Salı, Eylül 30, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Görünmez Çocuk Sendromu: Narsist Ebeveynlerin Duygusal İhmal Döngüsü

Küçük bir gülüş… ama ardında koca bir sessizlik saklı gibi. Çocuğunuzun gözlerine baktığınızda, orada bir uzaklık, bir çekilme hissediyor musunuz? Onun duygularını gerçekten duyuyor musunuz, yoksa kendi beklentileriniz ve ihtiyaçlarınız farkında olmadan onun önüne mi geçiyor? İşte Görünmez Çocuk Sendromu tam da bu durumun adıdır; fiziksel olarak yanımızda olan ama duygusal olarak anne veya babası tarafından görülmeyen çocukların yaşadığı derin bir yalnızlık. Bu makalede, ebeveyn-çocuk ilişkisinde farkında olmadan oluşabilecek duygusal mesafeleri, bunların kökeninde yer alabilecek dinamikleri ve değişim için küçük ama etkili adımları keşfedeceğiz.

Narsisizm Nedir?

Narsisizm, halk arasında kişinin kendini aşırı beğenmesi, sürekli takdir ve onay arayışı içinde olması olarak bilinir. Ancak gerçekte bu durum, çoğu zaman kökeninde derin bir değersizlik hissini barındırır. Bazı kişiler, çocuklukta yeterince kabul ve sevgi görmedikleri için ilerleyen yaşlarda bu eksikliği abartılı bir benlik sunarak telafi etmeye çalışırlar.

Gizli narsizm ise, dışarıdan daha alçakgönüllü görünse de içeride aynı onay ihtiyacı ve kontrol arzusunu barındırır. Ebeveynlikte bu durum, çocuğun duygusal ihtiyaçlarının geri plana atılmasıyla kendini gösterir. Narsist ebeveynler, çoğu zaman farkında olmadan, kendi yaralarını çocukları üzerinden sarmaya çalışırlar.

Görünmez Çocuk Sendromu ve Narsist Ebeveynlik

Narsist ebeveynler, çocuklarının başarılarını kendi yansımaları olarak görür, onların duygu ve ihtiyaçlarını ikinci plana atabilir. Bu, çocukta “ben olduğum halimle değerli değilim” duygusunu pekiştirir.

Bu çocuklar çoğu zaman ebeveynlerinin ruh halini anlamak için sürekli tetikte yaşar, yanlış bir şey söylemekten korkar, hislerini bastırır. Oyun oynamak ya da kendi dünyasında hayal kurmak yerine, “Annem/babam bugün iyi mi?” diye gözlem yapar. Böylece görünmez olur; varlığı hissedilen ama duygusal varlığı reddedilmiş bir çocuk haline gelir.

Ebeveyn davranışlarında sıkça karşılaşılan belirtiler arasında şunlar vardır: çocuğun hatalarını kişisel algılamak, üzüntüsünü küçümsemek, başarısını abartmak ya da değersizleştirmek; sürekli kontrolcü ve eleştirel olmak. Çocuk ise ya sessizleşip uyum sağlar ya da öfke patlamaları yaşar. Bu döngü, hem ebeveyn hem çocuk için yıpratıcıdır.

Uzun Vadeli Etkileri

Duygusal ihmal, yetişkinlikte özgüven eksikliği, sınır koyamama, sağlıksız ilişkiler kurma gibi sorunlara yol açar. Onay arayan, değersizlik duygusuyla yaşayan bireyler, kendilerini ifade etmekte zorlanır. Bazıları ise duygusal bağlardan tamamen kaçar, “kimseye muhtaç olmama” adına aşırı bağımsızlaşır.

Ebeveynlere Farkındalık ve Çözüm Yolları

Bu satırları okurken kendinizi sorguluyorsanız, bu kötü bir şey değil; tam tersine farkındalığın başladığı andasınız. Kendinize sorun: Çocuğunuz size bir şey anlattığında onu gerçekten dinliyor musunuz, yoksa zihniniz başka yerde mi? Onun duygularını tanımasına fırsat veriyor musunuz? Kendi hayalleriniz, onun ihtiyaçlarının önüne geçmiş olabilir mi? Ve en önemlisi, onu sadece “başardığında” mı takdir ediyorsunuz, yoksa olduğu gibi mi kabul ediyorsunuz?

Değişim, devrim niteliğinde adımlar gerektirmez; bazen yalnızca günün on dakikasını çocuğunuzun gözlerine bakarak, onu kesmeden dinlemek bile yeterlidir. İlgi, merak ve koşulsuz sevgi, çocuğun kendini değerli hissetmesinin en güçlü yollarıdır. Ve farkındalık, bir anlık değil, yaşam boyu süren bir alışkanlıktır. Her gün kendinize şu soruyu sormak bile yeter: “Bugün çocuğumun kendini görünür hissetmesi için ne yaptım?”

Son Söz: Görünür Olmanın Gücü

Görünmez çocukların duygusal yaraları derindir, ancak sevgi ve farkındalıkla iyileşebilir. Narsist ebeveynlik döngüsünü kırmak, çocuğunuzun sağlıklı, özgüvenli bir birey olarak yetişmesine verebileceğiniz en değerli armağandır. Kendinizi sorgulamak kolay olmayabilir; fakat attığınız her küçük adım, hem sizin hem çocuğunuzun hayatında onarıcı izler bırakır.

Ve unutmayın; çocuğunuzun dünyasında en çok görmek istediği şey, onun gerçekten var olduğunu hissetmenizdir.

Kaynakça

• Karaşar, B., & Öğülmüş, S. (2016). Narsistik kişilik özelliğinin çocukluk döneminde ebeveyn tutumları ile ilişkisi. Türk Psikoloji Dergisi, 31(78), 1–14. https://dergipark.org.tr/tr/pub/tpd
• Yıldız, M. A., & Duy, B. (2014). Narsisizm ile algılanan ebeveyn tutumları arasındaki ilişkiler. Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri, 14(3), 1029–1048. https://doi.org/10.12738/estp.2014.3.1806
• Brummelman, E., Thomaes, S., Nelemans, S. A., Orobio de Castro, B., Overbeek, G., & Bushman, B. J. (2015). Origins of narcissism in children. Proceedings of the National Academy of Sciences, 112(12), 3659–3662. https://doi.org/10.1073/pnas.1420870112
• McBride, K. (2018, February 19). How narcissistic parenting can affect children. Psychology Today. https://www.psychologytoday.com/intl/blog/the-legacy-of-distorted-love/201802/how-narcissistic-parenting-can-affect-children

Melis Karataş
Melis Karataş
Melis Karataş, Ufuk Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik 3. sınıf öğrencisidir. Çocuk psikolojisi ve oyun terapisi alanlarına ilgi duymakta, Ankara Maki Çocuk Kliniği’nde oyun terapisi eğitimi almıştır. Ankara BK Psikoloji Kliniği’nde staj yapmaktadır. Ayrıca TEGV’de gönüllü olarak psikolojik içerik üretimi ve saha çalışmaları yürütmektedir. Şema terapi ve özşefkat üzerine eğitimler alarak mesleki gelişimini sürdürmekte; psikolojik dayanıklılık ve çocuklarla etkili iletişim konularında çalışmaktadır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar