Salı, Eylül 30, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Aşkın Kimyası

Aşk ve ilişkiler, sadece duygusal ve kimyasal süreçlerden ibaret değildir. Psikolojik birçok bileşeni bulunur. İnsanlar, geçmiş deneyimlerinden, inançlarından ve değerlerinden kaynaklanan içsel şemalarla hareket ederler. Bu şemalar, aşkı, çekimi ve bağlılığı algılama şeklimizi şekillendirir. Aşkın şematik kimyası, bireylerin önceki ilişkilerinden edindiği deneyimler, ailevi yapıları ve toplumsal normlarla şekillenen içsel bir harita olarak düşünülebilir.

Aşkın Kimyası ve İçsel Şemalar: Geçmişin Etkisi

Aşk, biyolojik olarak beyinde kimyasal reaksiyonlarla tetiklenirken, bu kimyasalların etkisi, kişilerin geçmiş yaşantılarından ve geliştirdikleri içsel şemalardan etkilenir. Şemalar, bireylerin dünyayı nasıl algıladığını ve onlara nasıl tepki verdiklerini belirleyen mental çerçevelerdir. Aşk ve çekim de bu çerçevelerle şekillenir. Örneğin, bir kişi geçmişte sevgisiz bir ortamda büyüdüyse, sevgiyi ve yakınlığı daha az güvenli veya daha karmaşık bir şekilde algılayabilir. Bu şema, bu kişinin ilişkilere yaklaşımını ve partnerine duyduğu çekimi etkileyebilir.

Şemaların Aşk İlişkilerindeki Rolü ve Zorlukları

Aşkın kimyası, içsel şemalarla birleştiğinde, bazen sağlıklı ilişkiler kurmayı zorlaştırabilir. Örneğin, bir kişi geçmişte reddedilme korkusu yaşadıysa, bu korku, yeni bir ilişkiye başlarken partneriyle aşırı şekilde mesafeli olmasına veya duygusal olarak bağlanmaktan kaçınmasına neden olabilir. Benzer şekilde, şematik olarak “sürekli onay arama” davranışı gösteren bir kişi, aşk ilişkilerinde sürekli olarak güven arayışında olabilir. Bu tür şemalar, ilişkilerde sık sık güvensizlik, çatışmalar ve ayrılıklarla sonuçlanabilir.

Aşkın Kimyası

İlişki Başlangıcında Güven ve Şemaların Etkisi

Şemalar, aşkın kimyasının yanı sıra, insanların ilişkilere nasıl yaklaştıklarını da etkiler. Bir kişi, kendisini sürekli yetersiz hissettiği bir ailede büyümüşse, partnerine yönelik güveni inşa etmekte zorluk yaşayabilir. Bu tür şemalar, ilişki başlangıcında partneri “test etme” veya “kendi değeriyle ilgili endişeler” gibi davranışlara yol açabilir. Diğer taraftan, güçlü ve sağlıklı bir bağlanma şeması geliştiren kişiler, aşkı daha güvenli ve açık bir şekilde deneyimleyebilirler.

Aşkın Şematik Kimyası: Bilinçli İlişkiler İçin Farkındalık

Aşkın şematik kimyası, bireylerin içsel dünyaları, geçmiş deneyimleri ve duygu durumlarına dayalı bir süreçtir. Şemalar, aşkı ve ilişkileri sadece kimyasal bir tepki olarak değil, daha derin psikolojik faktörlerle de şekillendirir. Bu bağlamda, aşkın kimyasını anlamak, bireylerin içsel şemalarının ve geçmişlerinin bu kimyasal reaksiyonları nasıl yönlendirdiğini ortaya koyar. Aşk ilişkilerinde daha sağlıklı ve dengeli bir yol izlemek için, insanlar şemalarını tanıyıp, bu şemaların farkına vararak ve gerektiğinde dönüştürerek daha bilinçli bir şekilde ilişkilerine yaklaşabilirler.

Aşkın Kimyası
Başak Sarıca
Başak Sarıca
Başak Sarıca, psikolojik danışman ve psikolog olarak bireysel danışmanlık süreçlerinde ergen ve yetişkinlerle çalışmaktadır. Eğitim hayatını Maltepe Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünde tamamlamış ve aynı zamanda Psikoloji (İngilizce) alanında çift anadal programını bitirmiştir. Mesleki deneyimleri arasında okul psikolojik danışmanlığı, akademik ve psikolojik danışmanlık, bireysel terapi süreçleri ve tercih danışmanlığı bulunuyor. İstanbul’daki çeşitli okullarda lise, ortaokul ve ilkokul öğrencilerine yönelik seminerler, grup rehberliği programları ve bireysel görüşmeler gerçekleştirmiştir. Bilişsel Davranışçı Terapi, Kabul ve Kararlılık Terapisi (ACT) ve Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi ekolleri üzerine eğitimler almıştır. Başlıca çalışma alanları ise; ilişkiler, bağlanma stilleri, şemalar, depresyon, duygu regülasyonu, beden imajı ve mükemmelliyetçiliktir. Psikoterapiyi ve psikoloji herkes için anlaşılır bir hale getirmek amacıyla içerikler üretmeye devam etmektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar