, 40(5), 717–729.
Farrington, D. P. (1993). Understanding and preventing bullying. Crime and Justice: A Review of Research, 17, 381–458.
Gaffney, H., Ttofi, M. M., & Farrington, D. P. (2021). Effectiveness of school‐based programs to reduce bullying perpetration and victimization: An updated systematic review and meta‐analysis. Campbell Systematic Reviews, 17(2). https://doi.org/10.1002/cl2.1143
Gastic, B. (2008). School truancy and the disciplinary problems of bullying victims. Educational Review, 60(4), 391–404. https://doi.org/10.1080/00131910802393423
Gini, G., & Pozzoli, T. (2013). Bullied children and psychosomatic problems: A meta‐analysis. Pediatrics, 132, 720–729.
Masiello, M. G., & Schroeder, D. (2014). A public health approach to bullying prevention. APHA Press. https://doi.org/10.2105/9780875530413
Olweus, D. (1993). Bully/victim problems among school children: Long‐term consequences and an effective intervention program. In S. Hodgins (Ed.), Mental disorder and crime (pp. 317–349). Sage.
Strøm, I. F., Thoresen, S., Wentzel‐Larsen, T., & Dyb, G. (2013). Violence, bullying and academic achievement: A study of 15‐year‐old adolescents and their school environment. Child Abuse & Neglect, 37(4), 243–251. https://doi.org/10.1016/j.chiabu.2012.10.010
Ttofi, M. M. (2015). Adolescent bullying linked to depression in early adulthood: Evidence supports early intervention. British Medical Journal, 350, h2694.