Yapmamız gereken işler, vermemiz gereken kararlar, gerçekleşmesini istediğimiz hayaller vardır. Tüm bunları yapmak için bizi harekete geçirecek bir güç gerekli: motivasyon. Motivasyon, sadece büyük hayallerin değil, küçük adımların da yakıtıdır. Bu yazıda, motivasyonun ne olduğunu, nasıl işlediğini ve kaybolduğunda nasıl yeniden bulunabileceğini keşfedeceğiz. Çünkü bazen ilerlemek için dev bir neden değil, sadece içten gelen küçük bir hatırlatma yeterlidir: “Devam et, çünkü buna değersin”.
Motivasyon, harekete geçiren güçtür. İçsel motivasyon kaynakları ve dışsal motivasyon kaynakları, motivasyonun çalışmasında rol oynar.
Dışsal motivasyonda önemli olan, yapılan davranışın sonucunda ne kazandığımızdır. Onay, statü, ödül veya cezaya bağlıdır. Örneğin bir çalışan, yaptığı işten çok fazla keyif almasa da, ay sonunda yüksek performans gösterdiği takdirde alacağı prim, terfi ihtimali ya da yönetici takdiri gibi unsurlar sayesinde daha istekli çalışır. Bu durumda kişi, davranışı kendi içsel arzusu veya ilgisiyle değil, dışarıdan gelen bir ödül beklentisiyle gerçekleştirir. Bir öğrenci, dersin içeriğini ilgi çekici bulmasa da, geçmek zorunda olduğu için çalışır. Başarısızlık korkusu ya da ailesinin baskısı gibi dışsal etkenler onu motive eder. Bir kişi, çevresindeki insanlar takdir etsin ya da onu başarılı görsün diye sağlıklı beslenir ya da spor yapar. Bu durumda motivasyonun kaynağı, başkalarının onayıdır. Dışsal motivasyon bazen gereklidir ama tamamen bağımlı olmamak gerekir.
İçsel motivasyon, kişinin yapacağı uğraştan veya işten zevk alması ve doyum sağlaması ile ilgilidir. Burada o işi yapmak için sonucuna odaklanmak yerine verdiği keyfe ve doyum sağlamaya odaklanır. Örneğin bir çalışan, patronu fark etmese bile, yaptığı işi daha iyi hale getirmek için kendi isteğiyle ekstra çaba harcar. İşini geliştirmenin yollarını araştırır ya da yeni bir beceri öğrenir. Çünkü bu gelişim onun için anlamlıdır ve başarı hissi ona haz verir. Bir kişi, kendi iç huzurunu artırmak ya da duygusal farkındalığını geliştirmek için düzenli olarak günlük tutar veya meditasyon yapar. Bunu kimseye göstermek için yapmaz, sadece kendi ruhsal dengesi için yapar. Bir anne ya da baba, çocuklarının duygusal ihtiyaçlarını daha iyi anlamak için çocuk gelişimiyle ilgili kaynaklar okur. Bu çaba, dışsal bir beklentiden değil, içten gelen sevgi ve bağlılıktan doğar. İçsel motivasyonda kişinin yaptığı şeyle kendisi arasında doğrudan bir anlam ilişkisi vardır. O yüzden iç sesinize kulak verin.
Herkesin Zaman Zaman Motivasyonunun Düşmesi Normaldir
Motivasyonun olmaması, harekete geçiren içsel motivasyonun veya dışsal motivasyonun olmamasıdır. Kişinin bir davranışı anlamlı bulmaması, sonucunda ne olacağına dair bir beklenti taşımaması durumunda ortaya çıkar. İçsel ve dışsal motivasyon kaynağı bulamadığı için kişi kendi hayatında kontrolü olmadığını düşünebilir veya yetersiz hissedebilir (Aslan ve Doğan, 2020). Başarısız olmak, başarısız olmaktan korkmak, hedefin ulaşılabilirliği veya ulaşılamaz oluşu, merak, tükenmişlik, belirsizlik, öğrenilmiş çaresizlik gibi faktörler motivasyonu etkiler.
Motivasyonu Sürdürebilme Yolları
-
Motivasyon kaynağınızın içsel mi dışsal mı olduğunu keşfetmek, onu nasıl sürdüreceğinizi de belirler.
-
Hedef belirleyin ve hedefinizi küçük adımlara bölün. Küçük adımları gerçekleştirmek bir sonraki adıma geçmenize yardımcı olur. İlerlediğinizi görmek, beyninizin ödül sistemini aktive eder ve sizi motive eder.
-
Hedeflerinizi ve küçük adımlarınızı görünür yapın. Görselleştirerek veya yazarak asabilirsiniz.
-
Yüzde yüz mükemmel davranmak yerine yüzde kaç yeterlilikle bu işi yapabileceğinizi kendinize sorun.
-
Başarılarınızı herkese değil, sizi takdir edebilme becerisine sahip insanlara anlatın.
-
Yapmak istediğiniz şeyle veya ulaşmak istediğiniz hedefle aranızda anlam ilişkisi kurun. Anlamlı bir şeye dönüştürürseniz içsel motivasyon kaynakları devreye girer ve yorulsanız bile vazgeçemezsiniz.
-
İçinizdeki hevesinizi kaçıran, sizi durduran olumsuz iç sesinizi fark edin ve onu daha nazik, destekleyen olumlu iç sesinizle değiştirin. “Yine başaramayacaksın, takdir edilmeyeceksin, dalga geçecekler” yerine “Başaramasam da deneme cesareti gösteriyorum. Daha önce de zorlandım ama üstesinden geldim, yine yapabilirim” diyerek kendinizle destekleyici konuşun.
-
Merak duygunuzu canlı tutmak için çabalayın.
-
İlham veren, destekleyen sosyal çevreler oluşturun.
-
Değerlerimiz, karar alma ve hedef belirleme gibi konularda yaşamımıza yön vermemize yardımcı olur. Yaşamınızda benimsediğiniz değerlerinizi belirleyin: sevgi, saygı, azim, başarı, pes etmemek, üretken olma, açık iletişim, anlayış, hoşgörü…
-
Kendinizin neye ihtiyacı olduğunu fark edin. Görülmeye mi, yeterli hissetmeye mi, onaylanmaya mı, özerkliğe mi… İhtiyaçlarınızı fark etmek, ona yönelik adımlar atmanızı kolaylaştırır.
-
Bazı dönemlerde yeniden başlayabilmek için kendinize mola verin.
-
Hata yaptığınızda veya ilerleyemediğiniz durumlarda kendinize şefkat gösterin. Her zaman yüksek performans göstermek gerekmiyor; düşük performansla da devam edebiliriz.
Sonuç
Hayatın akışı içinde motivasyon dalgalanır; bazen yükselir, bazen kaybolur gibi olur. Ancak içimizde bir yerlerde, yeniden kıvılcım almayı bekleyen o sessiz güç hep vardır. O gücü harekete geçirmek için süslü hedeflere ya da büyük motivasyon konuşmalarına ihtiyaç yoktur. Bazen yalnızca o işi ertelememek, o anda yapmak ya da en zor günlerde bile “devam ediyorum” diyebilmek motivasyonun ta kendisidir. Bu yüzden, büyük hedeflere ulaşmak için küçük ve düzenli adımlar atmak, motivasyonun canlı kalmasında büyük rol oynar. Unutmayın, en uzun yolculuklar bile ilk adımla başlar. O ilk adımı atacak güç, dışarıda değil; sizin içinizdedir.
KAYNAKÇA
Aslan, M. ve Doğan, S. (2020). Dışsal Motivasyon, İçsel Motivasyon ve Performans Etkileşimine Kuramsal bir Bakış. Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, 11 (26), 291-301.