Salı, Eylül 30, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Zor Günlerde Yanımızda Kim Var? Sosyal Destek ve Öz Şefkatin Gücü

Hayatın hepimizin önüne çıkardığı zor zamanlar, tümsekler vardır. Beklenmedik ve ani kayıplar, hastalıklar, ekonomik zorluklar, ilişkisel sorunlar, travmalar veya kendi içimizde yaşadığımız krizler… Bu tür dönemlerde, normalde öyle olmadığımızı bilsek de kendimizi yalnız, çaresiz ve tükenmiş hissetme eğiliminde oluruz. Ancak bugün tam da bu anlarda ruh sağlığımızı korumamıza ve toparlanmamıza yardımcı olan güçlü bir faktörden bahsedeceğim: Sosyal destek sistemi.  

Peki, sosyal destek sistemi nedir? Kısaca açıklamamız gerekirse sosyal destek sistemi; aile, arkadaş, partner, iş arkadaşları ya da herhangi bir sosyal ortamdan aldığımız duygusal, pratik veya moral desteklerin tümüdür (Taylor, 2011). Bu zor zamanlarda bazen sadece anlaşıldığımızı hissettiren bir sohbet ya da ihtiyaç anında uzatılan destek eli bizi tekrar güçlü hissettirerek mücadelemiz için tekrar ayağa kalkmamıza yardımcı olabilir.  

Yine de zor zamanlarda yardım istemek çoğu zaman düşündüğümüzden daha zordur. Kimi zaman güçlü görünme isteği, kimi zaman da kimseyi yük altında bırakmama kaygısı, bizi sessiz kalmaya itebilir. Oysa duygularımızı paylaşmak, bir dostun omzuna başımızı yaslamak ya da sadece birinin “Buradayım” demesi, en etkili ilaç olabilir. Sosyal destek; yaşadığımız krizin ağırlığını tek başımıza taşımak zorunda olmadığımızı hatırlatır, dayanıklılığımızı artırır ve iyileşme sürecimizi hızlandırır.  

Sosyal Desteğin Türleri

Sosyal destek türleri genellikle dört başlık altında incelenir (Heartland Mental Health, 2023). Her biri, bireyin stresle başa çıkmasına farklı şekillerde yardımcı olur:  

  1. Duygusal Destek: Dinlenmek, anlaşılmak, sevildiğini ve değerli olduğunu hissetmek. Duygusal destek sistemini, zor zamanlarda sevdiğimiz bir dostumuza yaklaşımımız gibi düşünebiliriz.  
  2. Bilgilendirici Destek: Sorunla başa çıkabilmek için bilgi veya öneri sunulması.  
  3. Maddi (Tangible) Destek: Kişinin ihtiyaç duyduğu somut yardımların sağlanması (maddi destek, ev işlerinde yardım). İş hayatı ve ev içi sorumluluklarla meşgul olan bir kadına eşinin mutfağı toplayarak veya temizlik yaparak yardımcı olması maddi desteğe örnek verilebilir.  
  4. Değerlendirme Desteği: Kişinin kendini ve yaşadığı durumu değerlendirmesine yardımcı olacak geri bildirimler verilmesi.

Bu destek sistemlerinin her biri, bireyin stresle baş etme kapasitesini artırır. Yapılan araştırmalar, yüksek sosyal desteğe sahip bireylerin depresyon, kaygı bozuklukları gibi ruhsal sorunlarla karşılaşma riskinin daha düşük olduğunu ortaya koymuştur (Ozbay et al., 2007).  

Zor Zamanlarda Sosyal Desteğin Koruyucu Etkisi

Birçok psikolojik teori ve araştırma, sosyal desteğin özellikle travma sonrası dönemde bireyin ruh sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini vurgular. Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) yaşayan kişilerle yapılan çalışmalarda, yeterli sosyal desteğe sahip bireylerin semptomlarının daha hafif olduğu görülmüştür (Charuvastra & Cloitre, 2008). Bunun nedeni oldukça basit: İnsan sosyal bir varlıktır ve güvenli bağlar kurmak, tehdit algısını azaltarak stres yanıtını regüle eder.  

Bu durumu pandemi dönemini örnek göstererek açıklayabiliriz. Pandemi döneminde yapılan güncel araştırmalar sosyal izolasyonun etkilerini gözler önüne sermiştir. Evden çalışmanın, sevdiklerimizden uzak kalmanın ve sosyal etkileşim eksikliğinin; kaygı, yalnızlık ve tükenmişlik duygularını artırdığı gözlemlenmiştir. Buna karşın dijital yollarla dahi sosyal bağlarını sürdüren kişilerin psikolojik iyi oluşlarının daha yüksek olduğu görülmüştür (Loades et al., 2020).  

Sosyal Destek Alabilmek Kadar Verebilmek de Önemli

İlginçtir ki sosyal destek almak kadar sosyal destek vermek de bireylerin kendilerini daha iyi hissetmelerine katkıda bulunur. Yardım etmenin beyinde mutluluk hormonu salgılanmasına neden olduğu araştırmalar tarafından da kanıtlanmıştır. Empati kurmak, başkasının zor zamanında yanında olmak, kişiye hem aidiyet hissi kazandırır hem de kendi yaşamındaki anlam duygusunu pekiştirir. Sosyal desteği sadece almak değil, vermek de iyileştirir. Başkasına yardım ettiğimizde, sadece onların değil kendi ruh sağlığımızın da güçlendiğini unutmayalım.  

Sosyal Destek Sistemi Nasıl Güçlendirilir?

  • Açık İletişim Kurmak: Duygularımızı ifade etmekten çekinmemek, ihtiyacımız olduğunda yardım isteyebilmek.  
  • Güvenilir İlişkiler Geliştirmek: Destek almak kadar, destek verebileceğimiz kişilere alan açmak.  
  • Sosyal Gruplara Dahil Olmak: Ortak ilgi alanları ve değerlere sahip olduğumuz gruplarla bir arada olmak sosyal bağlantıları güçlendirir.  
  • Dijital Platformları Bilinçli Kullanmak: Sosyal destek sağlayabilecek kişilerden uzakta olsak bile iletişim kurmanın yollarını değerlendirmek.

Sonuç: Kendimize Şefkatle Yaklaşmak

Sosyal desteğin ne kadar önemli olduğundan bahsettik fakat burada altını çizmemiz gereken çok önemli bir husus daha var: Zor zamanlarda kendimize karşı şefkatli olabilmek. Başkalarına yardım eli uzatmak, kendimize “Bu da geçecek, sen bu zor zamanları atlatabilecek kadar güçlüsün.” demekten daha kolay olabilir. Yakın bir arkadaşımızın zor zamanlardan geçtiğini fark edip ona sıkıca sarılmak, kendimize şefkat göstermekten, “Benim desteğe ihtiyacım var!” demekten daha kolay gelebilir. Oysa sevgili okur, bu dünyadaki en destekleyici ve iyileştirici şeyin sahip olduğumuz “öz şefkat” yetisi olduğu unutulmamalıdır.  

Peki, sen kendine en son ne zaman şefkat gösterdin?  

Kaynakça

Neriman Bilah Çap
Neriman Bilah Çap
Bir psikoloji öğrencisi olarak, insan davranışlarını anlamaya ve psikoloji bilimini herkes için daha erişilebilir hale getirmek en büyük hedeflerimden biri. Akademik bilgiler ile günlük hayat arasındaki köprüyü kurarak, karmaşık psikolojik kavramları sade ve anlaşılır bir dille aktarmayı amaçlıyorum. Psikoloji alanındaki güncel araştırmalara ve terapi yaklaşımlarına ilgi duyuyor, özellikle bilişsel çarpıtmalar, çocukluk travmaları ve psikolojik iyi oluş üzerine içerikler üretiyorum. Yine psikoloji alanında çeşitli TÜBİTAK projelerinde aktif rol aldım ve psikoloji alanında birçok özel ve kamu kuruluşunda staj deneyimi kazandım. Psikolojiye dair farkındalığı artırmak ve bilimsel bilgiyi herkesin anlayabileceği bir formata taşımak en büyük hedefim. Bu doğrultuda Psychology Times Türkiye bünyesinde yazılarımın yer alması benim için büyük bir motivasyon kaynağı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar