Genellikle bildiklerimizle yetiniriz ve bildiklerimiz, muhtemelen büyürken maruz kaldıklarımızdır. Eğer bakıcılarımız ya da ilk ilişkilerimiz duygusal açıdan olgunlaşmamışsa, başkalarıyla bu şekilde etkileşim kurmanın normal olduğunu öğrenebiliriz. Elbette, duygusal olgunlaşmamışlığın tümü zehirli veya istismarcı değildir. Ancak ilişki istismarından kurtulanların çoğu, başlangıçta en büyük uyarı işaretlerinin, sınır eksikliği ve çatışmayla baş etmede zorluk gibi duygusal olgunlaşmamışlık işaretleri olduğunu söylüyor. Bu davranışları unutmaya çalışmak, iyileşmenin en zor kısımlarından biridir.
Duygusal olgunluk, duyguları yaşa uygun bir şekilde tanıma veya kontrol etme yeteneğidir. Bir kişi duygusal açıdan olgunlaşmamışsa, bu durum duygusal patlamalar, kişisel farkındalık eksikliği ve duygusal derinlik eksikliği olarak kendini gösterebilir. Duygusal olgunlaşmamışlığın şiddetli belirtileri, sıklıkla diğer toksik ve hatta istismarcıözelliklerin yanında ortaya çıkar. Duygusal açıdan olgunlaşmamış partnerleri olan pek çok kişi, bakıcılarıyla duygusal açıdan olgunlaşmamış ve hatta istismarcı ilişkiler deneyimlediği için, partnerleriyle aynı davranışa tanık olduklarında genellikle aynı davranışı tanımakta zorluk çekerler.
Potansiyel bir partnerin duygusal olgunlaşmamışlığını kabul etmek, damgalamak ve patolojikleştirmekten çok, hayatta kalanların kendilerini **güvende hissetmelerini sağlayan davranış ve özelliklerin farkına varmakla ilgilidir. Duygusal travma yaşayan birçok kişi bu döngünün tekrar edeceğinden endişeleniyor ve nelere dikkat etmesi gerektiğini bilmek istiyor. Duygusal olgunlaşmamışlığın bazı yaygın belirtileri şunlardır:
-
Partneriniz empati gösteriyor mu? Aksi takdirde, bu onların duygusal olarak olgunlaşmamış olduklarının en büyük işareti olabilir ve muhtemelen duygusal zarara neden olabileceklerinin de bir işareti olabilir. Empatikyeteneği düşük olan herkes başkalarına zarar vermez istemez ancak bu, istismarcı davranışın ilk işareti de olabilir. Bunun nedeni, eylemlerinin başkalarını nasıl etkilediğini anlama eksikliğidir. Empati olmadan, duygusal açıdan olgunlaşmamış partner, herhangi bir tartışmada kendisine haksız davranıldığına inanacak ve eylemlerinin sorumluluğunu kabul etmeyecektir.
-
Partneriniz sınırlarınıza saygı duyuyor mu? Aksi takdirde, bu duygusal olgunlaşmamışlığın bir işaretidir. Duygusal açıdan olgunlaşmamış birçok partner, karşısındakinin sınırlarını ihlal edecek ve bunu kişisel bir saldırı olarak algılamayacaktır. Adınız, kişisel özellikleriniz veya bedeniniz ve zihninizle ilgili saygı duyulmasını istediğiniz ne olursa olsun, hiç kimsenin sizin izniniz olmadan müdahale etme hakkı yoktur.
-
Daha derine inemezler mi? Bazı insanlar partnerlerinin duygusal açıdan olgunlaşmamış olduğunu, çünkü her şeyi yüzeysel olarak algıladıklarını söylüyor. Bu, partneri hakkında daha fazla bilgi edinmek ve daha derin bir bağ kurmak isteyen insanlar için çok sinir bozucu olabilir. Bazı insanlar travma geçmişi, nörolojik çeşitlilik veya kültürel faktörler nedeniyle düşünceleri ve duyguları hakkında derinlemesine düşünemezler; bu nedenle bu durum göz ardı edilmemelidir. Yani daha derin bir bağlantı isteyen biriyseniz, onlarla ilişki sizin için uygun olmayabilir ve bu bir sorun olacaktır.
-
Duygularını kontrol etmekte zorluk çekiyorlar mı? Herkes kötü bir gün geçirebilir; ancak kontrolü kaybettiği veya sakinleşemediği durumlarda ve anlarda uygunsuz patlamalara karşı dikkatli olun. Bu, duygusal olgunlaşmamışlığın bir işareti olabilir.
-
Çatışmalarla mı uğraşıyorlar? Bu, her ne pahasına olursa olsun çatışmalardan kaçınmaktan, diğer yandan birçok farklı insanla her zaman çatışma halinde görünmeye kadar her şey olabilir.
Partnerinizin duygusal açıdan olgunlaşmamış olduğunu düşünüyorsanız, şu dört adımı uygulamanızı öneririm:
-
Daha geniş davranışı inceleyin. Hangi yönlerden olgunlaşmamışlar? Hepimizin zayıf yönleri ve kusurları var, bu nedenle, belirli durumlarda duygusal olgunlaşmamışlık gibi ara sıra olgunlaşmamışlık göstermek, her zaman otomatik olarak endişe kaynağı değildir. İzole olduğumuzda veya kötü bir dönemden geçtiğimizde hepimiz yukarıdakilerden en az birini yapabiliriz. Kişinin davranışına kapsamlı bir göz atın.
-
Kendi olgunluklarının farkındalar mı? Partnerinizle endişe verici davranışları hakkında konuşabilir misiniz? Kırmızı bayrak olarak düşündüğünüz bazı davranışlar, bunları partnerinizle tartışarak çözülebilir. Sağlıklı bir ilişkide ilişkinin gelişebilmesi için her iki partnerin de bu davranışları ele alması gerekir. Sağlıklı çiftler, ortaya çıktığında bu tür sorunlarla başa çıkmak için duygusal çaba göstermeye istekli ve yeteneklidirler.
-
Bu ilişkiyle ilgili çekinceleriniz var mı? Onları kabul etmenize ve onlarla başa çıkmanıza izin verin. Belki içgüdüleriniz size bir şeylerin ters gittiğini söylüyordur. İçgüdülerinize güvenin.
-
Sorunu ele almaktan ve bir şeyin doğru olmadığını hissettiğinizde bunu kabul etmekten korkmayın. Karşınızdaki kişi sizi incitmek istemese bile, şu ya da bu nedenle durumun sizin için doğru olmadığını hissedebilirsiniz. Karşınızdaki kişinin duygusal açıdan olgunlaşmamış olduğunu veya olgun bir partner olmak için yeterli öz farkındalığa sahip olmadığını düşünüyorsanız, ilişkiyi yeniden gözden geçirmenizde bir sakınca yoktur.
