Perşembe, Nisan 24, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Travma Tedavisine Sanatsal Yaklaşım

Bu makalede çevresel krizlerin çocuklar üzerinde oluşturduğu Travma Sonrası Stres Bozukluğu’na ve Sanat Terapisi müdahalesinin etkilerinden ve uygulama tekniklerinden bahsedilecektir.

Bildiğiniz üzere çevresel faktörlerin çocuklar üzerinde bıraktığı etki yetişkinlere kıyasla daha kritik bir önem taşımaktadır. Çünkü çocukluk deneyimlerimiz esnasında edindiğimiz bilgiler yetişkinlik dönemlerinde bizlerin temel inanç ve kabullerine dönüşebilir. Çocukluk döneminde yaşanılan olumsuz bir deneyimin acısı yetişkinlikte daha yoğun duygular yaşanılmasına sebebiyet verebilir. Sanılanın aksine çocuklar yaşanan olayların kabullenilmesi ve entegrasyon sürecinin yeniden revize edilmesi konusunda yetişkinlere kıyasla daha adaptif bir örüntü gösterir. Burada nihai hedef olarak belirlenmesi gereken nokta; yaşanabilecek olumsuz yaşantıların önlenmesindense, çocukların bu olaylara karşı nasıl bir tepki verdiği ve bu tepkiye ne yönde geliştirebileceği noktasında rehberlik etmektir. Çocuklara bu olumsuz duyguların tanıtılması, kendilerinin anlayabileceği bir dilde onlara psikoeğitim kapsamında bilgiler edinmelerinin sağlanabilmesi iyileştirici ve dönüştürücüdür. Erken yaşlarda edindikleri duygu revizyonları yetişkinlikte yaşadıkları olayları kavrayış ve bununla ilgili süreci daha sağlıklı ve bireysel gelişimlerine katkı sağlayabilecekleri şekilde düzenlemelerini sağlayacaktır.

Duyguların kontrol edilebilmesi mümkün değildir, duygular doğada yaşam yolu arayan bir bitki gibi sadece var olmak ve ardından bütünleşmek için yok olmayı gerektirir. İnsanlar gün içerisinde tarifini dahi edemedikleri, kelimelerle ifade etmekte zorlandıkları, bazen zorlayıcı bazen ise keyif verici olabilen duyguları sürekli deneyimlerler. Bu duygu geçişleri bireyler istese de istemese de kendi varlığını sürdürür. Bu noktada dikkat edilmesi gereken ise, bu duyguları kontrol etmek yerine, her deneyimde olduğu gibi geçip gitmesini beklemek ve ‘şahit’ konumunda gözlemleyebilmektir. Deprem, ebeveyn kaybı, cinsel veya fiziksel istismar, taciz gibi Travma Sonrası Stres Bozukluğu’na yol açtığı görülen olaylarda Sanat Terapisi büyük bir önem taşır. Sanat, güzeli hoşa gideni vurgular. Fakat sanat; özünde içsel durumumuzu, psikolojimizi, travmalarımızı yansıtmada da eşsiz bir yöntemdir. Duyguların anlaşılabilmesi ve aktarılabilmesi önemli bir yardımcıdır. Zihinsel dünyamızı göremeyiz, dokunamayız veya işitemeyiz. Zihin dünyasındaki konuşmak, göstermek veya hissettirmek isteyen bu zihinsel imgeleri dünyaya aktarmak oldukça iyileştiricidir.

Burada önemli olan sanat terapisi terapötik bir süreçtir ve bunun sağlık uygulayıcısı; psikologlar ya da psikiyatrlardır. Sanat terapide sanat eğitmenleri, sanat öğreticileri sadece yol gösterici ve sanat uygulayıcılarıdırlar. Sanat eğitmenleri terapik anlamda müdahale etmeden ve kişiyi yönlendirmeden rahatlamasını sağlayabilirler. Ayrıca alanlarıyla ilgili almış oldukları renk, beden dili, resim okuma, psikoloji, resim analizi, meditasyon, drama gibi eğitimlerle veriler elde ederler ve bu verilerin rahat bir ortamda elde edilmesine yol gösterici uygulayıcılar olabilirler, tedavi edici olamazlar. Sanat Terapisi için mükemmel bir çizim yeteneği, çok iyi bir aktör veya müzisyen olunması beklenmez. Bireyler Sanat Terapisi’ne yalnızca içsel yaşantılarını aktardıkları bir kanal gözüyle bakmalıdır. Bazı çocukların göze hitap edecek bir yaratım ortaya koyma gibi bir isteği olabilir. Bu durum fark edildiğinde yeni bir yönerge tercih edilebilir. Ve her koşulda kabul edilebildiğini hissedebileceği terapötik bir ortam oldukça önemlidir. Sanat Terapisi’nde bir diğer önemli nokta ise; çocukların yaşadıkları stresi apaçık bir şekilde yeniden ortaya koymasına sebep olacak bu alanda kendisini güvende hissetmesi gerektiğidir. Bu güvenli bağlam oluşturulamadığında faydadan çok zarar görme ihtimallerinin de olduğu göz ardı edilmemelidir.

Peki Sanat Terapisi teknikleri nelerdir ve nasıl uygulamaya geçilir biraz da bundan bahsedelim.

Uluslararası bağlamda sanat terapileri 6 grupta incelenir: Görsel sanat terapisi, müzik terapisi, dans/hareket terapisi, intermodel terapi, psikanaliz terapi, yaratıcı yazı ve şiir terapisi/biblioterapi.

Görsel Sanat Terapisi adından da anlaşılabileceği gibi görsel sanatların kullanılacağı bir terapi yöntemidir. Resim çizimi, heykel yapımı, ebru sanatı, seramik yapımı, çini boyama gibi aktivitelerden yararlanılır. Bu çalışma için nasıl bir teknik kullanılacağı terapistin bireysel inisiyatifine bağlıdır. Dilerse koşullara göre karakalem veya kes-yapıştır gibi bir teknik için çocukları yönlendirebilir.

Yukarıda bahsedilen terapi tekniklerini daha yakından incelemek isterseniz makalemde kaynak olarak kullandığım çalışmayı okuyabilirsiniz.  

Sonuç olarak çocuklarda stresi konu alan tedavi süreçlerinde Sanat Terapisinin eşsiz faydalarından bahsettik. Sanatın yaratılması ve yaratılan sanatın anlamlandırılmasının önemini tekrar hatırlamış olduk.  

Sanat terapisi, dışavurumcu sanat terapisi ya da yaratıcı sanat terapisi dediğimiz alan, kişilerin yaratıcılıklarıyla kendilerini ifade etmelerini sağlamaktadır. Resim, heykel, fotoğraf, drama ve hikâyelerle uygulanabilen sanat terapisi aynı zamanda kendimize ve çevremize farklı bir bakış açısıyla bakmamıza ve çevremizi yorumlamamıza neden olur (Öz, 2015:824). Yapılan araştırmalar da bu kanıyı destekler nitelik gösteriyor. Bireyin yaşam yolculuğu için büyük önem taşıyan çocukluk deneyimlerine karşı özenli olmak, onları doğru anlamak ve iyileştirmek diğer konularda da iyileşmeyi beraberinde getirecektir. Son olarak uygulayıcının sürece hakim ve yetkin bir deneyime sahip olmasının önemini yeniden söylemekte fayda var.  

Kaynakça

Öz Çelikbaş, E. (2019). DIŞAVURUMCU SANAT TERAPİSİ. Safran Kültür Ve Turizm Araştırmaları Dergisi, 2(1), 20-37.

Defne Yiğit
Defne Yiğit
Defne Yiğit, Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden mezun olup, insan zihninin derinliklerine nüfuz eden ve multidisipliner bakış açısıyla anlam kazandırmaya çalışan bir psikologdur. Bilişsel dinamikler ve davranış ilişkileri üzerine stratejik çalışmalar yürütmekte, bilişsel disiplinleri ileri düzey psikoterapi teknikleriyle entegre etmektedir. Bilimsel metodoloji ile içgörüyü birleştirerek kalıcı psikolojik iyilik hali sağlamayı hedeflemektedir. Online platform üzerinden danışanlarına psikoterapi hizmeti vermeye devam etmektedir. Misyonu, bireylerin içgörü kazanarak hayatlarında bilinçli seçimler yapabilmelerini desteklemektir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar