Çoğu zaman bir durumun farkında olduğumuzu düşündüğümüzde bunu kabul ettiğimizi de varsayarız ama fark etmek ve kabul etmek gerçekten aynı anlama gelir mi?
Bir durumu fark etmek, neler olduğunu anlamak ya da biliyor olmak aslında kabulden farklıdır. Birisinin bizi anlamayacağını, iş yerinde sıkıntı yaşayacağımızı, olumsuz sonuç alacağımızı vs. biliyoruzdur ama hala bize etkisi büyük olabilir, değiştirmeye çalışabiliriz, bu durumla uğraşmaya devam edebiliriz. O zaman durumu biliyor oluruz. Durumu kabul ettiğimizde bununla yüzleşir, ne yapabileceğimize bakabilir ve bizdeki etkisini azaltabiliriz. Olayın kendisi değişmez, bizim bakış açımız değişir. Kabul, durumdan etkilenmeyeceğimiz anlamına gelmez. Üzülmeye, kaygılanmaya, yas tutmaya devam edebiliriz. Kabul, bu duyguları da kabul etmeyi getirir ve devam etmemizi, bu duygulardan çıkmamızı kolaylaştırır. Örneğin kişi bir arkadaşından destek alamayacağını görüyor ve biliyor olabilir ama hala destek almayı deniyor ve destek gelmediğinde bunun kırgınlığını yaşıyorsa tam olarak kabul etmemiş olduğu anlamına gelebilir. Kısacası biliyor olmak analiz edip fark etmek anlamına gelirken kabul etmek duygusal olarak içselleştirmek ve gerçekliği onaylamaktır.
Neyi kabul edeceğimizi, neyi değiştireceğimizi biliyor olmak da önemlidir. Değiştirebileceklerimizi kabul etmenin olumsuz etkileri olacaktır. Gerçekten değiştiremeyeceğimiz, bize bağlı olmayan, durumdan çıkamayacağımızı fark edip kabul etmeliyiz.
Kendimize ve Diğer İnsanlara Karşı Kabul
Kabule dair birçok alan vardır. Bunlardan birisi kendimize dair kabuldür. Kendimizi bütünüyle anlamak, olumlu-olumsuz yönlerimizi fark etmek, örüntülerimizi keşfetmek kendimizi kabul etmeye götüren yolu açabilir. Kendimizi kabul etmek her şeyimizi sevmek ve olumlu görmek anlamına gelmez, olumsuzlukları ve sevmediklerimizi de görüp bunları da kabul etmeyi içerir. Ancak o zaman değişime adım atabiliriz.
En çok zorlanılan konulardan birisi de başka birisini olduğu haliyle kabul etmektir. Karşı taraftan bize neler iyi gelmiyorsa bunları değiştirmek isteriz. Bizi olumsuz etkiliyorsa karşı tarafla iletişime geçerek durumu çözmek mümkün olabilir (sağlıklı bir iletişim diliyle). Konuştuktan sonra karşı taraf değiştirmek istemiyorsa kabul etmek dışında yapabileceğimiz herhangi bir şey kalmaz. Kabul ederiz ve kendimiz için neler yapabileceğimize bakabiliriz. Kendimizi korumamız, mesafe koymamız ya da sınır çizmemiz gerekebilir.
Kabulün Önündeki Engel: Kaçınmalar
Kabulün önündeki en büyük engellerden birisi kaçınmalarımızdır. Bizi rahatsız eden bir durum olduğunu fark ettiğimiz anda orayı görmezden gelip bize iyi gelebileceğini düşündüğümüz şeylere yönelebiliriz. Alışveriş yapmak, bir şeyler yiyip içmek, izlemek vs. birçok davranış kaçınma nedeniyle olabilir. Kaçındığımızda oradaki sorunu tam anlamıyla görüp bakmamız da kabul de mümkün olmaz ve bu durum tekrarlayarak devam eder.
Şema Terapide Fark Etmek ve Kabul
Kabul hemen mümkün olmayabilir. Pratikle zaman içerisinde oluşur ve üzerinde durup çabalamak gerekir. Bazen zorlayıcı olabilir. Birçok terapi yaklaşımında bilinenlerin kabule dönüşmesi üzerinde çalışılır. Aynı şekilde şema terapide de sadece fark etmek yeterli olmaz. Şema terapi, çocukluktan itibaren karşılanmayan ya da fazla karşılanan duygusal ihtiyaçlarımızın şu anımızı nasıl etkilediği ve hangi örüntülerle devam ettiği üzerine odaklanan bir yaklaşımdır. Şema terapide şemalarımızı fark etmek ve tanımlamak önemli bir başlangıçtır ama ardından şemanın etkileriyle yüzleşmek ve bunları nasıl düzenleyebileceğimize odaklanmak gerekir. Yani terk edilme şemamızın olduğunu fark ettikten sonra bunun nasıl oluştuğunu ve şu anda nasıl devam ettiğini anlamlandırmak ve düzenlemekle kabul edip değiştirmeye geçilir. Aynı şekilde örneğin terk edilme şemamızın hangi çocukluk deneyimimizle ilgili olduğunu anlamak da farkında olmaktır. Bunu biliyor olmak direkt kabule götürmeyebilir ve örüntü devam edebilir. Fark ettikten sonra kabul edip düzenlemek ve değişim için adım attığımızda örüntüler değişmeye başlar. Bunu tekrar ettikçe zaman içerisinde tamamen değişir ve otomatikleşir.
Sonuç olarak fark etmek ve kabul etmek arasında önemli bir fark vardır. Fark etmek bir durumu kavrayabilmek, fark edebilmekken kabul etmek bu durumu içselleştirmek ve olduğu gibi kabullenmektir. Kabul etmek sadece rahatlatıcı değildir, aynı zamanda değişim için de önemli ve gereklidir. Şema terapi gibi birçok terapi yaklaşımında da bilinenlerin kabulü üzerinde çalışılır. Bazen zorlayıcı olsa da zaman içerisinde ve çabayla kabul oluşur.