Günümüzde depresyonu birçok kişi, kolayca farkına varılabilecek bir durum olarak düşünür.
Ancak bazı depresyon türlerinin, dışarıdan fark edilmesi zordur. Maskelenmiş depresyon da bunlardan biridir.
Bu yazıda maskelenmiş depresyonu tanıyacak, belirtilerini ve dikkat edilmesi gereken noktalarını öğrenmiş olacaksınız.
Bazı insanlar sabahları her zamanki gibi işe gider, sosyal medyada mutlu paylaşımlar yapar. Kalabalıklarda bulunur, insanları eğlendirir, ilgilidir. Dışarıdan gözlemlendiğinde hayat sevinci vardır. Ancak kimse bilmez ki; onun asıl amacı, sadece hayatta kalmaya çalışmaktır.
Bir sokak seçer kendine, “Bu benim sokağım” der. Her sabah aynı yerden geçer. Belki de bu seçimiyle hayatında sabit bir şey oluşturmak ister.
Bir evlat edinir, bir kedi, bir köpek… Onun sevgisiyle kendini “var” hisseder.
Kitaplar okur. Altını çizdiği cümleler aslında kendi iç sesidir. Kimseyle paylaşmaz, çünkü biriyle paylaştığında kabullenmiş olacaktır.
Bazı zamanlarda da en çok korkulan şey gerçekten üzgün olduğunu kabul etmektir.
Maskelenmiş depresyon böyle başlar. İçeride fırtınalar koparken, dışarıda sessiz, huzurlu bir hâl vardır. İnsanlara yansıyan; senin “güçlü, mutlu, çözüm odaklı” oluşundur.
Sen maskeni öyle başarılı takarsın ki kimse anlamaz. Hatta çoğu zaman sen bile anlamayabilirsin. Maskelenmiş depresyonun en gizli tarafı da budur: İnsan kendini bile kandırabilir.
Bazen de fiziksel anlamda bir ağrı yaşadığın için doktora başvurursun. Yapılan incelemeler sonucunda fiziksel anlamda sağlıklı olduğun sonucuna varılır. Bu noktada akla gelen şey kendini gizleyen maskelenmiş depresyondur. Acı ve ağrı merkezleri beynimizdedir. Yani sen depresyon yaşarken vücudun güçsüz düşerek sana fiziksel ağrı ve acı yaşatabilir.
Peki sonra ne olur?
Günün birinde aynaya baktığında kendini tanımakta zorlanırsın. Her şey yolundaymış gibi görünürken içindeki yorgunluk ansızın ağırlık yapmaya başlar.
Kalabalıkların ortasında, garip bir sessizlikle öylece durursun. Artık bir gülümsemeye karşılık veremezsin. Çünkü yüzünde yıllardır tuttuğun maske çatlamaya başlamıştır.
Ve sen, ilk kez yalnızca yorgun değil, tükenmiş hissedersin.
İçini kemiren o belirsizliği tarif edemezsin. Ne tam anlamıyla üzgünsündür, ne de mutlu. Hayat akıp giderken sen sadece izliyorsundur. Kimi zaman başını yastığa koyduğunda, ağlamadan uyuyamazsın. Ama sabah olduğunda yine gülümsemeyi başarırsın.
İşte en yorucu olan da budur: Güçlü görünmeye devam etmek.
Bir gün biri sana, “Nasılsın?” diye sorduğunda…
“İyiyim” demek yerine duraksarsın. İşte her şey orada başlar. Çünkü bazen, susmaya devam edemediğinde iyileşmeye başlarsın.
O cümle boğazında düğüm olur; ve sen ilk kez gerçekten içinden geçenleri söylemeye cesaret edersin: “İyi değilim” dersin.
O an anlarsın ki, yıllardır bastırdığın duygular, görmezden geldiğin boşluk, aslında yalnızca bir durum değil; kendini belli etmeye çalışan bir mesajdır.
Maskelenmiş depresyon; içten içe seni hasta ederken, dışarıdan güçlü görünmeni ister. Başarıların olur, dostların, hatta kahkahaların… Ama yalnız kaldığında, sessizlikle baş başa kalırsın. Ve o sessizlikte en çok kendi sesinden yorulursun.
Fark Ettiğinde Ne Olur?
Bir duyguyu fark etmek, onu dönüştürmenin ilk adımıdır. Belki de uzun zamandır ihtiyaç duyduğun şey duygularını bastırmak yerine yüzleşmektir. Görmezden geldiğin davranışlarına farkındalıklı tepkiler verdiğinde duygusal dengeni korumaya başlayacaksın.
Bunu anlayabilmen için kendine şu soruları sorabilirsin:
– Gerçekten iyi miyim, yoksa sadece öyle mi görünmeye çalışıyorum?
– Bu yorgunluk geçici mi, yoksa derinlerde bir şey mi eksik?
– En son ne zaman kendimi gerçekten huzurlu hissettim?
– “Ben” dediğim kişi kimdi, kim oldu?
Maskelenmiş depresyonu fark ettiğinde yapılabilecek ilk şey, kendine karşı dürüst olmak. Ardından ise şu adımları izlemek faydalı olacaktır:
1. Duygularını yazıya dök.
Bazen ne hissettiğini bilmek için onları yazman gerekir. İçini döktükçe, neyin seni bu hale getirdiğini daha iyi görürsün.
2. Paylaş.
Güvendiğin birine, bir dostuna, hatta belki bir uzmana anlat. Anlattığında, bazı şeyleri tekrar duymak seni iyi hissettirmeyebilir. Ancak bu şekilde farkındalıklı bir bakış açısı kazanacaksın ve iyileşmen kolaylaşacak.
3. Kendine alan aç.
Sürekli “iyi” görünmeye çalışman gerekmiyor. Yorgunluğuna saygı duy. Gerekirse bir süre dinlen.
İyileşmek öyle sihirli bir şey değildir ve zaman ister. Bazen sadece durmak, gülümsememek, güçlü görünmemek de bir adımdır.
Kendine yer açmak, kendini affetmek, en az başkalarını anlamak kadar değerlidir.
Maskelenmiş depresyon, çoğu zaman sessizdir, fark edilmesi zordur. Her şey yolunda gibi görünürken, içeride yaşananlar çoğu zaman gözden kaçar. O yüzden görmek değil, gerçekten bakmak gerekir. Çünkü ancak bu farkındalıkla, doğru adımlar atılabilir ve iyileşme süreci başlayabilir.
KAYNAKÇA
NPİSTANBUL Hastanesi. (2022 Şubat 21). Maskeli Depresyon Nedir?
https://www.youtube.com/watch?v=MVnVznplPhQ
