Pazartesi, Ağustos 4, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Dijital Çocukluk: Ebeveynlik Tarzlarının Ekrana Maruz Kalma Üzerindeki Etkisi

“Tabletsiz yemek yemiyor, telefonsuz oyalanmıyor.” Bu tür ifadeler, dijital çağda çocuk yetiştirmenin sıradan diyaloglarına dönüşmüştür. Ebeveynler için ekran, bir oyalama aracı ya da ödül mekanizması haline gelirken; çocuklar içinse sosyal, bilişsel ve duygusal gelişimi etkileyen bir etken halini almıştır. Erken yaşlardaki ekran maruziyetinin etkileri üzerine yürütülen araştırmalar, bu alışkanlıkların arkasında ebeveynlik tarzlarının önemli bir rol oynadığını göstermektedir (Lauricella, Wartella ve Rideout, 2015). Bu makalede, ebeveynlik tarzlarının dijital medya kullanımındaki belirleyici rolü incelenmektedir.

Ebeveynlik Tarzları ve Dijital Medya Kullanımı

Baumrind (1967), ebeveyn davranışlarını dört temel tarzda tanımlar: otoriter, otoritatif (demokratik), izin verici ve ihmalkâr. Bu tarzların her biri, çocukların ekranla ilişkisine farklı biçimlerde yansımaktadır:  

  • Otoriter ebeveynlik, katı kurallar ve açıklamasız sınırlamalarla karakterizedir. Bu yaklaşım, çocuğun ekranı gizlice kullanmasına ya da dijital medya içeriğine karşı aşırı bir merak geliştirmesine yol açabilir.  
  • Demokratik ebeveynlik, sınırlamalar ile açıklamayı bir arada sunar. Araştırmalara göre bu stil, ekran maruziyeti üzerinde en sağlıklı kontrolü sağlayan yaklaşımdır (Padilla-Walker ve Coyne, 2011).  
  • İzin verici ebeveynlik, sınırsızlık üzerine kurudur. Bu durum, özellikle erken çocuklukta dikkat eksikliği ve uyku problemleri gibi gelişimsel sorunlara yol açabilir (Radesky, Schumacher ve Zuckerman, 2015).  
  • İhmalkâr ebeveynlik ise hem sınır koymayan hem de rehberlik etmeyen bir tarzdır. Bu tarz ebeveynlerin çocukları, çoğunlukla yalnız ve denetimsiz bir şekilde ekran karşısında vakit geçirir, bu da ekran bağımlılığı riskini artırır.

Araştırma Bulguları

Lauricella ve arkadaşlarının (2015) yaptığı bir çalışmada, ebeveynlik tarzları ile çocukların ekran maruziyeti arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Demokratik ebeveynlik tarzları sergileyen ailelerin çocukları, ekranı daha kontrollü ve amaçlı şekilde kullanırken; izin verici veya ihmalkâr ebeveynlerin çocuklarında ekran süresinin daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Padilla-Walker ve Coyne (2011) tarafından yürütülen başka bir çalışmada, çocuklarıyla birlikte dijital medya kurallarını belirleyen ve içeriği birlikte değerlendiren ebeveynlerin, çocuklarının daha sağlıklı medya alışkanlıkları geliştirmesine yardımcı olduğu gösterilmiştir. Aynı zamanda, Türkiye’de Türk İnsan Kaynakları Vakfı (TİKAV) tarafından yapılan bir araştırmada, ebeveynlerin %70’inin ekranı çocuklarını “oyalamak” için kullandığı ve %62’sinin ekran süresini yeterince kontrol edemediği bildirilmiştir (TİKAV, 2021).

Psikolojik ve Gelişimsel Etkiler

Aşırı ekran maruziyeti, çocuklarda dikkat dağınıklığı, dürtüsellik, uyku problemleri ve sosyal gerileme gibi çeşitli olumsuz sonuçlar doğurabilir. Özellikle 0-6 yaş aralığında, ekranların gerçek yaşam deneyimlerinin yerini alması, çocukların duyusal ve sosyal gelişimlerini olumsuz etkileyebilir. Bununla birlikte, doğru seçilmiş eğitsel içerikler ve ebeveyn eşliğinde yapılan dijital medya kullanımı, çocukların dil, problem çözme ve yaratıcılık becerilerini destekleyebilir.

Sonuç ve Öneriler

Dijital medya, modern çocukluğun ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Ebeveynlik tarzları, bu dijital ortamın çocuk gelişimi üzerindeki etkisini şekillendiren temel faktörlerden biridir. Özellikle demokratik ebeveynlik tarzları, çocukların ekranla dengeli ve güvenli bir ilişki kurmasına olanak tanımaktadır. Ebeveynler, çocuklarının dijital medya kullanımını yasaklamak yerine, birlikte planlama, açıklama yapma ve model olma yollarıyla yönetmelidir. Çünkü ekranın ne kadar süreyle kullanıldığından çok, nasıl ve kimle kullanıldığı daha belirleyicidir. Dijital dünyada çocuklar, rehberlik eden bir yetişkine, yani onlara bakan bilinçli gözlere ihtiyaç duyar.

Pratik Stratejiler ve Uygulamalar

Dijital çağda çocuk yetiştirmenin en büyük zorluklarından biri, ekran maruziyetini sınırlandırmak kadar, bunu sürdürülebilir, açıklayıcı ve eğlenceli hale getirmektir. Aşağıda ebeveynlerin hızla uygulayabileceği birkaç strateji yer alıyor:

1. Ekran Aile Kuralları Oluşturmak

  • Haftalık ekran takvimi hazırlayın. Hangi gün, hangi saat aralığında—unutmayın, tutarlılık çocuğun güven duygusunu pekiştirir.  
  • “Ekran molası” (screen break) adı altında her 30 dakikada bir 10 dakikalık fiziksel aktivite önerin (American Academy of Pediatrics, 2016).

2. Ortak Medya Deneyimi Yaratmak

  • Çocuğunuzun izlediği içeriği önceden seçip birlikte izleyin; izleme sonrası kısa sohbetler yaparak farkındalığı artırın.  
  • Eğitim uygulamalarını birlikte keşfedin ve haftalık “öğrenme hedefleri” belirleyin.

3. Analog Aktiviteleri Teşvik Etmek

  • Ekran molasında basit sanat-atölyeleri, hikâye tamamlama oyunları veya açık hava keşif etkinlikleri planlayın.  
  • Haftada en az bir gün “ekransız aile akşamı” düzenleyin; masa oyunları, kitap okuma veya yemek pişirme etkinlikleriyle teknolojisiz bağ kurun.

4. Model Olmak

  • Kendi ekran kullanımınızı gözden geçirin: Telefonu masada bırakın, yüz yüze sohbet ve dinleme becerilerini önceliklendirin.  
  • Duygusal tepkilerinizi gözlemleyin: Ekransızken stres, kaygı ya da sıkılma anlarınızda nasıl başa çıktığınızı çocuğunuzla paylaşın.

Bu stratejiler, ebeveynlik tarzlarınız ne olursa olsun demokratik, otoriter ya da izin verici çocuğunuzun dijital deneyimini daha bilinçli, kontrollü ve gelişim odaklı hale getirmenize yardımcı olacaktır.

Kaynakça

  • American Academy of Pediatrics. (2016). Media and young minds. Pediatrics, 138(5), e20162591. https://doi.org/10.1542/peds.2016-2591  
  • Baumrind, D. (1967). Child care practices anteceding three patterns of preschool behavior. Genetic Psychology Monographs, 75(1), 43–88.  
  • Lauricella, A. R., Wartella, E., & Rideout, V. J. (2015). Young children’s screen time: The complex role of parent and child factors. Journal of Applied Developmental Psychology, 36, 11–17. https://doi.org/10.1016/j.appdev.2014.12.001  
  • Padilla-Walker, L. M., & Coyne, S. M. (2011). “Turn that thing off!”: Parent and adolescent predictors of proactive media monitoring. Journal of Adolescence, 34(4), 705–715. https://doi.org/10.1016/j.adolescence.2010.09.002  
  • Radesky, J. S., Schumacher, J., & Zuckerman, B. (2015). Mobile and interactive media use by young children: The good, the bad, and the unknown. Pediatrics, 135(1), 1–3. https://doi.org/10.1542/peds.2014-2251  
  • Türk İnsan Kaynakları Vakfı [TİKAV]. (2021). Türkiye’de ailelerin dijital medya kullanımı ve çocuklar üzerine etkisi araştırması. https://www.tikav.org.tr
Irmak Tan
Irmak Tan
Irmak Tan, çocuk ve ergen psikolojisi alanında uzmanlaşan bir psikologdur. FMV Işık Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden onur derecesiyle mezun olmuştur. Klinik psikoloji alanında yüksek lisans eğitimine hazırlanmaktadır olup, bu süreçte çeşitli klinik ve eğitim kurumlarında çocuk ve ergenlere yönelik çalışmalar yapmaktadır. Türk Psikologlar Derneği’nde gönüllü olarak çalışmakta, ayrıca gelişimsel atölyeler düzenleyerek çocukların psikososyal gelişimini desteklemektedir. Aynı zamanda MOXO dikkat testi uygulayıcısıdır. Psikolojiye ilgi duyan bireyleri bir araya getiren Psychomatik ekibiyle çeşitli interaktif etkinliklerde yer almakta ve bilişsel davranışçı terapi ile oyun terapisi alanlarında eğitimlerine devam etmektedir. Psychology Times Türkiye & UK dergisinde köşe yazarı olarak, psikolojinin farklı alanlarına dair makaleler yazmakta ve okuyucularına bilimsel bilgileri anlaşılır bir dille sunmayı hedeflemektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar