Perşembe, Ekim 2, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Kişisel Gelişim ve Sosyal Medya Tükenmişliğinin Kesişimi

Sosyal medya etkisiyle birçok insan görüyoruz; kimisi kitap çıkarmış, kimi zengin olmuş, kimi ün kazanmış… Hepsi bize daha üretken, daha başarılı, daha sakin, daha karizmatik, daha etkili biri olmamız gerektiğini söylüyor.
Peki ya siz? Siz hâlâ kendinizi “daha başarılı” insanlarla kıyaslıyorsunuz. Belki de her gün daha başarılı, daha iyi olmak için çabalıyorsunuz. Tıpkı o gördüğünüz insanlar gibi.

Daha iyi olmak; kitaplar, seminerler, podcastler, sabah rutinleri, meditasyon uygulamaları ile mi başarılır? İyi olmak çevreden, sosyal medyadan gelen söylemlere göre ölçüt alınır mı?
Bu sonsuz yarış gerçekten bize iyi geliyor mu?

Sosyal Medyada ‘Kişisel Gelişim’ Estetiği

Sosyal medyada bir sürü başarı hikayesi dolanıyor. İnsanlara “Ben yaptıysam siz de yaparsınız” diyorlar. Ama herkes aynı mıdır? Belki maddi durumunuz aynı olabilir, ancak kişisel özellikleriniz ya da zihinsel yapınız farklılık gösterebilir.

Kıyaslama yapmak bu durumda doğru olmaz, çünkü herkesin kendine özel bir bakış açısı ve hayatı vardır. Başarıya giden yol tek değildir.

Ayrıca akıllara bir soru daha geliyor: Sosyal medyada sunulan “başarı” gerçek mi?

Her konuda olduğu gibi bu konuda da gerçek örnekler bulunabilir ama sosyal medyada gördüğümüz her şeyi gerçek kabul etmek yanıltıcı olabilir. İnsanları yanıltmanın bu kadar kolaylaştığı bir ortam olan sosyal medyada, başarılı olarak betimlediğiniz kişilerin arka planında bambaşka gerçekler olduğunu görebilirsiniz. Bu yüzden bu insanları örnek almak ne kadar doğrudur tartışılır.

Kendini Geliştirmenin Bedeli

Hep daha iyisi olmaya çalış, daha çok çalış, daha üretken ol. Bu ifadeleri sıklıkla duyuyoruz ve görüyoruz. Bu konuşmalar hayatımıza yayılmış durumda.

Ancak bu yoğun kişisel gelişim baskısı, çoğu zaman bireyde tam tersine, bir yetersizlik hissi yaratıyor. Kişiyi memnuniyetsizliğe ve mükemmeliyetçiliğe sürüklüyor.

Bir konuda sizden daha çok şey yapmış birisini gördükçe yetersiz hissetmeye başlıyor olabilirsiniz. Bu sayede sadece üretken olmak ya da başarılı olmak değil, aynı zamanda bu baskının yarattığı stresi de taşımak zorunda kalabilirsiniz.

Sonuç, gerçek bir gelişimden ziyade tükenmişlik oluyor. Yani ilham vermeyi amaçlayan bu içerikler zamanla ters bir etki yapabiliyor.

“Yapabilirsin” ifadesi, “neden yapamıyorum” oluyor. Bu yetersizlik sadece öz şefkate, özgüvene etki etmiyor. Hayata olan bakışı da etkiliyor.

Zamanında memnun olduğunuz, içinde mutlu olduğunuz o hayat, o ev, o iş bir eksikliğe dönüşebiliyor. Daha iyisini hayal ederken elinizde olanlar anlamını yitirebiliyor ve motivasyon yerine memnuniyetsizlikle ortada kalabiliyorsunuz.

Bu yüzden, gelişim adına çıktığımız yolda aslında kendimizden uzaklaşmamak, öz değerimizi yalnızca başarıya değil, varoluşumuza da dayandırmak çok önemlidir.

Daha İyi Olmak

“Daha iyi olmak, bireyin mevcut potansiyelini geliştirerek yaşam kalitesini artırma çabasıdır.” (Ryff, 1989).

Hep daha iyisi için çabalarız ama daha iyisi ne demek diye düşünmeyiz. Önümüze daha yüksek hedefler koyarız ama bu hedefler bizi daha ‘iyi’ yapacak mı diye bakmayız.

Bu koyduğumuz iyilik ölçütü nedir? Ya da iyi nedir?

Bu soruya bir sürü farklı ve aynı cevaplar bulabiliriz. Aynı cevaplar gerek toplumun getirdiği bakış açısından veya şans eseri olabilir ama farklı cevaplarda bizi ayıran niteliklerden sayılabilir.

Bu ölçütü veya hedefleri seçerken başkalarınınkini kullanırsak bize uygun olmayan bir yola girebiliriz. Daha iyi olmasını beklediğiniz o başarı sonunda hüsranla sonuçlanabilir.

Hatta o hedefleri başarsanız bile sonunda mutlu olmayabilirsiniz. Belki de geliştirmeniz gereken, başarmanız gereken hedef o hedef değildir.

O açıdan gelişseniz bile bazı açılardan sizi geriye çekebilir. İstenmeyen yerlere götürebilir.

Bu yüzden hedef belirlerken sonuçlarını düşünmelisiniz. En önemlisi ilk kendimizi tanımalısınız.

Kişisel gelişim size bir şeyler katmalıdır, bir şeyler götürmemelidir. Gerçek kişisel gelişim size enerji, anlam ve tatmin katmalı; yıpratma, tüketme ya da değerlerinize aykırı olma durumunda bu gelişim amacını yitirir. Daha ‘iyi’ olmazsınız.

Dengeyi Korumak

Daha üretken, daha başarılı, daha etkili olmalı mıyız? Yoksa kendimizle ve koşullarımızla barışmalı mıyız?

Gelişimde odaklanmamız gereken performans değil, öğrenme ve değer odaklı ilerlemedir.

Sürekli daha iyisini hedeflemek, çabalamak bir noktada yorucu bir hale gelebilir ve yaşamın dengesini bozabilir.

Bu noktada önemli olan dengeyi keşfetmek ve sosyal medya tükenmişliğinden kurtulmanın yollarını bulmak.

Kendinizi tanımak ve öz şefkat geliştirmek bunun yanında gelişim için çabalamak, tükenmişliğe sürüklemeden kişisel gelişim sağlayabilir.

Dengeyi korumak hem daha sağlıklı düşünmenizi ve ilerlemenizi sağlar hem de psikolojik iyi oluşunuza zarar gelmesini önler.

Hayatınızın kıymetini ve anlamını bilirken hem de bunların doğrultusunda kendiniz için uygun olan hedefler için çabalayabilirsiniz.

Bu sayede huzur korunur ve kişisel gelişim devam eder. Dinlenmeyi zayıflık olarak görmeyip küçük başarılardan bile mutlu olmayı öğrenmelisiniz.

Unutmamalıyız ki, gerçek başarı yalnızca sürekli ilerlemek değil; aynı zamanda kendimizi sevmek ve yaşamın ritmine uyum sağlamaktır.

Kaynakça

  • Carl Cederström & André Spicer (2015). The Wellness Syndrome. Polity Press.

  • Kristin Neff (2011). Self-Compassion: The Proven Power of Being Kind to Yourself. HarperCollins.

  • Held, B. S. (2002). The Tyranny of the Positive Attitude in America. Journal of Clinical Psychology, 58(9), 965-991.

  • ScienceDirect – Self Improvement

Ece Uybaş
Ece Uybaş
Ece Uybaş, Maltepe Üniversitesi'nde İngilizce Psikoloji bölümünde öğrenim görmektedir. Sosyal psikoloji, klinik psikoloji, gelişim psikolojisi ve deneysel psikoloji alanlarına ilgi duymaktadır. Psikolojiye ek olarak, resim ve yazıyla ilgilenmekte ve sanatı bir ifade aracı olarak görmektedir. Ayrıca, çeşitli yardım kuruluşlarında aktif rol alarak topluma katkı sağlamaktadır. Akademik bilgisini derinleştirmeyi ve psikoloji alanında farkındalık yaratmayı hedeflemektedir. Bilimsel araştırmalara ve psikolojinin günlük yaşama etkilerine dair içerikler üretmeye önem vermektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar