Narsist bir partnerle ilişkiye başlarsınız ancak değişecek olan davranışların henüz farkında değilsinizdir. İlişkinin başlangıcındaki parlaklık kaybolduğunda narsist partneriniz size artık “ne kadar mükemmel olduğunuzu” söylemek yerine sizi eleştirmeye ve değersizleştirmeye başladığının artık farkındasınız ki bu makaleyi okuyorsunuz.
İlişkinizin başlangıcında harika olan ilişkiniz ve özgüveniniz maalesef şimdi paramparça. Hatta daha da kötüsü, hiçbir şey yapmadığınız halde sorunlar sanki daha da büyüyor gibi hissediyorsunuz. Artık o ilk başta çok sevdiğinizi düşündüğünüz kişiyle değil sanki karşınızda bir düşman varmış gibi biriyle ilişki içerisindesiniz. İlişkiyi kurtarabilmek adına çok çabaladınız ancak artık sabrınız tükenmiş durumda. İlişkinizi daha sağlıklı bir yola dönüştürebilecek başka bir yol arıyorsunuz. İşte bu noktada çift terapisine gitmenin en sağlıklı yol olduğunu düşünürsünüz. Terapiye genellikle narsist kişilerin partnerleri başvurur ve genellikle terapiye şu şekilde başlarlar:
“Özgüvenim paramparça ve umutsuzluğa düşüyorum sürekli ağlıyorum. Artık buna dayanacak gücüm kalmadı. Partnerim sürekli yaptığım her şeyi eleştiriyor en küçük şeyi bile örneğin bulaşıkları yıkarken bile. Arkadaşlarla bir arada iken beni küçümsüyor. Herhangi bir tartışmada kendimi savunduğumda buna izin vermiyor ve hep mağdurun kendi kendisi olduğunu savunuyor sanki kötü olan hep benim gibi. Ben bu ilişkiye çok yatırım yaptım çok değiştirmeye çalıştım bu sebeple bu ilişkiyi düzeltmek istiyorum.’
Çift terapisine gelen bu tarz partnerlere ne beklediklerini sorduğumda genellikle şu hedeflerden bahsediyorlar:
-
Narsist partnerin tam olarak neyi yanlış yaptığını açıklamak
-
Narsist partnerin tutumlarını ve davranışlarını değiştirmeye ikna etmek
Yukarıdaki beklentiler her ne kadar da partnerlerin istekleri olsa da, mantıklı gibi gözükse de maalesef terapideki gerçekçi hedefler değildir. Eğer partneriniz gerçekten narsistik kişilik bozukluğu tanısı aldıysa ve terapiye yatkın değilse yani kendisinde bir sorun olduğunu düşünmüyor ve değişmeye motive değilse maalesef çift terapisi işe yaramayacaktır.
Peki Neden Çift Terapisi İşe Yaramıyor?
Narsistik kişilik bozukluğu, kişinin kendine dair iyi hissetmek için sürekli dışsal onaya ihtiyaç duyan bir özgüven düzenleme bozukluğu olarak düşünülebilir. Narsistler ayrıca başkalarına karşı duygusal empatiye sahip değillerdir. Sizin neşenizi ya da acınızı hissedemezler. Onlar sadece sizin hislerinizin onları nasıl etkilediğiyle ilgilenirler. Bu da demek oluyor ki, içsel bir düzeyde, sizi üzen bir şey yaptıklarında gerçekten umursamıyorlardır. Narsist partnerler, partnerlerinin normal kusurlarına ve hatalarına karşı sabır gösteremezler. Olumsuz düşüncelerinin hemen hemen hepsini paylaşırlar ve bunlara göre hareket ederler.
Bir kez partnerlerinin normal kusurlarını görmeye başladıklarında, narsistler genellikle “İnşa Projesi”ni başlatırlar. Bu, partnerlerinde sevmedikleri her şeyi değiştirmeye çalışmakla ilgilidir—partnerlerinin değişmesini isteseler de istemeseler de. İstedikleri hedefe ulaşmak için neredeyse her şeyi yapabilirler—mızmızlanmak, eleştirmek, utandırmak, tehdit etmek, kontrol etmeye çalışmak ve üçüncü şahısları bu amaca dahil etmek gibi.
Peki Tüm Bunlar Çift Terapisini Nasıl Etkiler?
Etkili bir çift terapisi, her iki partnerin de kendi inançlarını, davranışlarını ve diğer kişi üzerindeki etkilerini yansıtmak konusunda istekli olmasını gerektirir. Çift terapisinde, kişilerin ilişkilerine dair davranışlarının veya beklentilerinin karşılanmadığını görmelidir.
Narsistler, kendi kusurlarını kabul edemezler çünkü kabul ettiklerinde kendi zihinlerinde özel olmaktan değersizliğe kayarlar. Bu da maalesef ki, çift terapisinin onların ilişkilerine yaklaşımını iyileştirmeleri için pek faydalı olmayacağı anlamına gelir.
Çift Terapisinde Ne Meydana Gelebilir?
Aşağıdaki dört senaryodan biri çift terapisinde meydana gelebilir:
Senaryo 1: Narsist Partner Terapiyi Terk Edebilir
Narsist bireyler, hikâyelerinin kendi tarafını anlatırken gayet iyidirler. Partnerlerini eleştirmekten ve kendi kötü davranışlarını haklı çıkarmaktan zevk alırlar. Ancak sıra partnerlerine geldiğinde, herhangi bir eleştiri duymak katlanılmaz olur. Terapist her ikisini de eşit şekilde tedavi etmeye çalışırsa, narsist partner büyük olasılıkla öfkelenecek ve terapiyi devam ettirmeyi reddedecektir. Terapinin amacı haklı haksız aramak değildir. Ancak narsist taraf hep haklı çıkmaya çalışacaktır. Terapist o haklılığa önem vermedikçe narsist olan danışan öfkeli olacaktır. Bu da, narsist tarafın terapistin yetersiz olduğunu ve verim alamadığını söyleyip terapiye gelmek istemediğini söylemesine sebep olacaktır.
Senaryo 2: Terapist, Stratejik Bir Hamle Olarak Narsist Partnerle Çalışır
Narsistlerle daha önce çalışmış deneyimli terapistler, Senaryo 1’den kaçınmak için narsist partnerle daha nazik ve onaylayıcı olmaya çalışabilirler. Amaçları, çift terapisini başlatan narsistik olmayan partnerin, bu dengesiz durumu kabul etmesi ve narsistik partnerin terapiye devam etmesini sağlamaktır. Bu durumda terapistin planı, çiftin daha zor ulaşılabilen üyesiyle bağ kurmak, onu terapiye dahil etmek ve ardından daha dengeli bir yaklaşıma geçmektir. Ne yazık ki, genellikle olan şu olur: Narsistik olmayan partner, terapist tarafından terk edilmiş hisseder. Narsist partner bu durumu kullanır ve diğer partnere terapisti kullanarak onun haksız olduğunu ve hatalı olduğunu terapiden çıktığında da söylemeye devam eder. Bu sefer de mağdur olan partner terapinin işe yaramayacağını düşünür ya da kendisine olan şüphesi artmaya başlar. Bu şüphe arttıkça da terapi işe yaramaz.
Senaryo 3: Terapist, Narsistik Kişilik Bozukluğunu Fark Etmeyebilir
Bu senaryoda terapist, narsistik kişilik bozukluğu olan kişilerin terapide nasıl görünebileceğini ve partnerlerini ne kadar delirtebileceğini bilmiyor olabilir. Eğer narsistik partner sakin davranıyor ve partneri çok duygusal ise, terapist daha duygusal olan kişiyi evlilik sorunlarının kaynağı olarak görebilir. Bu durum doğal olarak her şeyi daha da kötüleştirir. Kimse yardım alamaz ve narsistik olmayan eş daha yalnız, korunmasız ve yanlış anlaşılmış hisseder. Bunun sebeplerinden biri narsist partnerin manipülatif olmasındandır. Yani manipülatif narsist partner çok tehlikeli olabilmektedir, terapistleri bile manipüle edebilirler.
Senaryo 4: Geçici İyileşme
Özellikle yetenekli terapistler, narsistik partneri terapiye dahil etmeyi ve çifte bazı değişiklikler yapmayı başarmışlardır. Bir yeni “sözleşme” üzerinde anlaşırlar ve bu bir süre işe yarar. Ancak narsistik partner bir şeyle tetiklendiğinde, yapılan anlaşma tamamen bozulur. Bazen bu, sürekli tekrarlanan bir kalıba dönüşür. Çift, yıllar boyunca çift terapisine gider. Narsistik olmayan partner biraz destek alır, bir süre işler daha iyi gider, ardından narsistik partner tekrar eski düzenine döner.
Sonuç
Eğer eşlerden biri tedavi edilmeyen narsistik kişilik bozukluğuna sahipse, yani iyileşmeye motive değilse, haklı haksız aramak yerine ilişkiye önem vermeye odaklı değilse genellikle çift terapisi önerilmez. Narsistik eş, terapilere katılmakta ve faydalı bir şekilde işlemekte pek başarılı olmayacaktır. Ancak narsist partnerle olan biri için terapi en önemli noktadır. Özgüveni zedelenmiş, kendinden şüphe etmeye başlamışsa terapi ona faydalı olacaktır.
Kaynakça
https://www.psychologytoday.com/us/blog/understanding-narcissism/201904/is-couples-therapy-useful-when-one-partner-is-narcissist