Salı, Eylül 23, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Aşkta Bağlanma Stilleri: Neden Bazılarımız Kaçar, Bazılarımız Tutunur?

Hepimiz aşkı, arkadaşlıkları ve diğer ilişkilerimizi bir şekilde yönetiyoruz. Peki, neden bazı ilişkiler sorunsuz ilerlerken bazıları sürekli krizlerle doludur? Cevap çoğu zaman çocuklukta gelişen aşkta bağlanma stillerimizde saklı. Bağlanma teorisi, John Bowlby tarafından ortaya konmuş ve Mary Ainsworth tarafından geliştirilmiş bir psikolojik çerçevedir. Teoriye göre, çocuklukta bakım verenimizle (ebeveynlerle) kurduğumuz bağ, yetişkinlikte romantik ilişkilerimizi, arkadaşlıklarımızı ve hatta stresle baş etme biçimimizi derinden etkiler.

Bağlanma Stilleri Genel Olarak Üç Ana Kategoride İncelenir: Güvenli, Kaygılı ve Kaçınan

Güvenli Bağlanma

Güvenli bağlanma stiline sahip kişiler, ilişkilerinde rahat ve kendine güvenlidir. Duygularını ifade etmekte zorlanmaz, partnerine güvenebilir ve çatışmaları yapıcı bir şekilde çözebilirler. Örneğin, sevgilinizle aranızda bir anlaşmazlık olduğunda, durumu sakin bir şekilde konuşabilir ve çözüm odaklı hareket edebilirsiniz. Araştırmalar, güvenli bağlanan bireylerin hem romantik ilişkilerde hem de arkadaşlıklarında daha mutlu ve tatmin olmuş olduklarını gösteriyor.

Kaygılı Bağlanma

Kaygılı bağlanma stiline sahip kişiler ise ilişkilerinde sık sık endişe yaşar. Partnerlerinden gelen mesajlara hemen cevap beklemek, küçük sorunları büyütmek veya kıskançlık duyguları yaşamak yaygındır. Bu kişiler, sevgililerinin ilgisiz veya uzak davrandığını düşündüklerinde yoğun kaygı hissederler. Hazan ve Shaver’in (1987) çalışmalarına göre, kaygılı bağlanma stiline sahip bireyler, partnerlerinden sürekli onay ve güvence ararlar.

Kaçınan Bağlanma

Kaçınan bağlanma stiline sahip kişiler ise duygusal olarak mesafeli olabilir. Yakınlık kurmakta zorlanırlar ve genellikle bağımsızlıklarını korumaya çalışırlar. İlişkilerde fazla bağlanmaktan kaçınmak, yoğun duygusal deneyimlerden uzak durmak bu stilin karakteristiklerindendir. Kaçınan bağlanma stiline sahip bir partner, ne kadar yakın olursa olsun duygusal mesafeyi koruma eğiliminde olabilir.

Bağlanma Stilini Keşfetmek: Kendinize ve Partnerinize Sorular

İlişkinizi daha iyi anlamak için küçük bir egzersiz yapabilirsiniz. Aşağıdaki sorulara verdiğiniz yanıtlar, bağlanma stiliniz hakkında fikir verebilir:

● Partnerinizle aranızda bir anlaşmazlık olduğunda nasıl tepki veriyorsunuz?
o Sakin konuşurum → Güvenli
o Endişelenir, paniğe kapılırım → Kaygılı
o Uzaklaşırım, duygularımı geri çekerim → Kaçınan

● Partnerinizden mesaj gelmediğinde içinizden geçen ilk duygu ne oluyor?
o Güven mi, endişe mi, mesafe ihtiyacı mı?

● Yakınlık sizin için kolay mı, yoksa duygusal mesafe daha mı rahat?

● Partnerinize sorabilirsiniz: “Bir problem olduğunda bana hislerini rahatça söyleyebiliyor musun?” veya “İlişkide kendini güvende hissediyor musun?”

Küçük Adımlarla Bağlanma Farkındalığı

  1. Stilinizi not edin: Verdiğiniz cevapları yazın ve hangi stile daha yakın olduğunuzu gözlemleyin.

  2. Partnerinizle paylaşın: Bu soruları partnerinize de sorun ve birlikte konuşun.

  3. Küçük davranış değişiklikleri deneyin:
    o Kaygılıysanız, duygularınızı hemen dile getirmek yerine kısa bir nefes alın ve sonra paylaşın.
    o Kaçınansanız, partnerinize küçük de olsa bir yakınlık göstergesi sunun.

  4. Durumları gözlemleyin: Haftada bir ilişkinizdeki hislerinizi not edin.

  5. Değişimi fark edin: Zamanla hangi davranışların ilişkinizi güçlendirdiğini gözlemleyin.

Bağlanma Stilleri Değişebilir

Bağlanma stilleri sabit değildir. Farkındalık ve küçük adımlar sayesinde daha güvenli bir bağlanma geliştirmek mümkündür. Mikulincer ve Shaver (2016), bağlanma stilinin esnek olabileceğini ve bilinçli çabalarla olumlu yönde değişebileceğini vurguluyor.

Sonuçta, aşk sadece hislerle değil; öğrenme, farkındalık ve küçük adımlarla da şekillenir. Belki de kendinizi ve partnerinizi anlamak, ilişkinizdeki en değerli adım olabilir. Siz hangi bağlanma stiline sahipsiniz?

Kaynakça

● Bowlby, J. (1969). Attachment and Loss. Vol. 1: Attachment. New York: Basic Books.
● Ainsworth, M. D. S., et al. (1978). Patterns of Attachment. Hillsdale, NJ: Erlbaum.
● Hazan, C., & Shaver, P. (1987). Romantic love conceptualized as an attachment process. Journal of Personality and Social Psychology, 52(3), 511–524.
● Mikulincer, M., & Shaver, P. R. (2016). Attachment in Adulthood: Structure, Dynamics, and Change. 2nd Edition.

Sümreyra Rana Fidancı
Sümreyra Rana Fidancı
Sümeyra Rana Fidancı, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’nde psikoloji eğitimi alan bir öğrenci ve psikoloji üzerine yazılar yazan bir araştırmacıdır. Akademik bilgisini geliştirmek ve psikolojiyi farklı açılardan keşfetmek amacıyla Meta Psikoloji Kliniği’nde staj yapmaktadır. Manipülasyon, kendini değersiz hissetme, bağlanma stilleri, insan ve sosyal medya ilişkileri, stres bozuklukları gibi konular üzerine yazılar yazmakta ve bu alandaki düşüncelerini çeşitli platformlarda paylaşmaktadır. Psikolojiye dair bilgileri hem akademik hem de günlük yaşamla bağlantılı bir şekilde ele almayı amaçlamakta, yazılarında psikolojik kavramları herkes için daha anlaşılır hale getirmeye çalışmaktadır. Psikolojiyi bireylerin kendilerini ve çevrelerini daha iyi anlamalarına yardımcı olan bir alan olarak gören Sümeyra Rana Fidancı, yazılarında bilimsel bilgiyi sade ve anlaşılır bir dille aktarmaya özen göstermektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar