Perşembe, Nisan 24, 2025

Haftanın En Çok Okunanları

Son Yazılar

Ebeveynlik Stilleri ve Ergenin Akademik Başarısı Arasındaki Kırılgan Denge

Ergenlik, bireyin kimlik geliştirdiği, kendi kararlarını almaya başladığı ve akademik başarıyı gelecekteki yaşamının temel taşı haline getirdiği karmaşık bir geçiş dönemidir. Bu dönemde bireyin başarısını etkileyen en güçlü çevresel faktörlerden biri de ebeveynliktir. Ancak ebeveynlik, yalnızca çocuğa verilen sevgiyle sınırlı değildir; disiplin anlayışı, sınır koyma şekli ve beklentilerin açıklığı da büyük rol oynar. Bu bağlamda ebeveynlik stillerinin ve ebeveynlik uygulamalarının ergenlerin okul başarısı üzerindeki etkileri yadsınamaz derecede önemlidir.

Dört Temel Ebeveynlik Stili

1. Yetkili (Demokratik) Ebeveynlik

Bu stil, yüksek düzeyde ilgi (sevgi, kabul, destek) ile yüksek düzeyde kontrol (sınır koyma, rehberlik) arasında denge kurar. Otoriter ebeveynler, çocuklarına karar alma sürecinde rehberlik ederken aynı zamanda onların özerklik geliştirmelerine izin verir. Bu tutum, çocuğun akademik anlamda motive olmasını, özdüzenleme becerilerini geliştirmesini ve daha yüksek notlar almasını destekler.

2. Baskıcı (Otokratik) Ebeveynlik

Yüksek kontrol, ancak düşük ilgiye dayalıdır. Baskıcı ebeveynler, kuralları sorgulanamaz biçimde dayatır ve genellikle cezaya başvururlar. Bu stil, çocuklarda itaatkârlığı teşvik etse de, özgüven eksikliği, düşük motivasyon ve bağımsız karar verme yetisinin zayıflığı gibi akademik başarıyı olumsuz etkileyen sonuçlara yol açabilir.

3. İzin Verici (Hoşgörülü) Ebeveynlik

Yüksek ilgi, ancak düşük kontrol içerir. Bu ebeveynler, çocuklarının isteklerine sınır koymakta zorlanır, disiplin uygulamazlar ve çocuklarının kararlarına müdahale etmezler. Sevgi dolu bir ortam sunsalar da, akademik anlamda yönlendirme eksikliği nedeniyle çocuklar sorumluluk alma ve hedef koyma becerilerini geliştirmekte zorlanabilirler.

4. İlgisiz (İhmalkâr) Ebeveynlik

Hem ilgi hem de kontrol düzeyi düşüktür. Bu ebeveynlik stili, çocuğun duygusal ve akademik ihtiyaçlarının göz ardı edilmesine neden olur. Bu tarz çocuklar genellikle okul başarısında en düşük performansı gösterirler. (Spera, 2005)

Ebeveynlik Uygulamaları: Sadece Stil Yetmez

Yalnızca ebeveynlik stillerinin değil, aynı zamanda ebeveynlik uygulamalarının da okul başarısı üzerinde etkisi bulunmaktadır. Örneğin:

  • Ebeveyn Katılımı: Ebeveynin çocuğun ödevlerine yardımcı olması, okul etkinliklerine katılması ve başarıyı teşvik etmesi, öğrencinin okula karşı tutumunu olumlu yönde etkiler.

  • Beklentilerin Açıklığı: Ebeveynin çocuğundan akademik anlamda neler beklediğini net bir şekilde ifade etmesi, çocuğun hedef belirleme sürecini destekler.

  • İletişim: Açık, şeffaf ve destekleyici bir iletişim biçimi, çocuğun duygusal güvenini artırarak okulda karşılaştığı stresle daha iyi baş etmesini sağlar.

Kültürel Bağlam ve Türkiye’deki Yansımalar

Ebeveynlik stillerinin akademik başarı üzerindeki etkisi kültürel bağlamdan bağımsız düşünülemez.

Türk aile yapısında sıklıkla karşılaşılan “aşırı korumacı” eğilim, çocukların özerklik kazanmasını zorlaştırabilir. Özellikle ergenlik döneminde bu tutum, gençlerin kendi kararlarını alma becerilerini olumsuz etkileyebilir. Bununla birlikte, son yıllarda daha dengeli bir yaklaşım benimseyen ailelerin sayısında artış gözlenmektedir.

Türk ebeveynlerin en sık yaptığı hatalardan biri, çocuklarının akademik başarısını kişisel başarılarıyla eşdeğer görmeleridir. Bu yaklaşım, gençler üzerinde gereksiz bir baskı oluşturabilir ve öğrenme motivasyonunu olumsuz etkileyebilir.

Öte yandan, Türkiye’deki ebeveynlerin çocuklarına yönelik yüksek eğitim beklentileri, onların akademik çabalarını destekleme konusunda genellikle daha istekli olmalarını sağlar. Bu durum, doğru yönlendirildiğinde olumlu sonuçlar doğurabilir.

Kültürel değerlerimizde önemli bir yeri olan “ailenin sözünü dinleme” beklentisi, bazen ergenlerin kendi fikirlerini ifade etmelerini zorlaştırabilir. Ancak demokratik ebeveynler, bu geleneksel değerle çocuklarının özerklik ihtiyacını dengelemeyi başarabilirler.

Pratik Öneriler: Ebeveynler İçin Rehber

  1. Dinleyin ve Destekleyin: Ergenin fikirlerine saygı gösterin, okul yaşantısına dair açık uçlu sorular sorun (“Bu projede en çok hangi kısım seni zorladı?”).

  2. Esnek Kurallar Koyun: “Ders çalış” emri yerine, “Bu hafta hangi konulara odaklanmayı planlıyorsun?” gibi iş birliğine dayalı bir dil kullanın.

  3. Rol Model Olun: Kitap okuyarak, öğrenmeye değer verdiğinizi davranışlarınızla gösterin. Unutmayın, ergenler söyleneni değil, gördüklerini içselleştirir.

  4. Okul ile İşbirliği Yapın: Öğretmenlerle düzenli iletişimde kalarak tutarlı bir destek sunun. Ancak müdahaleci olmamaya özen gösterin.

  5. Hata Yapmasına İzin Verin: Mükemmeliyetçi baskı yerine, hataların öğrenme sürecinin doğal bir parçası olduğunu vurgulayın.

Sonuç

Ebeveynlik stilleri ve uygulamaları, ergenlerin akademik yolculuğunda belirleyici bir etkiye sahiptir. Araştırmalar, demokratik ebeveynliğin ve pozitif katılımın uzun vadeli başarıyı şekillendirdiğini kanıtlıyor. Türkiye’de de bu bilinçle hareket eden aileler, çocuklarının yalnızca notlarını değil, öğrenme tutkularını da besleyebilir.

Unutulmamalıdır ki her ergenin ihtiyaçları ve öğrenme stili farklıdır. Ebeveynlerin en önemli görevi, çocuklarının bireyselliğini tanıyıp ona uygun bir denge kurmaktır. Akademik başarı, ancak sağlıklı bir psikolojik zemin üzerinde yükselebilir. Bu nedenle, notlardan önce ergenin duygusal iyi oluşunu gözetmek, aslında uzun vadede başarıyı da garanti edecektir.

Kaynakça:
Spera, C. (2005). A Review of the Relationship Among Parenting Practices, Parenting Styles, and Adolescent School Achievement. Educational Psychology Review, 17(2), 125-146.

Feride Gahramanlı
Feride Gahramanlı
Feride Gahramanlı, İstanbul Gedik Üniversitesi Psikoloji Bölümü üçüncü sınıf öğrencisidir. Klinik Psikoloji alanında yüksek lisans yapmayı hedeflemektedir. Lisans süreci boyunca çeşitli sivil toplum kuruluşlarında ve öğrenci topluluklarında aktif roller üstlenmiş, pedagojik formasyon eğitimi almış ve bu alandaki teorik bilgilerini güçlendirmiştir. TEGV’de çocuklarla eğitim etkinlikleri düzenlemiş ve onların dil gelişimi ile sosyal becerilerini desteklemeye yönelik çalışmalarda yer almıştır. Yazılarında, klinik psikoloji, anksiyete ve stres yönetimi, travma ve yas süreci gibi konulara odaklanacaktır. Ayrıca eğitim psikolojisi üzerine yazmayı ve alandaki deneyimlerinden yola çıkarak öğrencilerin motivasyonu bağlamını derinlemesine işlemeyi hedeflemektedir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Popüler Yazılar