Rüya ve psikanaliz ilişkisinin temel köprülerine inşa edenlerden biri Sigmund Freud’dur. Bu konuda oldukça çalışmalar yapmış ve günümüzde hala kullanılmaya devam edilmektedir.
Rüya Nedir?
Kelime bazında incelendiğinde rüya bireyin uyku sürecinde zihninde oluşan görüntü, ses içeriklerdir. Genel tanımlamasında uyku durumunda iken gördüğü şeylerin bütününe denir. Rüyalar ilk çağdan beri merak edilen, insan zihninin girift özelliklerinden biri olarak değerlendirilir. Rüyalar insanın içi içe geçmiş karmaşık zihin içerikleridir.
Rüya Yorumu Tarihi
Rüyalar bu kadar uçsuz bucaksız bir konu olunca ilk çağdan bu yana insanlar gördükleri imgeleri yorumlamak, yorumlatmak ve aslında hayatında neler olacağına dair gelecek merakına bir çözüm olarak görmüşlerdir. Rüya görme olayının temellerini psikolojiye dayandırmak ise hayli zaman almıştır. Rüyalar ilk inanışlara zihnin ve bedenin ayrılması olarak yorumlanmış. Rüyada gidilen görülen yerlerinde seyahatini zihnin ve bedenin ayrılması sonucunda gerçekleştirildiği konuşulmuştur. O yüzden rüyalar gelecek habercisi olarak kabul edilmiştir. Elde edilen verilende ilk yazılı belgelerde rüya yorumlarına rastlanması bu konunun ne kadar eskiye dayandığının kanıtıdır. Örneğin Mısırlılarda rüya yorumu konusuna oldukça önem verilmiştir.
Rüya ve Psikoloji
Rüyaların anlaşılması, bilinçdışının tanınmasında bir via regia (kral yolu) olup psikanalizin en sağlam temelidir. (AKOT, 2010) Freud’a göre rüyalar bilinçdışına giden bizi oraya götüren bir yol, bazen bir haritadır. Rüyanın meydana gelme sebebini bir isteğin tatmini olarak anlamak, (AKOT, 2010) olarak yorumlar. Örneğin özlediğin kişiyi görme, hayal edip olmasını istediğin olayı rüyada görmek gibi. Hamile bir kadının doğum yapma bebeğin görme arzusuyla rüyasında bebeğini kucağında görmesi gibi.
Rüyayı psikoloji şu yönde kullanır: Senin açıkça söylemediğin şeyleri rüyan örtük bir dille söyler rüya yorumu o yüzden psikanalizde oldukça önemlidir.
Örneğin; kliniğe gelen kişiden seans içerisinde bir şey anlatmaktan çekinip terapistine direnç gösterirken gördüğü rüyasını anlatmasını istediğimizde bilinçdışına giden yolun haritasını terapistine vermiş oluyor.
Rüya Yorumu ve Psikanaliz Örneği
27 yaşında kadın danışana rüyasına anlatılması istendiğinde rüyada göze çarpan figürlerden biri gittiği bir hastanede bir doktor tarafından kandırılması, doktorun dolandırıcılık yapmaya çalışırken yakalanması onu kandırmaya çalışırken kadının fark etmesi. Bu imgeler psikanalizde şu sorulara yönlendirir; otorite ebeveynin ama güven kırıklıkları dolu bir zihin.
Psikanalizde yorumu: Doktorun dolandırıcı çıkması bilinçdışında otorite figürüne duyulan güvensizlik. Ailenin ya da toplumun dayatmalarını sorgulama. Doktor otorite iken süperegoyu temsil ederken dolandırıcı çıkması oradaki çatlaklıklardır.
Genç kadına ebeveynlerini sorduğumuzda seanslar geçtikçe anneye güvensizlik olduğu gün yüzüne çıkmıştır. Otoriter bir anne ile büyümüş bu kadının olaylar süregeldikçe anneyi, kurallarını sorguladığını seanslarda belirtmiştir. Seanslar rüya yorumunu destekletici şekilde ilerlemiştir.
Sonuç
Rüyalar geçmişten günümüze yol gösterici olarak kullanılmaktadır. Geçmişten haberci bilinmezlik öğreticisi olarak söylenen rüya günümüzde psikolojinin ilerlemesiyle beraber zihnimizden bize haberler verir. İsteklerimiz, arzularımız, dürtülerimiz, istemediklerimiz, korktuklarımız hep oralarda sakladır. Bazen kendimizden sakladıklarımızı yüzümüze çarpan bir haritadır.