Drama kelimesinin kökeni Yunanca’dan geçmektedir. Tam bir Türkçe anlamı olmamakla beraber Yunanca’da hareket anlamına gelir. Drama’nın ilk kullanıldığı alan tiyatrodur ve İngiltere, Amerika gibi ülkelerde Winifred Word, Viola Spolin gibi drama liderleri geliştirmiştir. Türkiye’de ise İsmail Hakkı Baltacıoğlu, Tamer Levent gibi isimler önder olmuştur (Akdemir, 2016). 1900’lü yıllarda ülkemizde ortaokul veya ilkokul çocuklarında dramatizasyon olarak tanımladıkları tiyatro etkinliklerinde görülmektedir.
Yaratıcı Drama Nedir?
“Drama nedir?” sorusu günümüzde daha çok sorulmaktadır. İçsel durumların, düşüncelerin davranışa dönüşmesidir. Drama ile birey düşünür, planlar, harekete geçirir ve eğlenir. Yaratıcı drama ile gelişen çocuk sadece oyun oynamaz veya role girip çıkmaz, aynı zamanda hayatı da tanır. Örneğin, anne-baba çocuk olup, çocuğun ebeveyn olduğu oyunlarda anneyi tanır. Neden sorusuna cevap bulur (Tuluk, 2004).
Günümüzde eğitimde en çok başvurulan yöntem yaratıcı dramadır. Hatta en klasik yöntem olarak bilinir çünkü eğitim verenin çocuğu en kolay anladığı, çocuğun iç görüsünü en iyi gördüğü, aynı zamanda da çocuğun eğitim verene yakın hissettiği ve onu anlamlandırdığı yöntem budur. Bu yöntem çocuğun düş gücüne ulaşır.
Yaratıcı Drama ile Sosyal Gelişim
Sosyal iletişimlerin güçlendiği, empatinin arttığı, bu tarz oyunlar sayesinde çocukların istendik şekilde davranış gelişimleri gözlemlenmiştir (Adıgüzel, 2006). Üstelik günümüzde bu denli artan teknolojik gelişimde ebeveynlerin de çocuklarla sosyalleşmeyi arttırması önemle vurgulanmaktadır.
Drama’nın hedefleri arasında yaratıcılık ve estetik gelişimi sağlama, imgeleme gücü, soyut kavramları geliştirme, kavram yanılgılarını öğrenme (ısı-sıcaklık, kütle-ağırlık) vardır (Üstündağ, 1998). Okullarda, okul öncesi çocuklarda, evde çocukla ilgili her alanda kullanılan bu tarz oyunlar sosyal gelişimi de arttırır.
Örneğin; arkadaş kurma, çocuğun evde gördüğü problemleri başkasında da görüp yalnız hissetme güdüsünü yok etme, ebeveyne empatik bakış açısı gibi kavramlarla sosyal gelişimi etkiler.
Yaratıcı Drama Süreci: Wallis Modeli
Graham Wallis’e göre bu süreç dört ana başlıktan oluşur: hazırlık dönemi, kuluçka dönemi, aydınlanma dönemi, gerçekleşme ya da doğrulama dönemi. Lider, ortamı çocuklarla oynayacağı oyuna göre hazırlar. Örneğin bazı oyunlarda, özellikle okul öncesi oyunlarında, duygu farkındalığı çokça kullanılır. Bu tarz oyunlarda maske kullanımı gerekir. Liderin bu gereksinimleri daha önceden hazırlamış olması gerekir.
Kuluçka dönemi çocuğun oyunu anlamlandırıp somutlaştırması demektir. Sonrasında gelen aydınlanma dönemiyle iç içedir. Doğrulama veya aydınlanma döneminde ise artık çocuğun oyuna katılıp uyum sağladığı alandır.
Akademik Araştırmalar ve Sonuçlar
Atatürk Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre yaratıcı drama teknikleri; psikoanalitik kurama, oluşturmacı kurama, davranışçı kurama, çağrışımcı yaratıcılık kuramına, ima ve açıklık kuramı gibi birçok kurama göre ayrı ayrı açıklanmıştır. Her kuram için ayrı geçerli sonuçları görülmüştür.
Bu araştırmanın sonucunda okul öncesi yaratıcı drama yöntemini kullanarak çocukların sosyal beceri eğitimi verilen deney grubu öğrencilerinin program öncesi ve sonrası puanlarında gözle görülür bir artış olmuştur (Sevgen, 2016).
Uygulama Örnekleri
Ayna Oyunu:
Örneğin, bir çocuk “ayna” olur. Başka bir çocuk da karşısına geçer, ayna olan çocuğun yaptığı devinimleri öykünerek aynısını yapar. Güldürücü devinimler çocukların daha çok hoşuna gider. Nasıl devinimler yapılacağı konusunda çocuk özgür bırakılmalıdır.
İstenirse, bir çocuk ayna olduğunda tüm çocuklar karşısına geçip onun devinimlerini öykünmeyle yaparlar (Akoğuz, 2011). Bu oyun çocuğun dikkatini ve odaklanmasını geliştirir. Motor becerilerini destekler, devinimleri taklit ederken bedenini çeşitli şekillerde kullanır. Hem kaba hem ince motor becerilerini etkiler.
Dokunsal Meyve Oyunu:
Bu oyunda amaç, çocukların meyveleri dokunma duyusuyla algılayabilmelerini sağlamaktır. Bunun için bolca meyve/yemiş ve gözleri bağlamak için bezler kullanılır. Oyuncular iki gruba ayrılır: yarısı gözleri bağlı şekilde halka oluşturarak oturur, diğer yarısı ise onların karşısında ayakta durur.
Öğretmen, sırayla her çocuğa bir meyve verir. Gözleri bağlı olan çocuk, sadece dokunarak meyvenin ne olduğunu tahmin eder ve bunu yüksek sesle söyler. Ardından meyveyi yanındaki diğer gözleri bağlı oyuncuya verir. Bütün meyveler sırayla elden ele dolaşır.
Sonrasında gruplar yer değiştirir ve oyun tekrarlanır. En fazla meyveyi doğru tanıyan çocuk veya grup oyunu kazanır (Karakaya, 2007).
Sonuç: Yaratıcı Drama ve Çocuk Gelişimi
Drama kelimesi ilk yıllarda sadece tiyatroda kullanılsa da günümüzde yaratıcılıkla birlikte çocuk gelişiminde büyük rolü vardır. Aslında drama kelimesini bu alanda daha çok “role play” olarak kullanırız.
Çocuk rol aldığı etkinliklerde empati, yardımseverlik gibi birçok farkındalığı geliştirir. Yaratıcı drama oyunları, çocukların yalnızca hayal güçlerini değil, aynı zamanda sosyal becerilerini de güçlü bir şekilde geliştiren bir araçtır. Bu sayede çocuk hem kendi duygularını tanır hem de karşısındakini anlamasına katkı sağlar.
Yaratıcı drama oyunlarını oynayan çocuklara gerekli ölçekler uygulanmış, gerekli deneyler yapılmıştır ve bu bilgiler kanıtlanmıştır. Bu bağlamda yaratıcı drama, sosyal gelişimin yalnızca destekleyicisi değil; aynı zamanda yapılandırıcısıdır.
REFERANS
-
Akdemir, H., & Karakuş, M. (2016). Yaratıcı drama yönteminin akademik başarı üzerine etkisi: Bir meta-analiz çalışması. International Journal of Active Learning, 1(2), 55-67.
-
Tuluk, N. (2004). Yaratıcı drama. Pivolka, 3(15), 10-12.
-
Adıgüzel, Ö. (2006). Yaratıcı drama kavramı, bileşenleri ve aşamaları. Yaratıcı Drama Dergisi, 1(1), 17-30.
-
Üstündağ, T. (1998). Yaratıcı drama eğitim programının öğeleri. Eğitim ve Bilim, 22(107).
-
Sevgen, M. (2016). Yaratıcı drama yoluyla çocuklara verilen sosyal beceri eğitiminin anaokulu çocuklarının sosyal gelişimlerine ve yaratıcılıklarına etkisi (Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı).
-
Akoğuz, A., & Akoğuz, M. (2011). Yaratıcı drama etkinlikleri. İstanbul: Final.
-
Tekerek, N. (2006). Oyun Kavramı’ndan Drama’ya Drama’dan Dramatik Eğitim’e. Tiyatro Araştırmaları Dergisi, 22(22), 47-73.
-
Karakaya, N. (2007). İlköğretimde drama ve örnek bir uygulama. Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 27(1), 103-139.