Pazar, Mayıs 18, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Kadın ve Erkeğin Dengeli Dansı: Anima ve Animus

Merhaba sevgili okuyucum, bugün Carl Gustav Jung’un arketiplerinden “Anima ve Animus” kavramını konuşalım istiyorum. Jung’a göre hangi cinsiyetten olursak olalım, her bireyin içinde bir dişil parça bir de eril parça vardır. Bireyin içindeki dişil parçaya Anima, eril parçaya ise Animus denir. Biyolojik olarak kadın olarak dünyaya gelmiş olabilirsiniz ama Animus parçanız daha baskın olabilir ya da bir erkek olarak doğmuşsunuzdur ama Animanız baskın olabilir.  

Anima: İçimizdeki Dişil Parça

Anima, içinizdeki dişil parçamızdır demiştik, bu parçanın hem aydınlık hem de karanlığı vardır. Evrende her şeyin zıttıyla var olması gibi insanın da karanlık ve aydınlık parçaları vardır. Mühim olan karanlık yanlarımızı yani gölge yanlarımızı fark edip onunla çalışmaktır. Mitolojide Lilith, Animanın karanlığını temsil eder. Yine mitolojide Hera, Umay Ana, Kibele ise Anima’nın aydınlık yönünü temsil eder.  

Animanın Aydınlık Yönü Nedir?

Dişilin aydınlık yönü şefkatlidir, merhametlidir, kapsayıcıdır, ne olursa olsun sever, koşulsuz sevginin alanıdır. Sezginin, bilinçdışının alanıdır. Görünmeyeni görür, içgüdüleri gelişmiştir. Besler, bakım verir, büyütür. Göğsüne yatırır, derdini dinler, duygularla temas eder, bağımlı olmayan bağlı bir ilişkiyi öğretir. Şifacıdır, otlar kaynatır, derde derman olur, iyi oluş halini destekler.  

Bir erkek, birine şefkat gösterdiğinde, duygularıyla temas ettiğinde, yeri geldiğinde ağladığında, hasta birine çorba yaptığında, evlatlarının saçını okşadığında, duyguları okuduğunda, anlayışlı bir halde yargılamadan dinlediğinde içinde Anima parçasıyla bunu yapar. Annelerini kaybetmiş evlatlarına hem anne hem baba oldu dediğimiz babalar vardır hani, evlatlarının tüm bakımlarıyla ilgilenir, işte bunu içindeki Anima parçasıyla yapar.  

Animanın Karanlık Yönü Nedir?

Anima’nın karanlığı masallardaki cadıdır. Arkadan iş çeviren, manipüle eden, yutan, ayrışmaya izin vermeyendir. Duyguları manipüle etmek için kullanandır. Yutan dediğimde şunu kastediyorum; evladına hiç alan açmayan, onun kendisinden ayrı bir hayatı olmasını hazmedemeyen, zorla kendisiyle uyutan, çıkıp dünyayı keşfetmesini istemez, kendisinden uzaklaşmasını istemez, bireyleşmesini istemez, bireyleşeceği zamanlarda türlü oyunlarla çocuğu kendine döndürür.  

İlişki bağımlı bir hal almıştır. Bağlılık ile bağımlılık karışmıştır. Böyle ebeveynlerin çocukları yutulma korkusuyla ilişki yaşamaktan kaçınır. Ailesinde var olan döngü tekrar edecek diye korkar, bu sebeple ilişkiye hiç alan açmaz ya da ilişki içinde bağlılıktan korkar, bağlılığı değil bağımlılığı biliyordur çünkü.  

Evladını “sen böyle yap bak beni kanser edeceksin” diye tehdit eden ebeveyn, Animanın karanlığına geçmiş bir ebeveyndir. İhtiyaçlarını korkutmadan aktaramayan bir forma geçmiştir. Ya da “senin için saçımı süpürge ettim şu yaptığına bak” gibi suçluluk duygusu hissettirerek istediğini elde etmeye çalışan bir ebeveyn de Animanın karanlığından konuşuyordur.  

Animus: İçimizdeki Eril Parça

Gelelim Animus arketipine… Animusun aydınlık yönü “logos”tur, yani bilinçtir. İçimizdeki eril parça, aydınlık yönüyle bize hayatı öğretendir. Yaşamın zorluklarına karşı bizi eğiten, hayatta kalmak için aklımızı kullanmamızı öğreten, disipline eden, terbiye eden, sınırları öğreten, kuralları öğreten parçamızdır. Hayatta dayanıklı ve güçlü olmamızı sağlayan yer burasıdır.  

Akıl ile yol almamız gereken yerlerde duygusallığa o an izin vermeyip krizi çözen parçamız burasıdır. Bir kadın çocuklarına sınırları öğretirken ve onları terbiye ederken içindeki Animus parçasıyla yani eril parçasıyla bunu yapar.  

“Ray” diye bir film var sevgili dostlar, yeri gelmişken film önerisi de yapmış olayım. Ünlü caz sanatçısı Ray Charles’ın hayatını anlatıyor. Ray çocukken bir hastalık geçiriyor ve gözleri görmemeye başlıyor. Filmde görme engelli olmuş çocuk Ray, annesinin de olduğu bir ortamda yere düşer. Çocuk Ray, anne diye ağlar, anne yardım et bana… Anne, harekete geçip çocuğu kaldırmaz. Çünkü çocuğunun tek başına hayatta kalmayı öğrenmesi gerekmektedir. İşte anne burada tam anlamıyla Animus parçasıyla çocuğu disipline etmektedir. İçi kan ağlasa da duruma uygun bilinçli kararı vermiştir.  

Animusun Karanlık Yönü Nedir?

Animus’un karanlığı otorite ile hükümdarlığın karıştırılmasıdır. Ebeveynin çocuğun tüm hayatı üzerinde söz sahibi olacağını varsayması, müdahaleci yaklaşması, sınırı aşmasıdır. Dürtüselliktir. Duyguları doğru yönetemeyip öfkesini şiddetle göstermesidir. Korkutarak terbiye etmeye çalışmasıdır.  

Biri sorunlarını şiddetle çözmeye çalışıyorsa bu kişi o an Animusun karanlığındadır. Animusun aydınlık yönü aynı zamanda çocuğunu Anima’nın karanlığından korur. Mesela çocuğu yutan bir anne figürü varsa, çocuğun özgürleştiren baba, Animusun aydınlık yönüyle kurtarır.  

Sonuç: Aydınlık Tarafta Buluşmak

Yazının en başında dediğim gibi bunlar bir cinsiyet meselesi değildir. Animası baskın bir erkek de olabiliriz. Duygusal tarafı baskın bir erkek olabiliriz ya da Animusu baskın bir kadın olursak otoriter bir kadın oluruz. Önemli olan hangi cinsiyetten olduğunuz değil, aydınlık tarafı çalıştırıp çalıştırmadığımızdır.  

Biz ne kadar aydınlık tarafta olursak, partnerimiz de o kadar aydınlık tarafta olur. Gölgelerden arınmış bir ilişki ise muhteşem bir dansa benzer, iki tarafın da dans etmekten yorulmadığı…

Bahar Yücel
Bahar Yücel
Bahar Yücel kariyerine mühendis olarak başlamış , sektörde mühendis olarak çalıştıktan sonra profesyonel kariyerine psikolog olarak devam etmiştir. Psikoloji lisans eğitimi sürecinde TÜBİTAK bursiyeri olarak, ilk uluslararası yayınını Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar Dergisi’nde “Secondary Traumatization” başlıklı makalesi ile yazmıştır. Psikolog olarak eklektik bir yaklaşıma sahip olmasının yanı sıra , psikanalitik terapi, aile ve çift terapisi, duygu odaklı terapi ve mindfulness temelli stres yönetimi temel ilgi ve bilgi alanlarıdır. 2010 yılından itibaren çeşitli dergi ve gazetelerde “Bahar Vakti” adıyla köşe yazarlığı ve redaktörlük yapan Bahar Yücel, yazılarını psychology times üzerinden okurlarıyla buluşturmaya devam etmektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar