Çarşamba, Ekim 15, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Nedir Bu İş ve Örgüt Psikolojisi?

Son günlerde Alain de Botton’un Çalışmanın Mutluluğu ve Sıkıntısı kitabını okuyorum.
Kitap, modern çalışma hayatına farklı meslekler üzerinden bakarken “çalışmak” eylemini yalnızca ekonomik bir gereklilik değil, aynı zamanda insan olmanın bir yönü olarak ele alıyor.

De Botton’un satırlarını okurken ister istemez şu sorular aklımda belirdi:
“İşin bizde bıraktığı iz nedir? İnsan neden çalışır, neden üretmek ister?”

Bu sorular beni İş ve Örgüt Psikolojisi alanına yeniden dönüp bakmaya yöneltti.
Bu alan tam da bu noktada duruyor: İnsanın çalışma hayatındaki davranışlarını, kararlarını ve etkileşimlerini bilimsel bir bakış açısıyla anlamaya çalışıyor.

Yani bir yönüyle psikolojinin bilimsel ve araştırmacı yanını, diğer yönüyle ise iş dünyasının dinamiklerini birleştiriyor.

İş ve Örgüt Psikolojisi Ne Yapar?

İş ve Örgüt Psikolojisi (ya da İngilizce adıyla Industrial–Organizational Psychology, kısaca I-O Psychology) insan davranışını iş yerinde, ekip içinde ve organizasyonel sistemlerde inceleyen psikoloji dalıdır.

İş ve örgüt psikologları, insan davranışını iş bağlamında gözlemler, veriye dayalı araştırmalar yapar ve bu bilgileri sistemi daha adil, dengeli ve verimli hale getirmek için kullanır.

Bu alanın en güzel yanı, hem bilimsel araştırma hem de uygulama yönünü bir arada barındırmasıdır. I-O psikologları, kendilerini genellikle scientist-practitioner olarak tanımlarlar; yani yalnızca teorileri anlamakla kalmaz, aynı zamanda bu bilgiyi sahaya taşırlar.

Bu yönüyle I-O psikolojisi, psikolojinin akademik dünyasıyla iş dünyasının dinamikleri arasında köprü kurar.

Alan İki Bileşenden Oluşmaktadır: Endüstri ve Örgütsel

Endüstri Psikolojisi

İş ve Örgüt Psikolojisi’nin ilk yönü olan Endüstri Psikolojisi, bazen personel psikolojisi olarak da anılır.
Bu alan, daha çok işin “teknik ve yapısal” boyutuna odaklanır.

İş tanımlarının oluşturulması, işe alım süreçlerinin geliştirilmesi, performansın ölçülmesi ve çalışanların eğitimi gibi konular bu kapsamda ele alınır.
Amaç, çalışanların bilgi, beceri ve yetkinliklerini işin gereklilikleriyle en iyi şekilde eşleştirmektir.

Böylece kurumlar doğru kişileri doğru pozisyonlara yerleştirirken, çalışanlar da potansiyellerini sergileyebilecekleri ortamlarda bulunurlar.

PDX Pressbooks’a göre endüstri psikologları, insan kaynakları yönetimiyle yakın bir iş birliği içindedir.
İş analizi, seçim ve değerlendirme sistemleri gibi konularda teknik ve bilimsel uzmanlık sağlarlar.

Kısacası, endüstri psikolojisi bir organizasyonun “nasıl çalıştığını” değil, “çalışanlarının nasıl seçildiğini, eğitildiğini ve değerlendirildiğini” inceleyen bilimsel bir temeldir (PDX Pressbooks, Industrial Psychology).

Örgütsel Psikoloji

İkinci yön olan Örgütsel Psikoloji, işin daha “davranışsal ve sosyal” tarafına odaklanır.
Bir anlamda iş yerinin duygusal ve sosyal dokusunu anlamaya çalışır; bir ekibin nasıl birlikte düşündüğünü, birlikte hareket ettiğini ve bazen birlikte büyüdüğünü araştırır.

Örgütsel psikoloji, liderlik tarzları, takım çalışması, örgütsel kültür, iletişim, motivasyon ve çalışan tutumları gibi konularla ilgilenir (PDX Pressbooks, Organizational Psychology).

Amaç, insanların sadece görevlerini yerine getirmeleri değil; kendilerini o görevlerin bir parçası olarak hissetmeleri ve ekiplerin uyum içinde çalışabilmesidir.
Bu da hem bireysel hem de kolektif verimliliği destekleyen bir psikolojik temeli oluşturur.

İnsan Odaklı Bir Bakış

İş ve Örgüt Psikolojisi, aslında çok basit bir sorudan yola çıkar:
“İş yerinde insan nasıl davranır ve neden?”

Ancak bu sorunun yanıtı tek bir formüle sığmaz. Kimi zaman veriye dayalı araştırmalar, kimi zaman sahada yapılan gözlemler, kimi zaman da insanların işteki deneyimlerini anlamaya yönelik görüşmeler bu alanın temel araçlarıdır.

SIOP’un (Society for Industrial and Organizational Psychology) tanımına göre, bu alan yalnızca iş yerinde performansı anlamaya değil, insanların çalışırken deneyimledikleri süreçleri daha iyi kavramaya da odaklanır (SIOP, 2018).

Yani amaç yalnızca “daha verimli çalışmak” değil; aynı zamanda “çalışmanın psikolojik süreçlerini” anlamaktır.

Bu yüzden İş ve Örgüt Psikolojisi, sayılarla ölçülen verimlilik kadar, insanların iş ortamında nasıl düşündüğünü, öğrendiğini ve karar verdiğini de dikkate alır.

Kimi zaman bu, işe alım süreçlerinin daha adil olmasını sağlamakla, kimi zaman da ekip içinde iletişimin nasıl daha açık hale gelebileceğini anlamaya çalışmakla ilgilidir.
Her durumda merkezinde yine insan vardır çünkü psikolojinin bu alt alanı, bir kurumun başarısının o kurumun parçası olan insanların davranışlarıyla şekillendiğini savunur.

Yarına Dair

Hepimizin bildiği ve deneyimlediği üzere, iş dünyası artık her zamankinden daha hızlı değişiyor.
Uzaktan çalışma, yapay zeka, esnek zamanlar, sürekli öğrenme kültürü derken, “iş” kavramının anlamı bile dönüşüyor.

Tabii ki bu dönüşüm beraberinde yeni soruları da getiriyor:

  • Teknoloji ile insan nasıl uyum sağlıyor?

  • Bir ekibin “birlikte çalışmak” duygusu, araya mesafeler ve ekranlar girdiğinde nasıl korunuyor?

İş ve Örgüt Psikolojisi, tam da bu değişimlerin arasında, insanı merkeze alarak düşünmeye devam eden bir alan.
SIOP’un da vurguladığı gibi, bu alanın gücü yalnızca organizasyonların değil, bireylerin de ihtiyaçlarını anlamaya çalışmasında yatıyor.

Bu yüzden I-O psikologları, geleceğe insanın çalışırken anlam arayışını kaybetmediği bir iş yaşamı kurma hedefiyle bakıyor.

Kişisel Bir Not

Sona doğru gelirken, lisans yıllarımda özellikle bu alana ilgi duymamın sebeplerinden biri de insan davranışını anlamanın yalnızca klinik ya da bireysel düzeyde değil, çalışma hayatında da ne kadar derin bir anlamı olduğunu keşfetmekti.

İnsan davranışını hiçbir zaman tek bir değişkene indirgememeliyiz çünkü her davranış, içinde bulunduğu koşullar, ilişkiler ve rollerle birlikte şekilleniyor.

Bu çeşitlilik ve sürekli hareket hali bana her zaman hem merak hem de öğrenme isteği verdi.

Benim için bu alanın en güzel tarafı, işin yalnızca ekonomik ya da yönetsel bir durum olmadığını hatırlatması. Aynı zamanda bir anlam üretme biçimi.

Ve belki de bu yüzden, İş ve Örgüt Psikolojisi benim için bir meslek alanından çok daha fazlası.
İnsanın çalışırken düşündüklerine, hissettiklerine, öğrendiklerine ve bazen zorlandığı anlara bilimle yaklaşabilmek; işte bu alanın bana kattığı en değerli şey.

Kaynakça

PDX Pressbooks. (n.d.). Industrial/Organizational Psychology: Topics in Industrial and Organizational Psychology. Retrieved from https://pdx.pressbooks.pub/psy204/chapter/unknown/

Society for Industrial and Organizational Psychology (SIOP). Industrial-Organizational Psychology. (2018, August 28). Retrieved from https://www.siop.org/Events-Education/Educators/Incorporating-I-O

Sare Helin Demir
Sare Helin Demir
Sare Helin Demir, lisans eğitimini psikoloji alanında tamamlamış, Bologna Üniversitesi’nde İş Sağlığı Psikolojisi odaklı İş, Örgüt ve Personel Psikolojisi alanında yüksek lisans programında tez çalışmasını sürdürmektedir. Tezinde, tükenmişliğin güvenlik motivasyonu ve bilgisi ile çalışanların güvenli davranışları arasındaki ilişkideki rolünü incelemektedir. Psikolog kimliğinin yanı sıra insan kaynakları profesyoneli olarak görev yapan Demir; akademik ve mesleki ilgi alanları kapsamında çalışan bağlılığı, iş kaynaklı kaygı ve stres, motivasyon, performans, mobbing ve stratejik yetenek çekimi gibi konularla ilgilenmekte, işyerinde psikolojik iyi oluşa odaklı yazılar kaleme almaktadır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar