Perşembe, Nisan 24, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Aşırı Empati Sendromu: Başkalarının Duygularında Kaybolmak

Empati, bir insanın, kendisini karşısındaki insanın yerine koyarak, onun duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlamasıdır (Empati, 2024). Bu sayede karşımızdaki kişinin bakış açısını görebilir ve sağlıklı ilişkiler kurabiliriz. Normal düzeyde empati, insan ilişkilerimizi geliştirmemize ve karşı tarafı daha iyi anlamamıza yardımcı olur.

Peki, empatiyi olması gerekenden fazla ve yoğun kuruyorsak ne olur?

Aşırı Empati Sendromu Nedir?

Aşırı empati sendromu, hiper empati veya empatlık olarak da adlandırılabilir. Kişinin, olması gerekenden daha fazla ve yoğun empati kurmasıdır. Karşısındaki kişinin yaşadığı olaylara kendisinden daha fazla odaklanıp aşırı duyarlılık göstermesidir. Öyle ki, bu durum tüm gün aklından çıkmayabilir. Karşısındaki kişinin yaşadığı duyguları, acıları kendisine aitmiş gibi hisseder.

Örneğin, bir arkadaşının sevgilisinden ayrılması ve üzülmesi onu o kadar etkileyebilir ki, arkadaşının yaşadığı üzüntünün katbekat fazlasını hissedebilir ve günlük işlerine odaklanamaz hale gelir.

Hiper empati durumunda, fazla empati kurmak kişinin kendisine zarar verir. Bu duruma “sünger” örneği verilmiştir; kişi, karşısındaki kişinin hislerini adeta bir sünger gibi kendine çeker (Tokgöz Özsoylar, 2022).

Nedenleri

Aşırı empati sendromunun birden fazla farklı nedeni olabilir. Bunlardan bazıları şunlardır:  

  • Çocukluk döneminde aile içi rollerde bireye çok fazla sorumluluk yüklenmesi, bakıcı konumuna konulması veya empati yapması gereken bir konuma sokulup zorlanması, bu sendromun gelişimine zemin hazırlayabilir.  
  • Yine çocukluk döneminde görülen 0-6 yaş aralığında, bireyin aile tarafından yeterince sevilmemesi, kabul görmemesi ileride bireyin kendine karşı değersizlik hissi yaşamasına sebep olabilir. Çocuklukta sevgi görmemek, çocuğun sevgi ve kabul görmek için başkalarının ihtiyaçlarına göre şekillenmesine neden olabilir. Zamanla bu durum, bireyin öz değer duygusunu zedeler. Yetişkinlik döneminde, birey kendi ihtiyaçları yerine başkalarının ihtiyaçlarına daha fazla önem vermeye başlayabilir.  
  • Toplumda, çoğunlukla fedakâr, istek ve talepleri kabul ederek yardımcı olan kişiler sevilir. Bu durum, aşırı empati sendromuna sahip bireylerin çevrelerinde sevilmelerine veya tercih edilmelerine neden olur. Bundan dolayı karşı taraftan görülen sevgi, değer ve onaylanma, kişinin bu fedakâr davranışları pekiştirmesine yol açar. Bu yalnızca davranışlarla sınırlı kalmaz; düşünceler de kalıplaşır. Örneğin, kişi “İnsanlara yardım eder ve iyilik yaparsam beni severler, kabul ederler” inancını geliştirerek hiper empatik tepkilerini otomatikleştirir.  
  • Meslekleri gereği sürekli başkalarının duygularıyla ilgilenmek zorunda olan kişiler bu sendromu yaşayabilir. Öğretmenler, psikologlar, sağlık çalışanları ve sosyal hizmet uzmanları gibi başkalarının duygusal yüklerini taşıyan meslek grupları, aşırı empati sendromu konusunda risk altındadır (Özel Adana Aile Danışma Merkezi, 2024).  
  • Kişilik bozukluklarının bazılarında aşırı empati sendromu görülebilir. Örneğin, Borderline kişilik bozukluğunda kişilerde fazla empati yetenekleri olduğu gözlemlenmektedir.  
  • Empati kurmamızı ve duygularımızı anlamamıza yardımcı olan ayna nöronlarının, beynin bazı bölgelerinde fazla bulunması da aşırı empati sendromunun bir nedeni olabilir.

Belirtileri

  • Kendi duygularından çok, karşı tarafın duygularına odaklanmak  
  • Ani ve yoğun duygusal tepkiler  
  • Ani duygu değişimleri  
  • Stres  
  • Gereğinden fazla duyarlı olmak  
  • Sınırlarını koruyamamak  
  • Başkalarına aşırı koruyucu davranmak  
  • Yardım edemediğinde suçluluk duygusu yaşamak  
  • Kendi ihtiyaçlarını ikinci plana atmak  
  • Herkesin isteğini yapmak, karşısındaki kişinin memnuniyetini kendi memnuniyetinin üzerinde tutmak  
  • Bir başkasının veya canlının acısını unutamamak, uzun süre etkisinde kalmak (bunun sadece bir canlı olmasına gerek yok, roman ve filmlerdeki hayal ürünü karakterlerde de olabilir)  
  • “Böyle davranmazsam beni sevmezler”, “İnsanlar hakkımda ne düşünür?” gibi karşı tarafın fikirlerini önemseyen düşünce ve davranışlar  
  • Bu gibi düşüncelerden kaynaklanabilecek sosyal anksiyete

Aşırı Empatinin Zararları

  • Tükenmişlik Sendromu  
  • Duygusal manipülasyona açık olmak  
  • Sürekli stres altında olmak, bununla birlikte görülebilecek psikosomatik ağrılar  
  • İleride oluşabilecek ruh sağlığı problemleri  
  • Duygusal tükenmişlik  
  • Sağlıklı sınırlar koyamamak  
  • Yıpranmış sosyal ilişkiler

Sonuç

Sonuç olarak, aşırı empati sendromunda kişi, kendini ihmal ederek karşıdaki kişiyi öncelik haline getirir. Karşısındaki kişinin duygu ve düşüncelerini yoğun bir şekilde hisseder. Bu durum ise psikolojik olarak bireyin kendisine birçok yönden zarar vermektedir. Bencilliğin çok az olduğu bu düşünceler, kişinin asla kendisini ön plana alamamasına, kendini değersiz hissetmesine, ihmal etmesine, aşırı duygusallığa ve diğer insanlardan fazla etkilenmesine sebep olur.

Çocukluk döneminde ebeveyn ilişkilerinin sağlıklı olmaması, toplumda kabul edilme isteği ve başkalarının duygusal yüklerini taşımasına sebep olabilecek meslek gruplarında bulunmak gibi etmenler, bu sendroma zemin hazırlayabilir. Kişinin sürekli olarak başkalarına karşı aşırı empatik yaklaşması, onun kendisine psikolojik olarak büyük zararlar vermesine yol açar. Kişi, bir süre sonra tükenmiş hissedebilir. Bununla birlikte, anksiyete ve depresyon gibi ruhsal hastalıklar da görülebilir. Ayrıca, bireyin sürekli kaygı ve stres halinde olması, psikosomatik bozukluklara yol açarak sadece ruhsal değil, fiziksel sağlığını da olumsuz etkileyebilir.

Kaynakça

Tuana Tekin
Tuana Tekin
Psikolog Tuana Tekin, Rumeli Üniversitesi Psikoloji Bölümünden mezun olmuştur. Mesleki alanda kendini geliştirmek adına uzun süreli uygulayıcı ekol eğitimleri almıştır. Uluslararası Bilişsel Davranışçı Terapi eğitimini başarıyla tamamlayarak uygulayıcı olma hakkı kazanmıştır. Bununla birlikte, Çift Terapisi, Cinsel Terapi ve Objektif Çocuk Değerlendirme Testleri eğitimlerini almış ve süpervizyonunu tamamlamıştır. Türk Psikologlar Derneği üyesidir. Ayrıca kendini geliştirmek için seminerlere ve eğitimlere katılmaya devam etmektedir. Şu an online olarak danışan kabul etmekte ve Psychology Times Türkiye dergisinde köşe yazarlığı yapmaktadır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar