Çocukların gelişimi yalnızca bilişsel becerilerle sınırlı değildir; duygusal beceriler de sağlıklı bir gelişimin vazgeçilmez parçasıdır.
Çocuğun kendi duygularını fark edebilmesi, bu duyguları uygun biçimlerde ifade edebilmesi ve gerektiğinde düzenleyebilmesi; yaşam boyu sağlıklı ilişkiler kurmasının temelini oluşturur.
Özellikle erken çocukluk dönemi, duygusal farkındalık ve duygu düzenleme becerilerinin temellerinin atıldığı kritik bir süreçtir.
Duygusal Farkındalık Nedir?
Duygusal farkındalık, bireyin yaşadığı duyguyu tanıyabilmesi, bu duygunun kaynağını anlayabilmesi ve davranışlarına etkisini fark edebilmesidir.
Duygularını tanıyabilen birey, içsel deneyimlerini anlamlandırabilir ve bu sayede daha sağlıklı tepkiler verebilir.
Örneğin, bir çocuk öfkelendiğinde bunun nedenini fark edebiliyor veya üzgün hissettiğinde bu duyguyu isimlendirebiliyorsa, duygusal farkındalığı gelişiyor demektir.
Araştırmalar, duygularını tanıyabilen çocukların sosyal ilişkilerinde daha uyumlu olduklarını, empati kurma becerilerinin güçlendiğini ve akranlarıyla daha kolay iş birliği yapabildiklerini göstermektedir (Denham ve ark., 2003).
Duygusal farkındalık yalnızca çocukluk döneminde değil, yaşam boyu duygusal denge ve ruh sağlığı için koruyucu bir faktördür (Gençoğlu & Yılmaz, 2013).
Duygu Regülasyonu: Kontrol Değil Dengeleme
Duygu regülasyonu, bireyin yaşadığı duyguları fark ederek, bu duyguların şiddetini ve ifadesini duruma uygun biçimde yönetebilme becerisidir.
Başka bir deyişle, kişinin duygularını bastırmadan ya da taşırmadan dengeleyebilmesidir.
Bu beceri, hem içsel huzuru korumayı hem de sosyal ilişkilerde sağlıklı tepkiler verebilmeyi sağlar.
Çocukların yoğun duygular yaşaması doğaldır; önemli olan bu duyguları tanıyıp uygun yollarla ifade etmeyi öğrenmeleridir.
Örneğin, hayal kırıklığı yaşayan bir çocuğun öfkesini bağırarak değil, duygusunu kelimelerle ifade ederek göstermesi sağlıklı bir duygu regülasyonu örneğidir.
Eisenberg ve Spinrad (2004), duygu regülasyonunun erken yaşta desteklenmesinin ilerleyen dönemlerde kaygı ve davranış sorunlarını önlemede kritik rol oynadığını vurgulamaktadır.
Benzer şekilde, Gençoğlu ve Yılmaz (2013), duygusal farkındalık eğitiminin bireylerin duygularını tanıma, anlama ve dengeleme becerilerini güçlendirdiğini ve duygu kontrolünde olumlu değişimler yarattığını belirtmektedir.
Bu nedenle çocuklara duygularını tanıma ve düzenleme fırsatları sunmak, onların duygusal dayanıklılığını güçlendiren temel bir adımdır.
Aile İçi Etkileşimlerin Rolü
Çocuğun duygusal gelişiminde en belirleyici faktörlerden biri aile içi etkileşimdir.
Çocuk, duygularını ilk kez aile ortamında deneyimler ve onları ifade etmeyi ebeveynlerinin tutumlarıyla öğrenir.
Bir çocuk korktuğunda ebeveyninden anlayış, sakinleştirme ve güven veren bir yaklaşım görüyorsa, ilerleyen dönemde kaygılarını daha sağlıklı yollarla yönetebilir.
Buna karşılık, duygular küçümsendiğinde veya cezalandırıldığında, çocuk duygularını bastırma eğilimi gösterebilir.
Ebeveynin “Üzgün görünüyorsun, istersen konuşabiliriz.” gibi duyguları adlandırması, çocuğun hem duygularını tanımasını hem de duyguların kabul edilebilir olduğunu öğrenmesini sağlar.
Bu yaklaşım, çocuğun ilerleyen yaşlarda da duygularını saklamadan ifade etmesine zemin hazırlar.
Morris ve arkadaşlarının (2007) araştırması, aile içindeki bu duygusal sosyalleştirme sürecinin çocuklarda davranış sorunlarını azalttığını ve sosyal uyumu artırdığını göstermektedir.
Ebeveyn Modeli ve Kardeş İlişkilerinin Önemi
Aile içinde model olma da bu süreçte oldukça önemlidir.
Çocuğuna “Sakin ol, öfkeni kontrol et” diyen bir ebeveynin kendisi öfke patlamaları yaşıyorsa, çocuk söylenenleri değil, görüleni model alır.
Dolayısıyla ebeveynlerin kendi duygu regülasyon becerilerini geliştirmeleri, çocukların da sağlıklı örnekler görmesini sağlar.
Kardeş ilişkileri de bu öğrenme sürecinin bir parçasıdır.
Kardeşler arasında kıskançlık, paylaşma ve çatışma gibi yoğun duygular sıkça yaşanır.
Bu durumlarda ebeveynin çatışmaya yaklaşımı, çocuklara duygularını hangi yollarla ifade edebileceklerini öğretir.
Dolayısıyla aile ortamı, çocuk için duygusal farkındalık ve regülasyonun temel okuludur.
Okul Ortamında Duygusal Destek
Çocuk yalnızca evde değil, okulda da duygusal farkındalık ve regülasyonu öğrenmeye devam eder.
Öğretmenlerin sınıf içinde duyguların ifade edilmesine alan tanıması, empatiyi teşvik eden etkinlikler düzenlemesi ve problem çözme süreçlerinde rehberlik etmesi, bu becerilerin gelişmesine katkı sağlar.
Grup oyunları, duygu kartlarıyla yapılan aktiviteler ve duygu temelli hikâye çalışmaları, çocukların duygularını fark etmeleri için etkili araçlardır (Thompson, 1994).
Sonuç: Duyguların Rehberliğinde Büyüyen Kalpler
Çocuklarda duygusal farkındalık ve regülasyon becerileri, bireysel gelişim kadar toplumsal uyum için de kritik bir öneme sahiptir.
Erken dönemde desteklenen bu beceriler, çocukların hem daha sağlıklı ilişkiler kurmalarına hem de akademik ve sosyal yaşamda daha dengeli bireyler olmalarına katkıda bulunur.
Bu nedenle ailelerin, eğitimcilerin ve psikoloji alanında çalışan uzmanların, çocukların duygusal gelişimine destek vermesi; geleceğin daha bilinçli, duyarlı ve güçlü bireylerinin yetişmesine olanak sağlayacaktır.
Kaynakça
Arı, M., & Yaban, H. (2016). Okul öncesi dönemdeki çocukların sosyal davranışları: Mizaç ve duygu düzenlemenin rolü.
Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 31(1), 125–141.
Denham, S. A., Blair, K. A., DeMulder, E., Levitas, J., Sawyer, K., Auerbach–Major, S., & Queenan, P. (2003). Preschool emotional competence: Pathway to social competence?
Child Development, 74(1), 238–256.
Eisenberg, N., & Spinrad, T. L. (2004). Emotion-related regulation: Sharpening the definition.
Child Development, 75(2), 334–339.
Gençoğlu, C., & Yılmaz, M. (2013). Duygusal farkındalık eğitim programının duygu kontrol düzeyine etkisi.
The Journal of Academic Social Science Studies, 6(5), 961–980.
Morris, A. S., Silk, J. S., Steinberg, L., Myers, S. S., & Robinson, L. R. (2007). The role of the family context in the development of emotion regulation.
Social Development, 16(2), 361–388.
Thompson, R. A. (1994). Emotion regulation: A theme in search of definition.
Monographs of the Society for Research in Child Development, 59(2‐3), 25–52.


