Okumaya başlarken:
Bu yazı daha öncesinde Boğaziçi Enstitüsü tarafından verilmiş olan eğitimden elde edinilen bilgi birikimlerine dayanılarak yazılmıştır.
Zeigarnik Etkisi
Zor işlerinizi yaparken en önemli sorununuz nedir hiç düşündünüz mü? Elbette birçok sebebi vardır ama başında gelen problem başlayamamanızdır. Çünkü başlayamadığınız bir işi bitiremezsiniz. Önemli işleriniz olduğunda kusursuz bir şekilde yapmak istersiniz fakat ne kadar kusursuz olmasını isterseniz, başlamakta da bir o kadar zorlanırsınız. Sonrasında ise en büyük probleminiz o çok önemli dediğiniz işe başlayamamak olur. İşte buna Zeigarnik Etkisi diyoruz. Şimdi sizlere bu durumun sebeplerinden ve nasıl ortadan kaldırabileceğimizden bahsedeceğim. Hazırsanız başlayalım.
Bir işe başlamadan önce o işi düşünmeye başladığınızda beyniniz otomatik olarak o işin en zor kısmına ya da o işin zorluğuna odaklanır. Bu durum da o işe başlayamamanıza sebep olur. İşe başlamak yerine gereksiz birçok işle uğraşmayı tercih edersiniz. Sosyal medyada gezinmek, müzik dinlemek, uzun süredir başlamak istediğiniz diziye başlamak, evin temizliğini yapmak gibi… O işten uzakta olan her konuya daha da yakın ve hevesli olursunuz fakat bu zor işe başlamak için kendinizi hazır hissetmez veya motivasyon kaybı yaşadığınıza kanaat getirirsiniz. Bu işe başlamayı beklerken günler, aylar geçer gider ve motivasyonunuzun ve kendinizin hazır olduğu an hiçbir zaman gelmez. Kendinizin hazır olduğu ve motivasyonunuzun tam olduğu anı beklemeye kalkarsanız, o an hiçbir zaman gelmeyecektir. Başlamak, bitirmenin yarısı değil; çok daha fazlasıdır.
Zeigarnik Etkisi Tanımı
Zeigarnik Etkisi, Litvanya kökenli Sovyet psikoloğu ve psikiyatristi Bluma Vulfovna Zeigarnik tarafından bulunmuştur. Zeigarnik etkisine göre, yarım kalan işlerinizi tamamladığınız işlerinize göre daha net hatırlarsınız. Bir kitabın veya dizinin bölümünü heyecanla bitirdiğinizde hemen diğer bölüme geçmek istersiniz veya kaldığınız kısmı çok daha net hatırlarsınız. Zeigarnik etkisine göre bir işe başladığınızda onu bitirene kadar bir rahatsızlık duyarsınız. Motivasyonunuzu yüksek tutmayı başarırsınız ve o işi bitirdiğinizde geriye dönüp baktığınızda aslında gözünüzde büyüttüğünüz kadar da zor olmadığını görürsünüz. Bu etkiyi anlamak, zihinsel engellerle başa çıkmak ve verimlilik kazanmak adına oldukça önemlidir.
Kendimizi Bir İşe Başlamaya Nasıl İkna Edebiliriz?
1 – Beş Saniye Kuralı
Beşten başlayıp geriye doğru saydıktan sonra 0’a geldiğinizde yapmanız gereken iş için ilk adımı atın. İstediğiniz sayı aralığını kullanabilirsiniz. Bu teknik, zihinsel geçiş süresini kısaltarak odaklanma sağlar.
2 – İlk Adım Kuralı
Size en yakın gelen ve yapmak istediğiniz adımı seçip işe o adımdan başlayın. Bu durum hem motivasyonunuzu hem de hevesinizi artıracak, kendinize olan özgüveninizi yerine getirecektir. Beyniniz böylece diğer adımları tamamlamak için harekete geçecektir. Geriye kalan adımlar ise daha kolay bir şekilde tamamlanacak.
3 – Deadline Belirleme Yöntemi
Yapacağınız işi ekip arkadaşlarınıza sunacağınız bir gün belirleyin. Bu sahte deadline tarihiniz motivasyonunuzu artıracak ve işi o tarihe kadar bitirmek zorunda hissedeceksiniz. Aldığınız bu sorumluluk ile de o işi bitirmek için elinizden geleni yapacaksınız. Bu durumda önemli nokta bu sahte deadline tarihinizi asla ertelememeniz olacaktır. “Ya yetiştiremezsek?” diye düşünebilirsiniz fakat emin olun, yetiştireceksiniz. Beyniniz böyle durumlarda o işi yetiştirmek için organize olacak ve çözüm yolları üretecektir.
Sonuç Olarak
Beyninizin işleyişi sizin elinizdedir. Bir şeyi yapmak ve başarmak istediğinizde kendinizi buna hazır etmeli ve işe koyulmalısınız. Zihninizdeki engelleri aşmalı, gözünüzde ve aklınızda büyüyen, içinden çıkılamaz bir durum gibi görünen her şeyin aslında ne kadar da basit ve küçük olduğunu kendinize kanıtlamış olacaksınız.
Nietzsche’nin de dediği gibi:
“Başarmak mı istiyorsun? O zaman kendi önünden çekil!”


