“Belli bir yaşa geldim geç kaldım. Bu saatten sonra kazanamam. Benden geçti.” diye düşünüyorsanız bir daha düşünün. Yaşamımızın büyük bir kısmı yetişkinlik döneminde geçerken bu kadar önemli bir duygu neden geliştirilmesin? Çoğu insan özgüveni yetişkinlik döneminde inşa eder. Kendinizin daha çok farkında olduğunuz ve hayatınızın kontrolü sizde olduğu bu dönemde özgüveni yeniden inşa etmek ister misiniz?
Yetişkinlik dönemi iş hayatı, aile hayatı, ilişkiler, sosyal çevre gibi alanlarımızın ve sorumluluklarımızın arttığı bir dönemdir. Yaşamda başarılı olmak, sağlıklı ilişkiler kurmak, ekonomik bağımsızlık özgüveni yükseltirken; sürekli eleştirilmek, başarısızlıklar, yaşanan krizler, ayrılıklar özgüveni düşürebilir.
Özgüven insanın kendini sevilebilir ve yeterli hissedebilmesidir. Kişilik özelliklerimizin bütünüdür. Kendimizi değerlendirmemizdir. İstediğimiz gibi hareket etmemize yardımcı olduğundan güdüleyen bir güçtür. Özgüvenden bahsederken benlik, benlik saygısı, öz değer ve öz yeterlilik kavramlarına değinilmelidir. Benlik, insanın kendini nasıl tanımladığıdır. Değerlerimiz ve düşüncelerimizle şekillenir. Çocukluk döneminde kim olduğumuza dair yapılan yorumlar yetişkinlikteki benlik algımızı etkiler. Benlik saygısı ise kişinin kim olduğuna karşı gösterdiği saygıdır. Benlik saygısının gelişebilmesinin yolu kişinin güçlü ve zayıf yönlerinin farkına varması, çevresiyle uyumlanabilmesi gerekmektedir. Kendisi ve çevresi tarafından kabul edilen kişinin benlik saygısı yüksek olmaktadır. Öz değer kişinin kendini her yönüyle değerli görebilmesidir. Öz yeterlilik ise kişinin kendinde olmayan özelliklere odaklanmak yerine kendinde olan özelliklere odaklanarak neler yapabileceğinin bilincinde olmasıdır (Kaya ve Taştan, 2020).
Yetişkin bireyler için bu kavramlar sadece teorik değil, günlük yaşamda da önemli hale gelir. Örneğin, iş ortamında alınan sorumluluklar ya da bir sosyal ilişkide kendini ifade edebilme becerisi, doğrudan öz yeterlilik inancıyla ilişkilidir. “Yapabilirim” düşüncesini destekleyecek, ilk başta küçük başarılı sonuçlar elde edecek hedefler üzerine çalışarak öz yeterlilik beslenebilir. Örneğin, bir yetişkin yıllarca topluluk önünde konuşamıyor olabilir. Ancak kendine küçük hedefler koyarak önce kendini rahat hissettiği birkaç insanın önünde konuşarak yavaş yavaş öz yeterliliğini geliştirebilir. Bu süreç, kişinin “Ben yapamam” düşüncesinden uzaklaşıp “Deneyebilirim” diyebilmesini sağlar. Kişinin bir beceriyi yapabileceğine yönelik inancı ne kadar fazlaysa o beceriyi o kadar iyi yapar.
Kişi kendini değerli gördükçe sınır çizebilir, “hayır” diyebilir ve seçimlerini özgürce yapabilir. Örneğin bir yetişkin, ilişkilerinde umursanmıyorsa, sürekli alttan almak zorunda değildir. “Böyle yaptığında kırılıyorum söylediklerimi umursamanı istiyorum” diyebilmelidir. Bu bencillik değildir. Kendi duygularını ciddiye almak ve neye ihtiyacın olduğunu bilmektir. Bu da öz değeri besler. Ayrıca benlik algısı olumlu yönde değiştikçe, kişi geçmişte başaramadığı şeyler için yeni bir deneme cesareti bulur. Örneğin bir yetişkin, yıllarca başarısız olmuş girişimlerini becerisizlik olarak görmek yerine geriye dönüp baktığında o başarısız girişimlerin ne çok şey öğrettiğini ve daha deneyimli birine dönüştürdüğünü görmesi kişiyi tekrar denemek için harekete geçirir. Bu da özgüvenin sadece çocuklukta değil, hayatın her evresinde gelişebileceğini gösterir. Bu nedenle yetişkinlik döneminde de içsel dünyaya dönmek, öz değeri ve yaşanmışlıkları yeniden anlamlandırmak özgüvenin inşasında önemlidir.
Özgüveni Yüksek Olan İnsanın Özellikleri
-Kendi yaşamına kendisi yön verebilir, anlamlı, mutlu, doyumlu bir yaşam sürer.
-Kontrolünde olan ve kontrolünde olmayan durumların farkındadır.
-Karar verme becerisine sahiptir.
-Doğru olduğuna inandığı şeyi yapar.
– Başkalarının onayına göre hareket etmez. Kendi değer yargıları vardır.
-Değiştiremeyeceği şeylere değil değiştirebileceklerine odaklanır.
-Başarısız olmak korkutucu gelmez.
-Her başarısızlığı, başarıya giden öğretici bir deneyim olarak görür.
-Hatalardan ders çıkarır.
Özgüven Nasıl Kazanılır?
- İlk olarak kendini tüm yönleriyle tanı. Güçlü yönlerin ve zayıf yönlerin neler? İyi davranışların ve kötü davranışların neler?
- Hatalarını öğretici bir deneyim olarak gör.
- Kendine karşı şefkatli ol. “Şimdi başarısız oldum ama bu benim hep başarısız olduğum anlamına gelmez” diyerek devam edebilmek.
- Kendini sürekli eleştiren iç sesini fark et. Seni sinirlendiren, durduran, üzen neler söylüyor?
- Olumlu konuşan iç ses geliştir. “Yapamam” yerine “Deneyebilirim belki yaparım” diyebilmek.
- Küçük hedefler belirle. İnsanlara hayır diyebilmek istiyorsan en küçük adımın samimiyetine güvendiğin seni yargılamayacak birine hayır diyerek başla ve giderek çıtayı yükselt.
- Başkasını memnun etmeyi bırakıp kendi ihtiyaçlarını fark etmeye başlamalı.
- Çevrenizde destekleyici insanlar olsun.
Tüm bunları tek başınıza yapmakta zorlanırsanız psikolojik destek almaktan çekinmeyin.
Sonuç
Şair Yunus Emre’nin dediği gibi “İlim ilim bilmektir. İlim kendini bilmektir.” Özgüven bir kez kaybedildiğinde sonsuza dek kaybolmaz. Sabit bir özellik değildir. Zamanla, deneyimlerle ve bilinçli çabalarla geliştirilebilecek bir beceridir. Tıpkı kaslar gibi kullanıldıkça güçlenir. Yetişkinlik dönemi bu kası çalıştırmak için en doğru zamandır.
KAYNAKÇA
Kaya, N. ve Taştan, N. (2020). Özgüven Üzerine Bir Derleme. Kırıkkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 10 (2), 297-312.