Cumartesi, Aralık 13, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Başarıyla Çelişen Yetersizlik Hissi: Imposter Sendromunun Gizli Gerçekliği

Imposter sendromu (sahtekârlık sendromu), kişinin sahip olduğu başarılarını kabullenememesi, içselleştirememesi, kendisini birçok konuda yeterli görememesi ve çevresindeki insanların kendisi ile ilgili ‘‘gerçeği fark edeceği’’ korkusuyla yaşaması şeklinde tanımlanan bir psikolojik örüntüdür. Yaygın olmasına rağmen çoğu zaman dile getirilemeyen bu deneyim, özellikle akademik başarının konu olduğu ortam ve durumlarda, profesyonel iş yaşamında ve yüksek başarı beklentisi olan kişilerde çok daha sık görülmektedir.

Imposter Sendromunun Belirtileri

  • Başarıları Küçümseme: Kişi, elde ettiği başarıyı kendi çabasından çok şans gibi dış faktörlerle ilişkilendirir ve çevresindeki diğer kişilerin bir abartması olduğunu düşünebilir.

  • Sürekli Mükemmelliyetçilik Baskısı: Mükemmelliyetçilik, performans kaygısını arttırır ve bu durum, kişinin kendi iç standartları tarafından karşılanamayınca yoğun suçluluk yaşamasına sebep olur.

  • Deşifre Olma Korkusu: Kişi, çevresindeki diğer kişilerin onun yeterli olmadığını fark edeceği düşüncesiyle kendini sürekli olarak tetikte hisseder.

  • Aşırı Hazırlık veya Kaçınma Davranışı: Bazı kişiler eleştirilmekten yoğun olarak kaygı duymaları sebebiyle kaçınmak için aşırı çaba gösterirken bazıları ise başarısız olma ve eleştirilme korkusu ile yeni sorumluluklar almaktan uzak dururlar.

  • Duygusal Yük ve Kaygı: Bu durum zamanla tükenmişlik, yoğun stres, özgüven kaybı ve performans düşüklüğüne yol açabilir.

Risk Faktörleri ve Yaygınlık

Imposter sendromunun ortaya çıkmasında etkili olan çeşitli bireysel ve çevresel faktörler bulunmaktadır.
Çocukluk döneminde ‘‘aşırı başarılı olma’’ beklentisi veya kardeşler arasında performans kıyaslamalarının yoğun olduğu ailelerde yetişen bireylerde görülme olasılığı artmaktadır.

Üniversite öğrencileri, akademisyenler ve hızlı tempolu iş ortamlarında çalışanlarda imposter duyguları daha yaygındır. Araştırmalar özellikle yüksek yetkinlik gerektiren meslek gruplarında bu duygunun sıklıkla deneyimlendiğini göstermektedir (Parkman, 2016).

‘‘Başarının sürekli olması gerekiyor’’, ‘‘hata yaparsam değersiz olurum’’ gibi bilişsel şemalar, bu sendromun tetiklenmesine yol açmaktadır.

Imposter Sendromunun Psikolojik Kökenleri

Bu sendromun altında genellikle öğrenilmiş düşünce kalıpları bulunur. Kişinin iç sesinde sıkça şu mesajlar yer alır:

  • ‘‘Başardım ama hak etmedim.’’

  • ‘‘Bu seferlik oldu, şansım yaver gitti.’’

  • ‘‘Diğerleri benden daha yetenekli.’’

Bilişsel-davranışçı yaklaşım açısından bakıldığında, bu düşünceler kişinin benlik algısıyla uyumsuzluk yaratır ve otomatik olumsuz düşünceleri pekiştirir. Bu durum yalnızca içsel bir kaygı oluşturmakla kalmaz, sosyal ilişkileri ve akademik/mesleki performansı da etkiler.

Baş Etme ve Korunma Yolları

Düşünceleri Fark Etme ve Yeniden Çerçeveleme:
Kişi önce kendi iç sesini fark etmeli, daha sonra ise bu düşünceleri daha gerçekçi ve kanıta dayalı bir dile dönüştürmelidir.

Başarıların Kaydını Tutmak:
Başarı günlükleri, kişinin güçlü yönlerini ve önceki kazanımlarını somut olarak görebilmesine yardımcı olur.

Destek Aramak:
Güvenilir bir mentor, arkadaş ya da ruh sağlığı uzmanıyla duygularını paylaşmak, kişinin yalnız olmadığını fark etmesini sağlar. Yapılan araştırmalar sosyal desteğin imposter duygularını azalttığını göstermektedir.

Mükemmelliyetçilikle Mücadele:
Mükemmelliyetçi bakış açısını ‘‘yeterince iyi’’ kavramına yaklaştırmak önemlidir. Hataların gelişim sürecinin bir parçası ve fırsatı olarak görülmesi, performans baskısını hafifletir.

Kendine Şefkat Geliştirme:
Kişinin kendine daha nazik ve anlayışlı bir tutum sergilemesi, imposter duygularını azaltmada etkili bulunmuştur.

Rol Modelleri İnceleme:
Başarılı kişilerin de kendilerini zaman zaman yetersiz hissettiklerini bilmek, bu duygunun normalleşmesini sağlar.

Profesyonel Destek Alma:
Eğer bu sendrom kişinin günlük yaşamını, performansını ve duygusal sağlığını belirgin bir şekilde olumsuz yönde etkiliyorsa bir ruh sağlığı uzmanı ile çalışmak etkili olacaktır.

Kaynaklar

• Clance, P. R., & Imes, S. A. (1978). The Imposter Phenomenon in High Achieving Women: Dynamics and Therapeutic Intervention. Psychotherapy: Theory, Research & Practice, 15(3), 241–247.
• Neff, K. (2011). Self-Compassion: The Proven Power of Being Kind to Yourself. William Morrow.
• Parkman, A. (2016). The Imposter Phenomenon in Higher Education: Incidence and Impact. Journal of Higher Education Theory and Practice, 16(1), 51–60.
• Sakulku, J., & Alexander, J. (2011). The Impostor Phenomenon. International Journal of Behavioral Science, 6(1), 73–92.
• Hutchins, H. M., & Rainbolt, H. (2017). What Triggers Impostor Syndrome? Academy of Management Perspectives, 31(2), 148–162.

Ceren Tekneci
Ceren Tekneci
Ceren Tekneci, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık ve Çocuk Gelişimi alanlarında lisans eğitimini tamamlamış, Aile Danışmanlığı alanında yüksek lisans eğitimine devam etmektedir. Okul öncesi dönem, çocuk gelişimi ve okul temelli psikolojik danışmanlık alanlarında uzmanlaşan Tekneci, çocukların gelişimsel süreçlerini bilimsel temelde değerlendirerek dikkat, zeka ve çocuk değerlendirme testleriyle gelişimsel destek sağlamaktadır. Bireylerin psikolojik iyi oluşlarını artırmak, aile içi iletişimi güçlendirmek ve çocuk–aile sistemlerini desteklemek amacıyla danışmanlık, araştırma ve içerik üretimi çalışmalarını sürdürmektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar