Madde kullanımı, yaşamsal fonksiyonları etkileyerek beyinde değişikliklere neden olur ve sinir hücrelerinin iletişim sistemini bozarak bilgi alma, işleme ve gönderme süreçlerinde sorunlara yol açar (Kleiman, Coulkins ve Hawken, 2011; U.S. Department of Health and Human Services, 2008). Günümüzde madde bağımlılığı, yalnızca ülkemizde değil, dünya genelinde önemli bir sorun haline gelmiştir. Özellikle 17-25 yaş aralığındaki bireylerde bağımlılık oranları giderek artmaktadır. 12-17 yaş aralığı ise en riskli dönem olarak belirlenmiştir.
Madde Bağımlılığını Etkileyen Faktörler
Madde bağımlılığını etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Yaş, cinsiyet, kişilik, okul başarısı, aile, sigara ve alkol kullanımı, ulaşılabilirlik ve akran etkisi bu faktörler arasındadır. Madde kullanımı, bireyde hem fiziksel hem de ruhsal bağımlılığa yol açar. Opioidler, kannabinoidler, kokain, amfetaminler ve reçetesiz ilaçlar gibi maddeler, merkezi sinir sistemini etkileyerek bağımlılık sürecini tetikler (Gökler ve Koçak, 2008). Bu durum, bireyin düşünce, duygu ve davranışlarında olumsuz değişikliklere neden olurken, sosyal ve ekonomik sorunlara da yol açabilir. Birçok ülkede madde kullanımının ve satışının yasalarla yasaklanmasının temelinde bu olumsuz etkiler yatmaktadır.
Madde kullanımı ve cinayet arasındaki ilişki, yalnızca bireylerin psikolojik yapılarıyla değil, aynı zamanda toplumsal dinamiklerle de şekillenmektedir. Madde bağımlılığı ve buna bağlı suç oranlarının artışı, çok yönlü müdahaleleri ve önleme stratejilerini gerektirmektedir. Bu makale, hem bireysel hem de toplumsal önleme yollarını ele alarak çözüm önerileri sunmayı hedeflemektedir.
Madde Kullanımının Psikolojik Etkileri
- Bağımlılık ve Psikiyatrik Bozukluklar: Bağımlılıkla ilişkili olarak görülen depresyon, şizofreni ve kaygı bozuklukları gibi psikolojik rahatsızlıklar, bireyin çevresine zarar verme olasılığını artırmaktadır (Cüceler, Yılmaz ve Türkleş, 2022). Özellikle sınırda kişilik bozukluğuna sahip bireylerin madde etkisi altında saldırgan davranışlar sergileme riski daha yüksektir.
- Nörolojik Etkiler ve Dürtüsellik: Uyuşturucu maddelerin beyindeki frontal lob üzerindeki etkileri, bireylerin dürtülerini kontrol etme yeteneğini önemli ölçüde düşürmektedir. Bu durum, agresyon ve cinayet gibi ciddi sonuçlar doğuran davranışları tetikleyebilir.
- Psikolojik Tedavi Yöntemleri: Psikoterapi ve rehabilitasyon, bireylerin bağımlılık döngüsünü kırmasında önemli bir rol oynamaktadır. Örneğin, Bilişsel Davranışçı Terapi (CBT), bireylerin suç eğilimlerini azaltırken sosyal hayata daha iyi entegre olmalarına yardımcı olabilir.
Madde Kullanımı ve Suç İlişkisi
- Madde Etkisi Altında İşlenen Suçlar: Cinayet vakalarının büyük bir kısmında, faillerin madde etkisi altında olduğu gözlemlenmiştir. Alkol ve uyarıcı maddelerin dürtüselliği artırması, şiddet içeren suçların işlenmesine neden olabilir (Karakartal, 2020).
- Organize Suç ve Madde Ticareti: Uyuşturucu ticaretiyle bağlantılı cinayet oranları, özellikle organize suç çeteleri arasında yükselmektedir. Bu durum, toplumsal güvenlik üzerinde ciddi bir tehdit oluşturur.
Bağımlılığı Önleme Programları
Bağımlılığı önlemek için birey odaklı, toplumsal ve ulusal düzeyde bir dizi program ve strateji uygulanmaktadır:
- Eğitim Temelli Önleme Programları:
- Okullarda uygulanan eğitim programları, gençlerin madde bağımlılığı konusunda bilinçlenmesini sağlar.
- Akran destek grupları ve rehberlik hizmetleri, erken yaşlarda madde kullanımını önlemek için güçlü araçlardır.
- Halk Sağlığı Kampanyaları:
- Kitle iletişim araçları kullanılarak düzenlenen farkındalık kampanyaları, bağımlılığın zararlarını topluma anlatmada etkili bir yöntemdir.
- Toplum Merkezli Yaklaşımlar:
- Madde bağımlılığı riski taşıyan bireylere yönelik iyileştirme ve sosyal destek projeleri, bireylerin topluma yeniden kazandırılmasını amaçlar.
- Risk altındaki gruplar için geliştirilen istihdam ve sosyal uyum projeleri, madde bağımlılığını önlemede etkili olabilir.
- Politika ve Yasal Düzenlemeler:
- Uyuşturucu maddelere erişimin zorlaştırılması ve yasa dışı ticaretin önlenmesi amacıyla daha sıkı yasal düzenlemeler gereklidir.
- Kamu politikaları, uyuşturucu madde bağımlılığı ile mücadelede koruyucu tedbirler sunmalıdır.
Sosyolojik Perspektif
- Toplumsal Dayanışmanın Önemi: Toplum genelinde ailelerin, bireylerin ve grupların bağlarını güçlendirmeye yönelik girişimler, bağımlılıkla mücadelede uzun vadeli etkiler yaratabilir. Özellikle aile içi destek mekanizmalarının güçlendirilmesi, genç bireylerin bağımlılık riskinden korunmasını sağlayabilir (Bahar, 2018).
- İş İstihdamı: Bireylerin meslekleri olmadığında veya stresli bir meslek süreci olduğunda maddeye yönelimi artmaktadır. Riski ortadan kaldırmak için okul çağındaki çocuklar ve ergenlerin sosyal imkanlarının artırılması, meslek çağındaki kişiler için de iş istihdamı planlanmalıdır.
Sonuç ve Öneriler
Bağımlılık ve suç arasındaki ilişkiyi azaltmak için toplum odaklı stratejiler geliştirilmelidir. Eğitim programları, rehabilitasyon merkezleri ve yasa düzenlemeleri gibi çözümler bir arada uygulanarak daha etkili sonuçlar elde edilebilir. Madde kullanımından uzak tutmak için okul çağlarında velilerle işbirliğine gidilmeli ve bakanlık destekli önleme faaliyetleri gerçekleştirilmelidir. Ayrıca, uluslararası işbirlikleri ve topluluk temelli projeler, madde bağımlılığına karşı güçlü bir savunma hattı oluşturabilir.
Madde kullanımında damgalama üzerine çalışılmalı ve kullanıcıların kolayca sağlık hizmetlerine başvuru yapması ve tedavi alması kolaylaştırılmalıdır. Cezaevlerinde psiko-sosyal personellerinde bir artış olmalı ve mahkumlar üzerinde destekleyici programlar eklenmelidir. Kişilerin hem madde kullanımına yeniden dönmesi engellenmeli hem de meydana gelen psikiyatrik rahatsızlıkların tedavisi üzerine çalışmalar yürütülmelidir.
Kaynakça
- Bahar, A. (2018). Uyuşturucu madde kullanımının nedenleri ve bağımlılık oluşum sürecinde iletişimsel yaklaşımların rolü ve önemi: Polis kayıtları üzerinden olgusal bir inceleme. Connectist: Istanbul University Journal of Communication Sciences, (55), 1-36.
- Cüceler, S., Yılmaz, M., & Türkleş, S. (2022). Madde bağımlısı bireylerin yaşadığı psikososyal sorunlar, uygulanan kanıt temelli müdahaleler ve hemşireliğin rolü. Bağımlılık Dergisi, 23(1), 105-110.
- Gökler, R., & Koçak, R. (2008). Uyuşturucu ve madde bağımlılığı. Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi, 3(1), 89-104.
- Karakartal, D. (2020). Uyuşturucu madde kullanımı ve suç ilişkisi. Uluslararası Beşeri Bilimler ve Eğitim Dergisi, 6(14), 614-617.
- Kleiman, M. A. R., Coulkins, J. P., & Hawken, A. (2011). Drugs and drug policy: What everyone needs to know. Oxford University Press.
- U.S. Department of Health and Human Services. (2008). Understanding drug abuse and addiction.