Hayatın içinde öngörülemeyen olaylar, zorluklar ve değişimler kaçınılmazdır. Çoğu zaman bu durumları değiştiremeyiz ancak onlara nasıl tepki verdiğimiz büyük oranda bizim elimizdedir ve karşılaşılan olaylara verilen tepki ise bireyin psikolojik esnekliğini gösterir. Katı yaklaşıma sahip bireyler, hayatta karşılaştığı darbelere karşı daha kırılgan olurken; esnek yaklaşıma sahip bireyler ise, darbeler karşısında daha dayanıklı ve gelişime daha açık bireyler olmaktadır.
Günlük yaşamda, tüm zorlu deneyimlere karşı esnek bir bakış açısı geliştirmek, olaylarla kurulan ilişkiyi değiştirir. Zorlu deneyimler yalnızca bir engel olmaktan çıkıp öğretici bir fırsata dönüşebilir. Öğrenilebilir bir yeti olan psikolojik esneklik; bilinçli çabalarla güçlendirilerek insan ilişkilerinden iş yaşamına kadar birçok alanda, bireyin hayatına daha sağlıklı ve bilinçli yön vermesine yardımcı olur.
Esnekliğin Gücü
Psikolojik esneklik, kişinin yaşadığı zorluklar karşısında uyum sürecini yönetmesini sağlayan en önemli özelliklerden biridir. Katı düşünce yapıları, bireyin değişime karşı direncini arttırmasına neden olmasının yanı sıra gelişimine de engel olmaktadır. Esnek düşünce yapıları ise bireyin uyum sağlamasını ve gelişmesini destekler. Psikolojik esneklik, yaşanılan olaylara farklı açılardan bakabilmeyi ve bireyin zorlayıcı durumları dönüştürebilmesini kapsar.
Hayatta karşılaştığımız zorlu, negatif ya da kötü olayları anlamlandırdıktan sonra bu olaylara karşı birçok farklı yönden bakabildiğimizde alacağımız darbenin kuvvetini azaltabiliriz. Esnek bir yaklaşıma sahip bireyler, krizleri bir bitiş olarak değil, bir dönüşüm ve öğrenme fırsatı olarak görürler.
Esnekliğin Günlük Hayattaki Yansımaları
Psikolojik esneklik gösterebildiğimiz durumlar sadece büyük kriz anlarında değil, günlük yaşamın içerisinde de kendini ortaya çıkarabilir. Günlük hayatta karşılaşılan zorlu, negatif ya da kötü deneyimler karşısında bireyin nasıl tepki verdiği, bize o bireyin esneklik düzeyini gösterir. Örneğin; çok sevdiği işinden kovulan bir kişi, belki başka birine çok yıkıcı bir darbe olarak gelecek bu duruma karşı daha seçenekli düşünme yaparak ya da bu üzücü durumu aynı zamanda öğretici bir fırsat olduğunu düşünerek değerlendirmesi, psikolojik esnekliğe sahip olduğunu gösterir.
Yine günlük yaşamdan bir örnek verirsek, hava şartları yüzünden sevdiği bir piknik etkinliği iptal olan bir öğrencinin, bu duruma karşı alternatif çözüm olarak arkadaşlarını evine davet etmesi psikolojik esnekliğin günlük yaşamda nasıl görüldüğünü kanıtlar. İnsan ilişkilerinde de esnekliğin örneklerini görebiliriz. İnsan ilişkilerinde, farklı görüşlere karşı açık olmak ve anlaşmazlıkları yapıcı şekilde çözebilmek, bireyin esnek düşünme becerisiyle doğrudan bağlantılıdır. Katı bir yaklaşıma sahip bireyler, iletişimi zorlaştırırken; esnek bir yaklaşıma sahip bireyler ise, iletişimi kolaylaştırmanın yanı sıra daha sağlıklı ve sürdürülebilir ilişkiler kurulmasını sağlar.
Zorluklara karşı esnek bir duruş gösteren bireyler, hayatın sunduğu değişimlere daha rahat uyum sağlar ve gelecek darbelere karşı daha dayanıklı olurlar. Günlük hayatın içinde de örneklerini gördüğümüz psikolojik esneklik, bireyin hem psikolojik sağlamlığını hem de yaşam kalitesini artırır.
Esnekliğin Öğrenilebilirliği
Psikolojik esneklik, doğuştan gelen bir özellik olmaktan çok, deneyim ve bilinçli çabalarla geliştirilebilen bir özelliktir. Duygularımızı tanımak, olayları farklı açılardan değerlendirmek, alternatif bakış açıları geliştirmek: esnekliği öğrenmenin ya da arttırmanın temel yollarından biridir. Psikolojik esneklik, bireyin değişen koşullara karşı uyum sağlama becerisini belirler. Olayları katı, değişmez ya da çok az çözüm yollu olarak görmek yerine; onları tanıma, yeniden şekillendirme ve farklı çözümler üretme becerisi, esnekliğin temel unsurlarını oluşturur. Bu süreç, psikolojik destek, bilinçli farkındalık çalışmaları, stres yönetimi teknikleri ve destekleyici sosyal çevre ile güçlendirilebilir.
Seçenekli Düşünebilmek
Hayatta karşılaştığımız zorlu durumlar bizim kontrolümüz dışında olabilir; ancak onlara nasıl yaklaştığımız ve nasıl yönettiğimiz tamamen bizim seçimimizdir. Olaylarla kurduğumuz ilişki, yaşam deneyimlerimizin nasıl şekillendiği konusunda etkin bir rol oynar ve esnek bir bakış açısı, zorlu bir deneyimden kazanım elde etmeyi ve hayatı daha bilinçli bir şekilde yönlendirmeye yardımcı olur.
Karşılaştığımız zorluklarla baş etmek için tek bir yol yoktur. Seçenekli düşünme, bireyin karşılaştığı zorlu durumları farklı açılardan değerlendirme becerisini geliştirmesine imkân tanır. Katı bir yaklaşım, çözüm üretme sürecini sınırlandırırken, birçok farklı bakış açısıyla bakabilmek bireyin daha sağlıklı kararlar almasına yardımcı olur.
Özellikle zor zamanlarda, kendimize şu soruyu sormak önemlidir: “Yaşadığım bu zorlu deneyime karşı hangi farklı yolları görebiliyorum?”. Yaşamın sunduğu alternatif birçok seçeneği görebilmek, hem daha sağlıklı ve bilinçli tepkiler vermemize hem de alacağımız darbenin kuvvetinin azalmasında bize yardımcı olur.
Yazılarını merakla beklediğim ufkuma pencereler açan bir yazar nice nice yazılarla buluşmak dileğiyle 🙏🏽
Bu güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim