Çarşamba, Ekim 1, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Yanlış Kararların Anatomisi: Karar Verme Sürecinde İnsan Beyni Nasıl Çalışır?

Her gün farkına bile varmadan birçok karar veririz. Bu kararlardan bazıları güne erken başlamak ya da yeni bir ayakkabı almak gibi küçük ve önemsiz olabilirken, diğer yandan taşınmak, iş ve şehir değiştirmek gibi yaşamımızı, sağlığımızı ve maddi kaynaklarımızı etkileyen daha büyük çaplı kararlar olabilir (Campbell, Whitehead ve Finkelstein, 2009).

Karar Verme Sürecinde Beyin

Hayatta her zaman çok iyi kararlar alamayabiliriz. Karar verme sürecini daha iyi anlamak için nörobilim ve bilişsel psikolojiden bahsetmemiz gerekir. İnsan beyni oldukça karmaşık ve merak uyandıran bir organdır. Karar verme sürecinde beyin birtakım süreçlerden geçmektedir. Beyin görüntüleme teknikleri ve ilgili çalışmalar sayesinde beynin karar verme sürecindeki işleyişinin haritalandırılmaya çalışılmıştır.

Karar vermedeki bilişsel yük, bilgiyi işlerken uyaranı tanımlamayı, cevabı seçmeyi ve programlama yapmayı içeren üç basamaklı bir durumu içerir. Karar verme durumunda koşullar farklılaştığında ve uyaranlar fazlalaştığında birey öğrendiği bilgileri en kısa sürede işleyerek en iyi cevabı seçmelidir.

Beyinde orbifrontol korteks önemli bir rol oynasa da tek başına değerlendirilmemelidir. Karar verme davranışı, somatik sinir sistemi, amigdala ve insular sistem gibi alanlarını da ilgilendiren beynin geniş çapta bölgelerinin işleve geçmesiyle ortaya çıkmaktadır.

Karar verme sürecinde duygular ve empati ön plandadır. Ancak adil bir karar, duyguların kontrol altına alınabildiği hatta bazen duyguların yok sayılmasını gerektirir. Profesyonel bir anlayış ortaya çıkarabilmek ve duyguların tesirini en aza indirmek için bilinçli bir bilişsel yorum değerlendirme yapmak önem arz etmektedir.

Karar Vermedeki Etkenler

Karar vermenin işleyişindeki bir diğer eksiklik ise bazı fiziksel ihtiyaçlar tam karşılanmadığında ortaya çıkabilmektedir. Açlık, aşırı yorgunluk, iş yükünün fazla olması ve tükenmişlik, düşük verime sebep olarak sağlıklı karar vermeye engel olur. Karar vermeden önce bu ihtiyaçların giderilmesi oldukça doğru bir başlangıç olacaktır.

Fiziksel ihtiyaçların yanında dışarıdan gelen zararlı tüketimleri de unutmamak gerek. Alkol kullanımı bu yönde muhakemeyi kötü etkilerken, kafein ise zaman zaman olumlu bir etki gösterebilmektedir.

Stres etkenini inceleyecek olursak dozun önemli olduğu söylenebilir. Belirli ve stabil bir stresin performans artışına sebep olurken, aşırı stresin performans düşüşüne sebep olur. Stres sadece karar verme üzerinde değil; bellek ve öğrenme gibi birçok bilişsel etkinliğin verimini azalttığı, yaşam kalitesini düşürdüğü, anksiyete, depresyon ve madde bağımlılıklarını arttırdığı gözlemlenmiştir. Strese maruz kalmanın risk almayı arttırdığı ve kararları alışkanlıklara dönüştürdüğü gösterilmiştir.

Karar Vermedeki Döngüler

Şimdiye kadar karar vermedeki bedensel ve duygusal etkilerin öneminden bahsettik. Ancak karar vermek çok daha kompleks bir yapıya sahiptir. Bu noktada somatik belirteçleri de unutmamak gerekir. Yani bazı kararlar doğrudan yaşanmış duygularla değil, bu duyguların zihinde yeniden canlandırılmasıyla da etkilenebilir. Bu etkiyi açıklamak için iki önemli kavram kullanılır: “beden döngüsü” ve “sanki döngüsü”.

Beden döngüsü, bir karar verilirken daha önce yaşanmış bir duygusal veya bedensel durum gerçekten yeniden ortaya çıkar. Böylece birey, bu bedensel sinyalleri hissederek bir davranışa yönelir ya da ondan kaçınır. Bu süreç bazen bilinçli, bazen de bilinçsiz şekilde işler.

Sanki döngüsü (as if loop) bazı kararlar sırasında ise bedensel tepkiler fiilen yaşanmaz; bunun yerine, geçmişte yaşanan duygulara ait beyinsel temsiller aktif hale gelir. Bu durumda kişinin bedeninde duyguyu gerçekten yaşamıyormuş gibi bir etki oluşur. Bu daha “zayıf ama simüle edilmiş” bir duygusal durum yaratır. Yani kişi, sanki o duyguyu yaşıyormuş gibi hisseder ama fizyolojik olarak bunu deneyimlemez.

Hangi karar türlerinin hangi döngüyü tetikleyeceği konusunda kesin bir yanıt henüz bulunmamakla birlikte, mevcut araştırmalar bazı eğilimleri ortaya koymuştur. Davranışsal ekonomi literatüründe kararlar üç temel sınıfa ayrılır:

  1. Kesinlik Altında Karar: Sonuç tamamen bellidir. Örneğin, %100 ihtimalle 100 TL almak gibi. Bu tür kararlar genellikle daha az duygusal bir işlem gerektirir.

  2. Risk Altında Karar: Sonuçların olasılıkları bilinir. Örneğin, %50 ihtimalle 100 TL ya da %100 ihtimalle 50 TL. Bu durumda, özellikle bedensel sinyaller devreye girebilir.

  3. Belirsizlik (Muğlaklık) Altında Karar: Sonuçların olasılıkları bilinmez. Örneğin, 100 TL kazanma şansı belirtilmemişse. Belirsizlik arttıkça birey daha çok “içgüdüsel” kararlar verir ve beden döngüsü daha belirgin hale gelir.

Bu tür karar verme süreçlerini inceleyen araştırmalarda, özellikle bahis görevleri kullanılmıştır. Örneğin, Rogers, Everitt ve arkadaşları (1999) geliştirdiği bir görevde, karar verme sırasında beynin orbitofrontal korteks, parietal bölgeler ve uncus gibi bölgelerinde yüksek düzeyde aktivasyon gözlenmiştir. Bu da karar verirken sadece mantıksal değil, duygusal ve bedensel süreçlerin de devreye girdiğini göstermektedir.

Ancak bu görev ile klasik “kumar görevleri” arasında önemli bir fark vardır: Kumar görevlerinde katılımcılara olasılıklar net şekilde söylenmez. Bu durum, bireyin karar verirken daha fazla içsel ipuçlarına (örneğin bedensel hislere) güvenmesine neden olabilir.

Sonuç: İnsan Beyni, Karar Verme Süreci ve Duygusal Etki

Sonuç olarak her gün büyük küçük onlarca karar alırken farkına varmadan birçok süreçten geçmekteyiz. En iyi ve doğru kararı alabilmek her zaman mümkün olmasa da geçmiş öğretilerimizden, duygusal ve fiziksel durumumuzdan ve alacağımız kararın özelliklerinden yola çıkarak mümkün olan en iyi kararı almak uzak bir ihtimal olmayabilir.

Kaynaklar

  • Campbell A, Whitehead J, Finkelstein S. Why good leaders make bad decisions. Harv Bus Rev. 2009 Feb;87(2):60-6, 109. PMID: 19227556.

  • Bechara, A. (2004). Karar vermede duygunun rolü: Orbitofrontal hasarı olan nörolojik hastalardan elde edilen kanıtlar. Beyin ve biliş, 55(1), 30-40.

  • Terry A. Maroney, “Emotional Regulation and Judicial Behavior”, California Law Review, Volume 99, s. 1481-1552

  • Czyż, S. H. (2021). Variability of practice, information processing, and decision making: how much do we know?. Frontiers in psychology, 12, 639131.

  • Rogers, R. D., Everitt, B. J., Baldacchino, A., Blackshaw, A. J., Swainson, R., Wynne, K. ve diğerleri (1999). Kronik amfetamin bağımlıları, opiat bağımlıları, prefrontal kortekste fokal hasarı olan hastalar ve triptofanı tükenmiş normal gönüllülerin karar verme bilişinde ayrıştırılabilir eksiklikler: Monoaminerjik mekanizmalar için kanıt. Nöropsikofarmakoloji, 20, 322-339.

  • Einhorn, H. J., & Hogarth, R. M. (1985). Olasılıksal çıkarımda belirsizlik ve muğlaklık. Psychological Reviews, 92, 433-461.

  • Bayram, K., Acar, A. K., Kara, B. Y. D., & Kaya, D. Ö. (2024). Öğrenme ve Karar Verme Yolculuğunda Uyku ve Stres Mesaisi. İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dergisi, 9(3), 489-495.

  • Küçükay, A. (2018). Karar vermenin psikolojisi. Türkiye Adalet Akademisi Dergisi, (35), 607-640.

Yaren Kuloğlu
Yaren Kuloğlu
Yaren Kuloğlu, Zonguldak doğumludur. AHVBÜ Psikoloji Bölümü’nden mezun olmuştur. Eğitim hayatı süresince özel bir hastanede staj yapmış; bu süreçte çocuklar ve yetişkinlerle çalışmış, çeşitli zeka ve klinik testlerin uygulanışını gözlemlemiştir. Çalışma hayatına bir danışmanlık merkezinde devam eden Kuloğlu, öğrenme güçlüğü ve DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) tanılı çocuklarla dikkat, hafıza ve okuma becerileri üzerine çalışmalar yürütmektedir. MOXO dikkat testi ve oyun terapisi eğitimlerini tamamlamış; farklı alanda eğitimler almaya da devam etmektedir. Özel bir klinikte süpervizyon toplantılarına katılarak vaka analizleri, alana özgü kitap ve makale incelemeleri ile mesleki gelişimini sürdürmekte; alanla ilgili güncel gelişmeleri yakından takip etmektedir. İlerleyen süreçlerde nöropsikoloji ve klinik psikoloji alanında uzmanlaşmayı hedeflemektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar