Bir Melodi Neyi Anlatır?
Terapi odasına sessizce adım attı. Ne sorulara cevap verdi, ne oyunlara katıldı. Yalnızca ayakkabısının ucu, yere belli belirsiz bir ritim tutuyordu. Sessizliği bir müzikle bölmek istedim. “River Flows in You” çaldı. Gözlerinde bir değişim oldu. Dudakları oynadı, “Annem bu parçayı çok severdi” dedi. Bu cümle, uzun süredir kilitli duran bir duygunun ilk dışavurumuydu.
Bu an, müziğin yalnızca bir ses değil, bazen bir köprü, bir hafıza, bir şefkat dili olduğunu yeniden hatırlattı. Müzik, sözcüklerin ulaşamadığı yerlere sessizce erişebilir.
Müzik Neden Duygularımıza Bu Kadar İşler?
İnsan, daha doğmadan ritimle tanışır; anne karnında duyulan kalp atışı, bu ilişkimizin ilk adımıdır. Ardından ninniler, mırıldanmalar ve melodiler gelir. Müzik, hem kültürel hem biyolojik açıdan en eski iletişim biçimlerinden biridir.
Nörobilimsel araştırmalar, müziğin özellikle limbik sistem gibi duygusal merkezleri doğrudan etkilediğini ortaya koymaktadır (Koelsch, 2010). Bu da müziği yalnızca sanatsal değil, bilimsel olarak da bir terapi aracı yapar. Müzik terapisi, bireyin iç dünyasına ulaşmak için bu potansiyeli kullanan profesyonel bir yöntemdir.
Tarihten Gelen Bir Şifa Yolu
Müzikle tedavi, modern psikolojinin bir ürünü değil; kökleri tarihe uzanıyor. Osmanlı döneminde Edirne’deki II. Bayezid Darüşşifası, müziğin tedavi amacıyla kullanıldığı öncü merkezlerden biriydi.
Belirli müzik makamlarının, farklı zamanlarda ve ruhsal durumlarda iyileştirici etkisi olduğuna inanılırdı. Örneğin saba makamının sabah saatlerinde huzur ve canlılık verdiği, rast makamının denge hissi sağladığı düşünülürdü. Hüzzam ise daha çok hüzünlü duygularla ilişkilendirilirdi.
Bugün müzik terapisi bilimsel temellere oturmuş olsa da bu tarihsel yaklaşımın merkezinde aynı şey yatar: İnsanı anlamak ve ruhuna temas etmek.
Müzik Terapi: Ne Anlama Gelir?
Müzik terapisi, bireyin sosyal, duygusal ya da bilişsel ihtiyaçlarına yönelik olarak uzman kişilerce uygulanan, belirli hedeflere dayanan bir terapi biçimidir. Bu süreçte hem aktif (şarkı söylemek, enstrüman çalmak) hem de pasif (müzik dinlemek) yöntemler kullanılabilir (Bruscia, 1998).
Ancak müzik terapisi, yalnızca “müzik dinletmek” değildir. Esas hedef, bireyin kendini ifade etmesini, içgörü kazanmasını ve iyileşmesini müzik aracılığıyla sağlamaktır.
Otizm, depresyon, travma, anksiyete ve öfke problemleri gibi pek çok psikolojik durumda etkili sonuçlar vermektedir. Özellikle konuşmakta zorlanan bireylerde, müzik adeta bir ifade kapısı olur.
Sessizliğin İçinde Yankılanan Duygular
Birçok danışan, özellikle yoğun duygular taşıyanlar, terapiye sessizlikle başlar. Bu sessizlik, çoğu zaman bir korunma biçimidir. Müzik ise bu duvarların ötesine ulaşmakta benzersizdir.
Müziğin, beynin duygularla ilişkili bölgelerini amigdala, hipokampus, prefrontal korteks etkilediği ve böylece bastırılmış anılara ulaşımı kolaylaştırdığı bilimsel olarak da desteklenmiştir (Koelsch, 2010).
Terapistler, danışanların bazen seçtikleri bir şarkı aracılığıyla, söyleyemediklerini anlatabildiklerini gözlemler. Öfke bir ritimde, özlem bir melodiyle görünür hale gelebilir.
Travmalara Notalarla Yaklaşmak
Travma yaşayan bireylerin çoğu yaşadıklarını dile getirmekte zorlanır. Müzik burada bir araç değil, bir dil haline gelir. Bir melodi, yaşanmış bir korkuyu ya da acıyı kelimeler olmaksızın yüzeye çıkarabilir. Bu, danışanın kendisiyle bağ kurmasına, duygu regülasyonunu geliştirmesine önemli ölçüde yardımcı olur.
Belki de İyileşme, Bir Melodi Uzağındadır
Müzik terapisi kulağa yumuşak ve huzurlu bir uygulama gibi gelebilir. Ancak bu yöntemin gücü, yalnızca rahatlatmakta değil; insanın iç dünyasını açığa çıkarmakta yatar.
Kimi zaman uzun süren bir terapötik sürecin başlangıcı sadece bir melodidir. Çünkü bazı duygular vardır ki yalnızca sessizlikte duyulur. Müzik, bu sessizliği duyan ve anlayan nadir araçlardandır.
“Müzik, söylenemeyen ve hakkında sessiz kalmanın imkânsız olduğu şeyleri ifade eder.”
— Victor Hugo
Kaynakça
Bruscia, K. E. (1998). Defining Music Therapy. Barcelona Publishers.
Koelsch, S. (2010). Towards a neural basis of music-evoked emotions. Trends in Cognitive Sciences, 14(3), 131–137.
Silverman, M. J. (2003). The influence of music on the symptoms of psychosis: A meta-analysis. Journal of Music Therapy, 40(1), 27–40.
Uğurlu, N. (2004). Osmanlı’da Müzikle Tedavi. Kültür ve Sanat Dergisi, 9(1), 45–52.