Çarşamba, Ekim 22, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Erteleme Davranışının Psikolojisi ve Üstesinden Gelme Yolları

 

Erteleme, modern çağın en yaygın psikolojik alışkanlıklarından biri haline gelmiş durumda. Teknolojinin sunduğu sayısız dikkat dağıtıcı unsur, artan iş ve görev yüküyle birleşince birçok kişi, yapması gereken işleri ileri bir zamana atma eğilimi gösteriyor.

Bu durum hem kişisel hem de profesyonel yaşamı derinden etkileyebiliyor.

Pek çok kişi, verimsiz geçen günlerin ardından “Zamanımı neden bu kadar boşa harcadım?” sorusunu kendine soruyor. Bu sorunun temelinde genellikle erteleme davranışı yatıyor.

Erteleme, yalnızca bir işi geciktirmek değil, aynı zamanda stres, kaygı ve suçluluk gibi olumsuz duygularla da bağlantılı bir süreçtir.

Özellikle etkili bir zaman yönetimi becerisine sahip olmayan bireylerde, erteleme davranışı daha sık görülür. Gün içinde yapılacak işleri planlayamamak, önceliklendirme yapamamak ve belirlenen hedeflere ulaşmak için gerekli adımları atmamak, bu davranışın devam etmesine neden olur.

Bu yazıda, ertelemenin psikolojik arka planını inceleyecek, zaman yönetimiyle olan ilişkisini ele alacak ve bu döngüden çıkmak için uygulanabilir çözüm yollarına yer vereceğiz.

erteleme davranışı

Erteleme Davranışı Nedir?

Erteleme, kişinin bir işi ya da görevi yapması gereken zamandan bilinçli olarak geciktirmesi ya da ileri bir tarihe atmasıdır. Bu davranış, basit bir “şimdi canım istemiyor” düşüncesinden öteye geçerek, zamanla bireyin yaşam kalitesini etkileyen kronik bir alışkanlığa dönüşebilir.

Erteleme, bir tercih midir yoksa bir savunma mekanizması mı?

Erteleme çoğu zaman bir karar gibi görünse de altında yatan psikolojik nedenlerle bir savunma mekanizması olarak işlev görebilir. Birey, bilinçli ya da bilinçsiz şekilde zorluklarla yüzleşmekten, başarısızlık ihtimalinden ya da mükemmel sonuç çıkaramama korkusundan kaçar.

Hangi tür görevler daha çok ertelenir?

  • Belirsiz ya da karmaşık görevler
  • Sonuçları uzak gelecekte olan işler (örneğin: sınava çalışma)
  • Kişisel gelişimle ilgili ama aciliyeti olmayan işler (spor yapmak, kitap yazmak vb.)
  • Kişide kaygı uyandıran ya da başarısız olma ihtimali taşıyan görevler

Erteleme ile tembellik arasındaki fark

Erteleme, genellikle tembellikle karıştırılsa da aralarında önemli farklar vardır:

  • Tembellik, kişinin eyleme geçmek için hiçbir motivasyonunun olmamasıdır.
  • Erteleme ise kişi eyleme geçmek ister fakat çeşitli duygusal veya bilişsel engeller nedeniyle bunu yapamaz.

Bu fark, ertelemenin altında yatan psikolojik etkenleri anlamak için oldukça önemlidir. Erteleyen birey, çoğu zaman zihinsel bir çatışma içindedir: Yapması gerekenin farkındadır ama kendini harekete geçiremez.

Ertelemenin Psikolojik Nedenleri

Erteleme davranışı sadece zamanla ilgili değil, çoğu zaman kişinin iç dünyasında yaşadığı çatışmalarla doğrudan ilişkilidir. Bu bölümde, ertelemenin arkasındaki en yaygın psikolojik nedenleri inceleyeceğiz.

  1. Mükemmeliyetçilik

Mükemmeliyetçi bireyler, bir işe başlamak için “doğru zaman”ı ya da “kusursuz koşulları” bekler. Ancak bu koşullar çoğu zaman hiç oluşmaz.

Bu da işi sürekli ertelemeye neden olur. “Ya yeterince iyi olmazsa?” düşüncesi, harekete geçmenin önündeki en büyük engellerdendir.

  1. Başarısızlık Korkusu

Bazı bireyler, yapacakları işte başarısız olma ihtimalinden öylesine korkarlar ki, hiç başlamamayı tercih ederler.

Bu durum genellikle geçmişte yaşanmış başarısız deneyimlerden beslenir. “Başlamazsam, başarısız da olmam” düşüncesi, kısa vadede rahatlatıcı gelse de uzun vadede kaygı ve pişmanlık yaratır.

  1. Kaygı ve Düşük Öz Güven

Kendine inancı düşük olan bireyler, yapacakları işin altından kalkamayacaklarını düşünürler. Bu içsel yetersizlik hissi kaygıyı artırır, bu da ertelemeye yol açar. Özellikle büyük projelerde ya da yüksek sorumluluk gerektiren görevlerde bu durum daha belirgindir.

  1. Anlık Hazza Yönelme (Hedonistik Erteleme)

İnsan beyni kısa vadeli ödüllere karşı daha duyarlıdır. Sosyal medya, dizi izleme, oyun oynama gibi anlık hazlar, uzun vadeli ve çaba gerektiren işlerin önüne geçebilir.

Bu da bireyin sürekli olarak daha “kolay” ve “keyifli” aktiviteleri tercih etmesine neden olur.

  1. Karar Verme Güçlüğü

Bazı insanlar, hangi işi önce yapması gerektiğine karar veremez ve bu belirsizlik içinde hiçbir işe başlayamaz. Alternatifler arasında sıkışıp kalan zihin, görevlerin ertelenmesine ve zamanın boşa geçmesine yol açar.

Bu psikolojik nedenlerin farkında olmak, erteleme davranışının üstesinden gelmenin ilk adımıdır. Kişi, neden ertelediğini fark ettiğinde, davranışını değiştirme yönünde bilinçli adımlar atabilir.

Ertelemenin Sonuçları

Erteleme davranışı kısa vadede kişiye rahatlama hissi verse de, uzun vadede hem ruhsal hem de sosyal yaşam üzerinde olumsuz etkiler yaratır.

Zamanında yapılmayan işler birikir, stres artar ve kişi kendini kısır bir döngü içinde bulur. İşte ertelemenin başlıca sonuçları:

  1. Akademik ve Profesyonel Başarısızlık

Özellikle öğrenci ve çalışan bireylerde erteleme, teslim tarihlerini kaçırmaya, kalitesiz iş çıkarmaya ve performans düşüklüğüne yol açar. Bu durum, notların düşmesine ya da kariyer hedeflerinden uzaklaşmaya neden olabilir.

  1. Zaman Kaybı ve Verimsizlik

Erteleme, gün içindeki zamanın verimsiz kullanılmasına yol açar. Kişi, önemli işleri bitiremediği gibi zamanı da verimli planlayamaz. Bu da yapılacak işlerin daha da birikmesine neden olur.

  1. Psikolojik Etkiler (Stres, Suçluluk, Özgüven Düşüklüğü)
  • Sürekli bir şeyleri geciktiren birey, zamanla kendine olan güvenini kaybeder.
  • “Yine yapamadım” düşüncesi, suçluluk ve yetersizlik duygularını tetikler.
  • Bu da stres seviyesini artırarak bir sonraki görev için motivasyonu azaltır.
  1. Sosyal İlişkilerde Zedelenmeler

Sürekli verilen sözlerin tutulmaması, görevlerin ertelenmesi ve sorumlulukların aksatılması, çevredeki insanların güvenini sarsar. Aile üyeleri, arkadaşlar ya da iş arkadaşları bu durumdan olumsuz etkilenebilir.

  1. İçsel Tatminsizlik ve Hayal Kırıklığı

Birey, zamanla hayallerinden uzaklaştığını, potansiyelini kullanamadığını fark eder. Bu da yaşamdan alınan tatmini azaltır ve kişinin kendi yaşamına dair olumsuz düşünceler geliştirmesine neden olabilir.

Ertelemenin sonuçları, sadece gün içindeki işlerin aksamasıyla sınırlı değildir; uzun vadede kişinin tüm yaşam kalitesini düşürebilir. Bu yüzden farkındalık geliştirerek harekete geçmek büyük önem taşır.

 Zaman Yönetimi ile Ertelemenin İlişkisi

Erteleme davranışı çoğu zaman, etkili bir zaman yönetimi becerisinin eksikliğiyle doğrudan bağlantılıdır. Zamanını planlayamayan, görevleri önceliklendiremeyen bireyler için erteleme adeta kaçınılmaz bir davranış haline gelir.

  1. Erteleme, Zaman Algısını Nasıl Etkiler?

Erteleyen bireyler, genellikle zamanı yanlış algılar. Yapılacak bir iş için “daha çok zaman var” ya da “bunu sonra da rahatlıkla yapabilirim” düşüncesi hâkim olur. Ancak bu yanlış zaman algısı, görevlerin birikmesine ve son dakikada panik hâlinde yapılmasına neden olur.

  1. Zaman Yönetimi Eksikliği ve Erteleme Döngüsü

Zaman yönetimi becerileri gelişmemiş bireylerde aşağıdaki döngü sıkça görülür:

  • Plan yapılmaz →
  • Hangi işin önce yapılacağına karar verilemez →
  • Kaygı artar →
  • Kısa vadeli keyifli aktivitelere yönelinir →
  • Asıl görev ertelenir →
  • Suçluluk hissi doğar →
  • Verimlilik düşer →
  • Yeni işler birikir →
  • Yine plan yapılmaz…

Bu kısır döngü, zaman içinde bireyin kontrol duygusunu kaybetmesine yol açar.

  1. Etkili Zaman Yönetimi Ertelemeyi Nasıl Azaltır?
  • Planlama yapma alışkanlığı, görevleri zihinsel olarak organize etmeye yardımcı olur.
  • Önceliklendirme becerisi, kişinin en önemli işlere odaklanmasını sağlar.
  • Zaman bloklama ve mola sistemleri (örneğin Pomodoro) işleri daha yönetilebilir hâle getirir.
  • Gerçekçi süre tahmini, zamanı doğru değerlendirmeyi kolaylaştırır ve son dakika stresini azaltır.

Zaman yönetimi becerisi, sadece üretkenliği artırmakla kalmaz; aynı zamanda kişinin kendini yeterli hissetmesine, özgüveninin artmasına ve erteleme davranışını azaltmasına da katkı sağlar.

 Erteleme Davranışıyla Başa Çıkma Yolları

Erteleme, fark edildiği ve üzerine gidildiği takdirde değiştirilebilecek bir davranıştır. Bireyin kendini tanıması, alışkanlıklarını gözden geçirmesi ve uygun stratejileri uygulaması, bu döngüden çıkmasını kolaylaştırır. Aşağıda, ertelemeyle başa çıkmak için etkili yöntemleri başlıklar hâlinde inceleyelim:

Bilişsel Farkındalık Geliştirme

  • Hangi durumlarda daha çok ertelediğinizi gözlemleyin.
  • Ertelemeyi tetikleyen düşünce kalıplarınızı tanıyın (örneğin: “Bunu şimdi yapacak enerjim yok.”).
  • Erteleme sonrası hissettiğiniz duyguların (pişmanlık, stres) farkında olun.

Zaman Yönetimi Stratejileri

  • Eisenhower Matrisi: Görevleri önemli-acil ölçeğine göre sınıflandırarak öncelik sırasına koyun.
  • Pomodoro Tekniği: 25 dakikalık odaklanma ve ardından 5 dakikalık molalar vererek çalışın.
  • Günlük/haftalık planlayıcı kullanarak görevlerinizi yazılı hâle getirin ve takvimle eşleştirin.

Hedef Belirleme ve Parçalara Ayırma

  • SMART hedefler oluşturun: Spesifik, Ölçülebilir, Ulaşılabilir, Gerçekçi, Zamanlı.
  • Büyük görevleri küçük, kolayca tamamlanabilir parçalara bölün.
  • “Bitmemiş dev işler” yerine “tamamlanmış küçük adımlar” beyninize başarı hissi verir.

Çevresel Düzenleme

  • Çalışma ortamını sadeleştirin, dikkat dağıtıcı unsurları ortadan kaldırın.
  • Telefonu sessize almak ya da uygulama bildirimlerini kapatmak fark yaratır.
  • Evden çalışıyorsanız, sabit bir çalışma köşesi belirleyin.

Öz Disiplin Geliştirme

  • Kendinize ödül sistemi kurun: Tamamlanan bir görev sonrası kısa bir yürüyüş, kahve molası gibi küçük ödüller.
  • Disiplin, motivasyondan daha güçlüdür; motive olmayı beklemeden harekete geçin.
  • Rutin oluşturun: Aynı saatte uyanmak, belirli bir saatte çalışmaya başlamak gibi alışkanlıklar beyninizi otomatik çalışmaya yönlendirir.

Psikolojik Destek ve Profesyonel Yardım

  • Erteleme alışkanlığı çok yoğun ve yaşam kalitesini etkiliyor durumdaysa bir uzmandan yardım alın.
  • Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), erteleme davranışının altında yatan düşünce kalıplarını değiştirmede oldukça etkilidir.
  • Grup terapileri ya da motivasyon koçluğu da destekleyici olabilir.

Bu stratejilerin her biri, tek başına veya birlikte kullanıldığında, erteleme alışkanlığını azaltmada güçlü adımlar atmanızı sağlayabilir. Önemli olan, kendiniz için en uygun olan yöntemi belirleyip istikrarlı bir şekilde uygulamaktır.

Dijital Araçlarla Ertelemeyi Azaltmak

Teknoloji çoğu zaman ertelemenin kaynağı gibi görünse de doğru kullanıldığında tam tersi etki yaratarak üretkenliği artırabilir. Günümüzde hem kişisel planlama hem de zaman yönetimi konusunda birçok dijital araç ve uygulama, erteleme alışkanlığıyla başa çıkmak için etkili çözümler sunuyor.

  1. Görev ve Planlama Uygulamaları
  • Todoist: Günlük yapılacak işleri planlamak ve tamamlandıkça işaretlemek için kullanışlı bir uygulama.
  • Microsoft To Do: Basit arayüzü ve anımsatıcı özellikleriyle görev takibi için ideal.
  • Notion: Proje yönetimi, içerik planlama ve kişisel verimlilik için esnek bir araç.
  1. Zaman Takibi Uygulamaları
  • RescueTime: Gün boyunca hangi sitelere ne kadar zaman harcadığınızı analiz eder. Gereksiz zaman tüketimini fark etmenizi sağlar.
  • Toggl Track: Hangi işe ne kadar süre harcadığınızı takip etmenizi kolaylaştırır. Özellikle freelance çalışanlar için oldukça faydalıdır.
  • Clockify: Ekip bazlı projelerde süre takibi yapabilir, zaman yönetimini veriye dayalı hâle getirir.
  1. Odaklanma ve Dikkat Yönetimi Araçları
  • Forest: Telefona bakmadan belirli süre boyunca çalışırsanız, dijital bir ağaç büyür. Hem motive edici hem eğlenceli.
  • Focus To-Do: Pomodoro tekniğiyle görevleri eşleştirip çalışmanıza yardımcı olur.
  • Freedom: Belirlediğiniz süre boyunca sosyal medya ve dikkat dağıtıcı uygulamaları engeller.
  1. Takvim ve Hatırlatıcı Sistemleri
  • Google Takvim: Günlük ve haftalık görevlerinizi zaman blokları hâlinde planlamanıza yardımcı olur.
  • Apple Hatırlatıcılar / Android Tasks: Basit ama etkili kişisel hatırlatma araçlarıdır.

Bu dijital araçlar sayesinde yapılacak işleri görselleştirmek, zamanı izlemek ve dikkat dağıtıcıları azaltmak mümkün hâle gelir. Önemli olan, bu uygulamaları bir yük olarak değil, sizi destekleyen yardımcılar olarak görmek ve düzenli kullanmaya özen göstermektir.

Erteleme, zaman zaman herkesin yaşadığı oldukça insani bir davranıştır. Ancak bu alışkanlık sürekli hâle geldiğinde hem günlük hayatı hem de uzun vadeli hedefleri olumsuz yönde etkileyebilir. İşte bu noktada farkındalık, değişimin başlangıç noktasıdır.

Bu yazıda gördüğümüz gibi, ertelemenin altında yatan birçok psikolojik neden olabilir: mükemmeliyetçilik, kaygı, düşük öz güven, anlık hazlara yönelme gibi faktörler…

Ancak bu nedenlerin farkına varıldığında, ertelemenin üstesinden gelmek de mümkündür. Etkili zaman yönetimi becerileri kazanmak, görevleri parçalara ayırmak, çevreyi düzenlemek ve doğru dijital araçları kullanmak gibi adımlar, bu süreçte size büyük avantaj sağlayacaktır.

Unutmayın; küçük bir adım, büyük bir değişimin başlangıcı olabilir. Mükemmel olmayı beklemek yerine, başlamayı tercih edin. Çünkü harekete geçmek, erteleme döngüsünü kırmanın en güçlü yoludur.

Kendinize karşı sabırlı olun, başarısızlıkla değil gelişimle ilgilenin ve her gün bir adım daha ileri gitmeye odaklanın. Erteleme alışkanlığınızı dönüştürmek, sadece zamanınızı değil; hayatınızı da dönüştürecektir.

 

Psychology Times
Psychology Timeshttp://www.psychologytimes.com.tr
🌍 Türkiye ve İngiltere’nin En Büyük Psikoloji Platformu

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar