Pazartesi, Ağustos 4, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

ÇEKİCİ KATİLLER

TED BUNDY VE JEFFREY DAHMER

Merhaba, ben Klinik Psikolog ve yazar Ece Kızıltan. Bu ayki makalemde sizlere hem seri katillerin psikolojileri ile ilgili bir yazı sunmak istedim. Seri katiller nasıl bir zeka yapısı ve psikolojiye sahipler, araştırmalar yaparak sizleri gizemli bir yolculuğa çıkarmak istedim ve ilk olarak aralarında en meşhur olanları Ted Bundy ve Jeffrey Dahmer ile başlamak istiyorum. Öncelikli olarak kimdir ve nasıl bir profile sahipler gelin beraber inceleyelim.

Ted Bundy (1946–1989)

Theodore Robert Bundy (24 Kasım 1946 – 24 Ocak 1989) veya yaygın bilinen ismiyle Ted Bundy, Amerikalı seri katil ve tecavüzcüdür. 1974 ve 1978 yılları arasında (cinayetlerine 1970 öncesinden başladığı da tahmin ediliyor), Amerika Birleşik Devletleri’nin çeşitli yerlerinde çok sayıda genç kadını kaçırmış, tecavüz etmiş ve öldürmüştür. Kurbanlarının kesin sayısı bilinmeyen Bundy, 10 yılı aşkın inkâr süreci sonunda 1989’da idam edilmeden önce, 1974 ve 1978 arasında yedi eyalette işlediği 30 cinayeti itiraf etti fakat araştırmacılar 30’dan fazla cinayet işlediğini düşünmektedir.

Yargı süreci boyunca iki kere hapisten kaçmayı başarmıştır. Kendi kendinin avukatlığını yaptığı için kütüphaneye gidiş izni alabilen Bundy, ilk kaçışını oranın penceresinden gerçekleştirmiştir. Yakalanışının ardından daha yüksek güvenlikli bir hücreye atılmasına rağmen, açtığı tünelle, oradan da kaçabilmiş ancak kısa sürede tekrar yakalanmıştır. Bundy, sıklıkla Amerikan seri katillerinin öncül örneği olarak kabul edilir. Gerçekten de “seri katil” terimi ilk defa onu tanımlamak için ortaya atılmıştır.

Bundy’nin bir sosyopat olduğu düşünülmektedir. İşlediği vahşi cinayetlere rağmen eğitimli, etkileyici ve kibar bir genç adam olarak tanımlanır.

Bundy, kurbanların ve toplumun güvenini kazanmak için yakışıklı ve karizmatik oluşunu kullandı. Kurbanlarını genelde sopayla döverek, boğarak veya tecavüz ederek öldürmüştür. Kurbanlarını tenha yerlere götürmeden önce halka açık yerlerde, yaralanma veya sakatlık taklidi yaparak veya bir otorite figürünü (polis vb.) taklit ederek yaklaşırdı. Bazen kurbanlarını öldürüp bıraktığı yeri tekrar ziyaret ederek vahşi hayvanlar ve çürüme nedeniyle tanınmayacak hale gelen cesetlerle cinsel eylemler gerçekleştirirdi. En az 12 kurbanın başını kesti ve kafataslarını dairesinde hatıra olarak sakladı.

Ted Bundy (Psikolojik Analizi)

Psikopati ve Antisosyal Davranış: Bundy Arketipi

Bundy, Hare’nin devrim niteliğindeki Psikopati Kontrol Listesi-Gözden Geçirilmiş (PCL-R)’nde listelenen özelliklerin en iyi örneğiydi ve eylemleri ve yaşam öyküsü, psikolojik analiz açısından vaka niteliği taşımaktadır. Yırtıcı doğası, kurnaz ve çekici dış görünüşünün altında gizleniyordu ve bu görünümün altında zalim ve kurnaz bir manipülatör yatıyordu. Patolojik sahtekârlığı ve empati eksikliği nedeniyle psikopat davranış tanımına uyuyordu; bu da adli psikoloji ve suç profili çıkarma yöntemlerinin geçerliliğini sorgulatıyordu.

Ted Bundy‘nin çekiciliği yalnızca dış görünüşünden kaynaklanmıyordu; aksine, kasıtlı bir kontrol aracı, yüksek işlevli antisosyal kişilik bozukluğunun bir işaretiydi. Konuşmaları, kötü niyetli bir amacı gizleyen ve cazibesini bir silaha dönüştüren, incelikli ve samimiyetiyle inandırıcıydı. Bu tür kurnaz kişileri tespit edip yakalamaktan sorumlu kolluk kuvvetleri ve ruh sağlığı uzmanları için bu ikiyüzlülük ciddi engeller teşkil ediyor. Bundy’nin çekici nezaket ile acımasız zalimlik arasında geçiş yapabilme yeteneği, profillemeyi daha da zorlaştırıyor.

Jeffrey Dahmer (1960–1994)

Jeffrey Lionel Dahmer, ayrıca bilinen diğer adları ile Milwaukee Yamyamı veya Milwaukee Canavarı (21 Mayıs 1960 – 28 Kasım 1994), Amerikalı seri katil ve tecavüzcüdür. 1978–1991 yılları arasında, çoğu Asya ve Afroamerikan kökenli 17 erkek ve oğlan çocuğunu öldürmüştür. Cinayetleri genel olarak tecavüz, işkence, parçalama, nekrofili ve yamyamlık gibi suçlarla beraber işledi. Cinayet işlemesinin ardından Polaroid fotoğraflarla kurbanlarından anılar biriktirdiği de bilinmektedir.

Dahmer’a borderline kişilik bozukluğu, şizotipal kişilik bozukluğu ve psikoz teşhisi konmasına rağmen, duruşmasında yasal olarak aklı başında olduğu tespit edildi. Wisconsin’de işlediği on yedi cinayetin on altısından hüküm giydi ve 17 Şubat 1992’de on altı kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Dahmer, tutuklanmasından üç yıl sonra, 28 Kasım 1994’te, tutuklu olduğu Columbia Islah Tutukevi’nde başka bir mahkûm olan Christopher Scarver tarafından kafasına aldığı ağır bir darbe sonucu öldürüldü.

Jeffrey Dahmer (Psikolojik Analiz)

Milwaukee Yamyamı veya Milwaukee Canavarı (21 Mayıs 1960 – 28 Kasım 1994) olarak bilinen Jeffrey Lionel Dahmer, Amerikalı seri katil ve tecavüzcüdür. Babası Lionel Herbert Dahmer, analitik kimyacı bir profesördür. Annesi Joyce Annette (kızlık soyadı Flint) Teletıp makinesi eğitmenidir. Lionel, evliliğinde kariyerine öncelik vererek eşi Joyce’un Jeffrey’e hamile iken Iowa State University’de kimya alanında doktorasını yapmaya başlamıştır.

Jeffrey’in anne ve babası gayet medeni ve eğitimli insanlar olarak bilinmektedir (Lionel Dahmer, 1995). Dahmer, 1978–1991 yılları arasında çoğu Asya ve Afro Amerikan kökenli 17 erkek çocuğunu katletmiştir. Cinayetlerini genel olarak tecavüz, işkence, parçalama, nekrofili ve yamyamlık gibi suçlarla beraber işlemiştir. Wisconsin’de işlediği on yedi cinayetin on altısından hüküm giymiş ve 17 Şubat 1992’de on altı kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştır.

Dahmer, tutuklanmasından üç yıl sonra, 28 Kasım 1994’te, tutuklu olduğu Columbia Islah Tutukevi’nde Tanrı’nın kendisini “Milwaukee Canavarını” öldürmesi için gönderdiğine inanan Christopher Scaryer adlı dindar bir adam tarafından kafasına aldığı bir darbe sonucu öldürülmüştür.

Dahmer’a Borderline kişilik bozukluğu, Şizotipal kişilik bozukluğu ve psikotik bozukluk dahil olmak üzere bir kişinin iç organlara, ete, kemiğe ilgi duyması, bunlardan tahrik olması anlamına gelen zihinsel bir bozukluk olan “Splanknofili” teşhisi konulmuş olsa da yargıç, Dahmer’in aklı dengesinin yerinde olduğunu ve tüm cinayetlerini bilinçli ve isteyerek yaptığını, psikolojik bir rahatsızlığı olmadığı kararını vermiştir. (Murphy ve Brennan, 2022)

Kötü Ebeveyn – Seri Katil İlişkisi

Kötü ebeveynler miydi? Jeffrey mi dünyaya kötü birisi olarak gelmişti? Bunun gibi birçok sorular sorulabilir. Gerçek olan şudur ki; Jeffrey bir sosyopattı ve tamamıyla çevresinin bir ürünü olan sosyopattı. Dr. Bruce D. Perry, “Köpek Gibi Büyütülmüş Çocuk” adlı kitabında bu tür vakalardan örnekler verir.

Jeffrey doğumundan itibaren bebeklik ve çocukluk döneminde ilgi ve alaka konusunda oldukça düzensiz gelişmiştir. Bazen babası ilgi göstermiş, bazen evi terk ederek onu yalnız bırakmıştır. Anne var ama yok gibidir. Bu dönemlerde Jeffrey’nin beyninin stresi modüle eden, keyif ve huzuru insanlarla temas içinde olmayla ilişkilendiren alanlarının gelişmesi için gereken ve hayati önem taşıyan uyarımlardan yoksun kalmıştır ve ihtiyaç duyduğu sıcaklık ve dokunuş karşılanmamıştır. Strese girip alkol almaya da başlayınca kontrolü kaybetmiş ve her şeye giderek artan bir dürtüsellikle ve saldırganlıkla tepki vermeye başlamıştır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar