Bu makalede erteleme davranışı (prokrastinasyon), bireylerin akademik, mesleki ve kişisel yaşamları üzerindeki etkileri bağlamında ele alınmaktadır. Ertelemenin tarihsel arka planı, psikolojik ve nöropsikolojik açıklamaları, türleri ve günlük yaşam pratikleri detaylı biçimde incelenmiş; literatürden örnekler ve vaka çalışmalarıyla desteklenmiştir. Son bölümde erteleme davranışıyla başa çıkmak için kanıtlanmış çözüm önerileri sunulmuştur.
Erteleme, bireylerin bir görevi bilinçli olarak geciktirmesi veya tamamlamak yerine daha az öncelikli faaliyetlere yönelmesi olarak tanımlanmaktadır. Akademik ve mesleki literatürde uzun süredir tartışılan bu kavram, özellikle öğrenciler ve profesyoneller arasında yaygın olarak gözlemlenmektedir.
Örneğin, üniversite öğrencileri sınav hazırlıklarını genellikle son haftaya bırakmakta, iş yerinde çalışanlar ise rapor veya projelerini son teslim tarihine kadar erteleyebilmektedir. Bu durum, bireyin stres seviyesini artırmakta ve performansını olumsuz etkilemektedir.
Araştırmalar, ertelemenin yalnızca tembellik veya irade zayıflığından kaynaklanmadığını; aynı zamanda kaygı, mükemmeliyetçilik ve öz-denetim sorunlarıyla ilişkili olduğunu göstermektedir (Steel, 2007; Ferrari, 2010).
Kuramsal Çerçeve ve Literatür
Prokrastinasyon kavramı Latince procrastinatio sözcüğünden türemiştir; “ileri” ve “yarın” anlamlarına gelmektedir. Tarih boyunca filozoflar, zaman yönetiminin insan hayatındaki önemini vurgulamış, ertelemenin olumsuz etkilerini tartışmışlardır.
Modern psikoloji literatüründe erteleme, bilişsel-davranışçı ve nöropsikolojik perspektiflerden incelenmektedir. Steel (2007), ertelemenin temelinde bireyin öz-denetim ve kısa vadeli haz tercihlerindeki çatışmaların yattığını belirtmiştir. Ferrari (2010) ise ertelemenin türlerini sınıflandırmış ve bireysel farklılıkların etkisini vurgulamıştır.
Örnek vaka: Lisans öğrencisi A, önemli bir ödevi teslim etmesi gerekirken sürekli sosyal medyada vakit geçirmekte ve ödevini son güne bırakmaktadır. Bu durum, hem akademik başarısını hem de psikolojik sağlığını olumsuz etkilemektedir.
Ertelemenin Türleri
-
Pasif Erteleme: Göreve başlamakta güçlük yaşama; genellikle motivasyon eksikliğine bağlıdır.
-
Aktif Erteleme: Baskı altında daha verimli çalışacağına inanma; birey işi bilinçli olarak sona bırakır.
-
Karar Erteleme: Karar vermekten kaçınma; özellikle önemli seçimlerde ortaya çıkar.
-
Kronik Erteleme: Sürekli tekrar eden erteleme davranışları; bireyin yaşamının birçok alanını etkiler.
Araştırmalar, aktif ertelemenin bazı durumlarda kısa vadeli performansı artırabileceğini, ancak uzun vadede stres ve tükenmişliğe yol açtığını göstermektedir (Burka & Yuen, 2008).
Nöropsikolojik Açıklamalar
Erteleme, yalnızca motivasyon eksikliğiyle açıklanamaz. Beyinde prefrontal korteks, planlama ve uzun vadeli hedeflerin düzenlenmesinden sorumludur. Limbik sistem ise anlık hazları ve duygusal ödülleri tercih eder.
Bu iki sistem arasındaki çatışma, bireyin uzun vadeli hedefleri ertelemesine neden olabilir. Örneğin, bir çalışan rapor yazmak yerine kısa vadeli sosyal etkileşimlere yönelir; bu durum limbik sistemin prefrontal korteks üzerinde üstünlük kurduğunu gösterir.
Fonksiyonel MRI çalışmalarında, erteleme davranışına sahip bireylerde prefrontal korteks aktivitesinin düşük, limbik sistem aktivitesinin ise yüksek olduğu gözlemlenmiştir (Sirois & Pychyl, 2013).
Ertelemenin Günlük Hayata Etkileri
-
Akademik Alan: Öğrenciler sınav veya ödevlerini son ana bırakabilir; bu durum düşük başarıya ve artan kaygıya yol açar.
-
Mesleki Alan: Çalışanlar projelerini veya raporlarını erteleyerek iş verimliliğini düşürebilir.
-
Kişisel Alan: Ev işlerinin veya kişisel hedeflerin sürekli ertelenmesi, bireyin yaşam kalitesini olumsuz etkiler.
Vaka örneği: Lisans öğrencisi B, sınav haftasında ders notlarını gözden geçirmeyi sürekli erteler ve sonunda sınavdan düşük not alır. Bu, suçluluk ve stres duygularını artırır, gelecek motivasyonu olumsuz etkiler.
Mitler ve Yanlış İnanışlar
-
“Erteleyenler tembeldir.” → Yanlış; çoğu zaman kaygı ve mükemmeliyetçilikle ilişkilidir.
-
“Baskı altında daha iyi çalışırım.” → Kısmen doğru; ancak uzun vadede stres ve tükenmişliği artırır.
-
“Herkes ertelemeyi aynı şekilde yaşar.” → Yanlış; kişilik, kültür ve yaşam koşulları farklılık gösterir.
Sonuç ve Öneriler
Erteleme, bireylerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyen karmaşık bir davranış biçimidir.
Öneriler:
-
Zaman yönetimi teknikleri: Pomodoro veya zaman bloklama yöntemleri kullanılabilir.
-
Öz-şefkat: Kendini sürekli eleştirmek yerine, küçük adımları takdir etmek önemlidir.
-
Bilişsel-davranışçı yöntemler: İşlevsiz düşünce kalıplarını değiştirmek için terapi veya öz-destek teknikleri uygulanabilir.
-
Profesyonel destek: Kronik erteleme durumlarında psikolojik danışmanlık veya koçluk alınabilir.
Kaynakça
-
Burka, J. B., & Yuen, L. M. (2008). Procrastination: Why you do it, what to do about it now. Da Capo Press.
-
Ferrari, J. R., Johnson, J. L., & McCown, W. (1995). Procrastination and task avoidance: Theory, research, and treatment. Springer.
-
Steel, P. (2007). The nature of procrastination: A meta-analytic and theoretical review of quintessential self-regulatory failure. Psychological Bulletin, 133(1), 65–94.
-
Sirois, F. M., & Pychyl, T. A. (2013). Procrastination and health: Exploring the role of self-regulation. Springer.