Psikolojik sağlığa cinsiyet açısından baktığımızda önemli farklılıklar önümüze çıkıyor. Özellikle bazı psikolojik sorunların kadınlarda görülme oranı daha fazlayken bazı psikolojik sorunlar sadece kadınlar tarafından yaşanabiliyor.
Öne çıkan psikolojik sorunlardan birisi depresyondur. Depresyon kadınlarda erkeklerden çok daha fazla deneyimlenebilmektedir (Yıldız ve ark., 2024; Aydın ve ark., 2025). Kaygı sorunları da kadınlarda çok daha fazla öne çıkmaktadır (McLean ve ark., 2011). Beden algısı ya da toplumsal beklentiler ile yeme bozuklukları da kadınlarda daha çok görülmektedir.
Kadınlar üzerindeki biyolojik faktörlere baktığımızda hormonal döngü depresyon ya da kaygıyı etkileyebilen bir faktördür. Adet dönemleri, menopoz, hamilelik ya da hamilelik sonrasındaki süreçteki hormonal döngünün değişmesi psikolojik sağlık açısından önemli etkenlerdir. Toplumsal cinsiyet yükü, çocuk ya da yaşlı bakımında kadının daha çok sorumluluk üstlenmesi, ekonomik stres ya da sosyal destek eksikliği gibi faktörler kadınlarda bazı psikolojik sorunların daha çok yaşanmasını açıklayabilen nedenler olabiliyor. Bu nedenlerle hem biyolojik hem psikososyal faktörler cinsiyet farklılıklarında önemlidir (Farhane-Medina ve ark., 2022).
Adet Öncesi Sendrom (PMS)
Adet döneminden bir hafta öncesi itibariyle bazı kadınlar hormonal değişiklikler nedeniyle adet öncesi psikolojik ve fiziksel sorunlar yaşayabilirler. Bu belirtiler kişiye göre değişiklik göstermekle birlikte genellikle duygularda değişkenlik, baş ağrısı ya da şişkinlik öne çıkan durumlardandır. Psikolojik olarak depresif belirtilerde ve kaygı durumunda artış yaşanabilir.
Adet Öncesi Disforik Bozukluk (PMDD)
Adet döneminden önce başlayan ve yoğun duygu durum değişikliklerine neden olabilen PMS’in daha şiddetli yaşanan halidir. Günlük işlevselliği önemli ölçüde bozar. Duygusal dalgalanma, depresif ve kaygılı hal, gerginlik ya da öfke patlamaları şeklinde görülebilir. Bu zaman içerisinde odaklanmakta ve dikkati toparlamakta sorunlar, ilgi kaybı, yorgunluk, uyku ve yeme sorunları ya da fiziksel sorunlar yaşanabilir.
Adet Öncesi Yaşanan Psikolojik Sorunlar İçin Neler Yapılabilir?
Günlük hayat düzenini sağlamak yardımcı olabilir. Buna egzersiz, yürüyüş, pilates, yoga gibi bedensel aktiviteler eklemek dahildir. Kafein ve şekerin adet öncesi yaşanan psikolojik sorunlarla ilişkili olabileceğini gösteren araştırmalar bulunmaktadır (Granda ve ark., 2025; Rossignol ve ark., 1990). Aynı zamanda ilişkili olmadığını gösteren araştırmalar da vardır (Purdue-Smithe ve ark., 2016). Bu nedenle yeme ile ilişkili durumlarda size neyin iyi gelip gelmediğine bakıyor olmak daha iyi olabilir. Bu dönemde yeterli uyku almak da önemlidir. Özellikle günlük işlevselliğinizi etkiliyorsa doktor desteğiyle takviye ya da ilaç desteği alıyor olmak iyi olabilir.
Doğum Sonrası Depresyon
Doğum sonrasında birkaç hafta içerisinde ortaya çıkabileceği gibi sonraki aylarda da doğum sonrası depresyon yaşanabilir. Duygu durumda değişiklikler, ağlamalar, sinirlilik ve yorgunluk, suçluluk ya da kaygı olarak yoğun duygular yaşanabilir. Doğum sonrası hüzün haliyle karışabilir. Doğum sonrasında hüzünde benzer durumlar görülür ama doğumun ardından birkaç hafta içerisinde kendiliğinden geçer.
Menopoz
Menopoza geçiş döneminde ne kadar fiziksel değişiklikler öne çıksa da psikolojik ve sosyal olarak da önemli bir dönemdir. Hormonal düzenin değişmesiyle duygu durumunda değişiklikler görülebilir. Duyguların daha yoğun yaşanmasına neden olabilir. Uyku sorunlarına neden olabilme durumu da psikolojik olarak etkileri arttırabilir. Adet öncesindeki psikolojik sorunları düzenlemek için yapılabileceklerle bu dönemde yapılabilecekler benzerlik gösterir.
Bütün dönemlerde için de yaşanan sorunlar yoğunsa ve özellikle günlük hayatı zorlaştıracak şekildeyse psikolog ya da psikiyatrist desteği almayı düşünebilirsiniz.
Kaynakça
Aydın, K., Yıldız, N. G., & Aydın, H. Z. (2025). Türkiye’de Depresif Belirtilerin Yaygınlığı ve İlişkili Etmenler: 2016 ve 2019 Türkiye Sağlık Araştırması Sonuçları. Türk Psikiyatri Dergisi, 36(1), 204-215.
Breton, E., Juster, R.-P., & Booij, L. (2023). Gender and sex in eating disorders: A narrative review of the current state of knowledge, research gaps, and recommendations. Brain and Behavior, 13(4), e2871. https://doi.org/10.1002/brb3.2871
Farhane-Medina, N. Z., Luque, B., Tabernero, C., & Castillo-Mayén, R. (2022). Factors associated with gender and sex differences in anxiety prevalence and comorbidity: A systematic review. Science Progress, 105(4), 1–24. https://doi.org/10.1177/00368504221135469
Granda, D., Szmidt, M. K., Jarmuzek-Orska, P., & Kaluza, J. (2025). Dietary predictors of premenstrual syndrome: protective role of nuts, seeds, and legumes, and adverse role of sugar and sweets. Nutrition (Burbank, Los Angeles County, Calif.), 138, 112835. https://doi.org/10.1016/j.nut.2025.112835
McLean, C. P., Asnaani, A., Litz, B. T., & Hofmann, S. G. (2011). Gender differences in anxiety disorders: prevalence, course of illness, comorbidity and burden of illness. Journal of psychiatric research, 45(8), 1027–1035. https://doi.org/10.1016/j.jpsychires.2011.03.006
Purdue-Smithe, A. C., Manson, J. E., Hankinson, S. E., & Bertone-Johnson, E. R. (2016). A prospective study of caffeine and coffee intake and premenstrual syndrome. The American journal of clinical nutrition, 104(2), 499–507. https://doi.org/10.3945/ajcn.115.127027
Rossignol, A. M., & Bonnlander, H. (1990). Caffeine-containing beverages, total fluid consumption, and premenstrual syndrome. American journal of public health, 80(9), 1106–1110. https://doi.org/10.2105/ajph.80.9.1106
Yıldız, N. G., Aydın, K., Aydın, H. Z., Phiri, Y. V., & Yıldız, H. (2024). Türkiye’de Depresyonun Yaygınlığı ile İlişkili Faktörler: Nüfusa Dayalı Bir Çalışma. Turkish Journal of Psychiatry, 35(3).