“Mutluluk kalıcı bir durum değil, anlık bir deneyimdir.”
Osho
Günümüzde herkesin dilinde aynı arayış var: mutluluk. Sosyal medyada gördüğümüz paylaşımlar, kişisel gelişim kitapları ya da reklamlar sanki sürekli mutlu olmamız gerekiyormuş gibi bir mesaj veriyor.
Oysa işin aslı çok daha basit: mutluluk da tıpkı öfke, korku, üzüntü ya da şaşkınlık gibi bir duygu. Yani gelip geçici, yani inişli çıkışlı. Hiçbirimiz sürekli korku yaşamıyoruz; aynı şekilde sürekli mutlu olmak da mümkün değil.
Duygular: Bize Ne Söylerler?
Duygular, aslında iç dünyamızın yol işaretleridir. Hem bedensel hem zihinsel hem de davranışsal tepkilerimizi harekete geçirirler (Verywell Mind, 2023). Ve her biri bir işlevi yerine getirir:
Korku: Mesela gece karanlıkta aniden bir ses duydunuz. Kalbiniz hızlanır, vücudunuz gerilir. Bu duygu sizi korumak için alarm verir.
Tiksinme: Çürümüş bir yiyeceğin kokusunu duyduğunuzda yüzünüz buruşturur. Beden, sizi sağlıksız olandan uzaklaştırmaya çalışır.
Şaşkınlık: Hiç beklemediğiniz bir anda sürpriz bir haber aldığınızda gözleriniz büyür, ağzınız açılır. Bu duygu, yeni gelen bilgiyi değerlendirmeye hazırlar.
Mutluluk: Hedefinize ulaştığınızda, sevdiğiniz birine sarıldığınızda ya da uzun zamandır istediğiniz bir şey gerçekleştiğinde içten bir gülümseme yayılır yüzünüze.
Üzüntü: Sevdiğiniz birini kaybettiğinizde ya da değer verdiğiniz bir şeyden uzaklaştığınızda gözleriniz dolar, omuzlarınız düşer. Bu duygu, yas tutmanıza ve destek aramanıza yardımcı olur.
Öfke: Haksızlığa uğradığınızda ya da sınırlarınız ihlal edildiğinde yüzünüz kızarır, sesiniz yükselir. Bu duygu, kendinizi savunmaya ve hakkınızı korumaya hazırlar.
Kısacası duygular, bizi hem kendimize hem de çevremize bağlayan köprülerdir. Hiçbiri boşuna orada değildir.
Peki Duygular Ne Kadar Sürer?
Merak edilen bir konu da duyguların süresidir. Araştırmalar, bazı duyguların kısa sürede gelip geçtiğini, bazılarının ise daha uzun kaldığını gösteriyor.
Örneğin şaşkınlık, korku ya da tiksinme genellikle dakikalar içinde söner. Ama üzüntü, saatler hatta günler boyu etkisini sürdürebilir (Verhulst ve ark., 2013). Mutluluk da aslında kısa ya da orta sürelidir; olayın önemine göre etkisi uzar ya da çabucak sönümlenir.
Türkiye’de yapılan araştırmalarda süreler dakika dakika belirtilmemiş olsa da, depresyon yaşayan kişilerin olumsuz duyguları çok daha uzun süre taşıdığı, duygu düzenleme güçlüğü olan bireylerin ise olumsuzlukları kolay kolay bırakamadığı görülmüş (Demir, 2021; Karaş, 2018).
Yani duyguların ne kadar sürdüğü, kişiden kişiye ve koşullara göre değişiyor.
“Sonsuz bir mutluluk yoktur; mutluluk, kısa bir anın güzelliğidir.”
Andre Gide
Sürekli Mutluluk Beklentisi Neden Yanıltıcı?
Bunun bir nedeni de hedonik adaptasyon. Yani güzel bir şeye alıştıkça onun verdiği mutluluk azalıyor.
Mesela yeni bir eve taşındığınızda ya da işte terfi aldığınızda başta çok mutlu oluyorsunuz. Ama bir süre sonra o “yeni” hal sıradanlaşıyor, mutluluk düzeyi eskiye dönüyor (Lyubomirsky, 2007; Üsküdar Üniversitesi, 2022).
İşte bu yüzden mutluluğu sabit bir zirve gibi görmek gerçekçi değil. Çünkü mutluluk, bir yolculukta uğradığımız duraklardan sadece biri.
Kültürel Bağlam: Türkiye’den Bulgular
Türkiye’de yapılan çalışmalarda mutluluk düzeyinin, yaşam doyumu ve psikolojik sağlamlıkla yakından ilişkili olduğu bulunmuş.
Eser ve arkadaşları (2023), yaşam doyumu yüksek ve dayanıklılığı güçlü bireylerin daha mutlu olduğunu göstermiş. Ama dikkat: bu da mutluluğu kalıcı yapmıyor.
Kangal’ın (2013) çalışması da demografik özelliklerin mutluluk üzerinde etkili olduğunu, ama tek başına hiçbir faktörün mutluluğu sürekli kılamadığını söylüyor.
Demek ki mutluluğu besleyen şeyler var: aile bağları, dostluklar, anlamlı uğraşlar… Ama yine de mutluluğun gelip geçici doğası değişmiyor.
Mutluluk elbette değerli bir duygu. Ama onun peşinde sürekli koşmak yerine, gelip geçici olduğunu kabul ederek yaşamak çok daha sağlıklı.
Bazen üzüleceğiz, bazen öfkeleneceğiz, bazen şaşıracağız. İşte bu çeşitlilik, hayatı zenginleştiren şey.
Mutluluğu her daim yanımızda taşımak mümkün değil. Ama onu yakaladığımız anlarda kıymetini bilmek, kaybolduğunda da diğer duyguların bize ne anlatmak istediğini anlamaya çalışmak mümkün.
Belki de en insancıl yaklaşım şu:
Mutluluk bir hedef değil, yol boyunca karşımıza çıkan güzel bir mola. Onu yolculuğun doğal bir parçası olarak görmek, hayata daha gerçekçi ve huzurlu bir bakış kazandırıyor.
“Hiçbir şey kalıcı değildir; ne üzüntü ne de mutluluk.”
Buddha
Kaynakça
-
Demir, M. (2021). Depresyonun duygu düzenleme süreçleri üzerindeki etkisi. Klinik Psikiyatri Dergisi, 24(3), 215–224. https://jag.journalagent.com
-
Eser, B. Ö., Muezzin, E., & Karaaziz, M. (2023). Yetişkinlerde psikolojik sağlamlık ve yaşam doyumunun mutluluk düzeyini yordaması. Sosyal ve Ekonomik Konular Eğitimi ve Araştırmaları Dergisi, 95, 41–54. https://dergipark.org.tr
-
Kangal, A. (2013). Mutluluk üzerine kavramsal bir değerlendirme ve Türk hane halkı için bazı sonuçlar. Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi, 12(44), 214–233. https://dergipark.org.tr
-
Karaş, H. (2018). Duygu düzenleme güçlüğü ve yaşam doyumu ilişkisi. Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayınları. https://acikerisim.uludag.edu.tr
-
Lyubomirsky, S. (2007). The How of Happiness: A New Approach to Getting the Life You Want. New York: Penguin.
-
Verhulst, F., et al. (2013). Which Emotions Last Longest and Why: The Role of Event Importance and Rumination. Motivation and Emotion, 37(5), 1–14.
-
Üsküdar Üniversitesi. (2022). Mutluluk öğrenilebilir mi? https://uskudar.edu.tr/pozitif-psikoloji/mutluluk-ogrenilebilir-mi
-
Verywell Mind. (2023). What Are Emotions? https://www.verywellmind.com/what-are-emotions-2795178